Son Dakika Haberler

Haşim Akın

Haşim Akın

​MÜLTECİ DRAMI-1 Hep Aynı Senaryo

24 Tuesday 2019
Zalimler için özel bir bedduaya gerek var mı? Bence yok... Onlar,akıttıkları her bir damla masumun gözyaşında kendilerine büyük bir azap bulacaklardır. Buna inanıyorum...

İslam dünyasının hangi noktasına bakarsak bakalım Müslümanların büyük bir mağduriyet yaşadıklarını göreceğiz. Müslümanlara bu mağduriyeti yaşatanlar, çok azında kendilerine açıktan saldırmış İslam düşmanı kişi veya devletlerdir. İşin daha acı olanı; büyük çoğunluğunda kardeş kavgası, oradaki kan ve gözyaşının acısını artırmaktadır. 

Ölenin de öldürülenin de Müslüman olduğu acılar, bizi derinden yaralıyor.  Burkina Faso’nun kuzey bölgeleri yani Mali ve Nijer’e sınır olan şehirleri Müslüman nüfusun en yoğun olduğu bölgedir. Bu bölgedeki şehirlerde İslam daha eskidir. Bölgede Mossi ve Fullani aşiretinin evlatları yaşarlar. Farklı dilleri konuşuyor olsalar da bugüne kadar aynı kıbleye secde ettiler. Aynı kitabı okudular… Aynı Peygamber için salat- selam getirdiler. Tıpkı bizim Türk ve Kürt Müslümanların beraber ve kucak kucağa yaşamış olduğu gibi…

Sonra uzaktan bir el, Fullani’lerin içinden bir grubu silahlarındı.Onlara özgür bir devlet vadetti. Bu aşiretin tamamına yakını Müslümandır. İçlerinden İslami hassasiyeti olanlara Fullani bir İslam devleti(!) vadettiler.Laik olanlara da ona göre… Sonra da Mossi köylerinin üzerine saldırdılar.Önce köylerde hayat bitti. Erkekler kaçırıldı veya öldürüldü. Kadın ve çocuklar işkence ile kovalandı.Bölgede yüzlerce âlim şehit edildi. İşin acı yanı, şehit edilen âlimlerin çoğu da Fullani aşiretine mensuptur.  Kendilerine destek vermeyen,yaptıklarının yanlışlığını ifade eden ve onlara arka çıkmayan âlimleri gözünü kırpmadan şehit ettiler.

Elbette bu işi planlayan zalimler, sadece bir tarafa silah vermedi.Diğer karşı kabilelere de silah verdiler ve onlar da kendilerini koruma adına Fullani köylerine saldırıp katliam yaptı. Bugün ülkenin kuzey sınırında maalesef devletin hâkimiyeti kalmamıştır. Okullar kapandı, hastaneler kullanılamıyor.  Teröristler bölgeyi ele geçirdiler. Canını kurtarabilmek için binlerce insan da ülkenin iç bölgelerine kaçmak zorunda kaldı.En ilkel usullerle yapılan tarım ve hayvancılıkla kıt kanaat karınlarını doyuran halk, şimdi de yeni bir çile ile karşılaştı. Kendi ülkesinde mülteci konumuna geldi. Başkentin kenar mahallelerine kadar uzanan ve binlerce basit çadırın içinde hayat mücadelesi veriyorlar. Mülteci kampları gerçekten içler acısı manzaraların yaşandığı yer.Fransa’dan gelen misafirlerimiz vardı. Onların konteynırlarla getirdiği giyecek ve gıda maddelerini mülteci kamplarına götürmek gerekti.

Çatık kaşlı idare

Bürokrasi her yerde zorluk çıkarmak için var galiba... Eğer idareciler isterse tekeden sütü çıkarır, istemezse Kızılırmak’ta su bitermiş... İsminden Hristiyan olduğunu tahmin ettiğimiz buz gibi bir bölge valisine uğradık önce. Küçük bir sağlık ocağı büyüklüğünde tek katlı bir bina… İki tane sekreteri vardı ama güvenlik yoktu. Bunca terör saldırılarının olduğu şehirde hiç bir güvenlik kontrolü olmadan odasın girdik. Vali bey, Halkının rahatını ve onurunu (!) çok düşünüyordu. Bunun için de onlarca mani saydı. Sonunda sembolik hediye ve harçlık dağıtımı için il valisini cep telefonundan direk arayıp bizi ona yönlendirdi. Bir fotoğraf çektirip il valisine gittik. Bir öncekinden çok daha küçük bir binanın önüne vardık. Bir köy okulu kadar… Burada içeriye üç kişilik bir heyet girdi. Çıkınca yüzünde secde izleri olan ve gülümseyen bir görevliyle tanıştık. Yanımdaki arkadaşa“Bence bu adam Müslüman olmalı. Ne dersin?” diye tahminini sordum.“Sanırım Müslüman… Ama değilse bile en azından çok sıcakkanlı bir insan…” diye cevap verdi. Yanılmamışız. Vali gerçekten kalbinde halkı için acıları olan bir Müslüman… “Gece birde bile beni direk arayabilirsiniz…” diyecek kadar yakın… “Siz buraya yeter ki yardım getirin. Her şey kolay…” diyecek kadar da iş bitirici. Hatta iki gün sonra tekrar aradı ve yeni gelen grupların çok zor durumda olduğunu söyleyerek yardım ricasında bulundu. Ama bazen imkânlarınız hayallerinize yetişemiyor.

Yorumlar

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English