Kötü futbol ve mağlubiyet...
Paylaş:
21 Eylül 2019
İİzmir’de Göztepe’ye yenilmek sürpriz bir sonuç değil elbette ancak bu şekilde yenilmek çok acı.
90 dakika boyunca rakip kaleye gidememek, pozisyon bulamamak ve rakibinin oyun disiplinine (disiplinsizliğine) boyun eğmek Konyaspor gibi bir sistem takımı adına utanç verici.
Maç boyunca ileride iki üç hızlı oyuncusunun bireysel yetenekleriyle sonuca gitmek dışında bir planı ve oyun kurgusu olmadan mücadele eden Göztepe karşısında en iyi yaptığı şeyi, savunmayı dahi yapamayan bir Konyaspor izledik.
Geçen hafta yazmıştım, Bajic yedek kulübesine doğru gidiyor. Eğer ısrar ederse kendi kredisini bitirdiği gibi arkasında duran teknik heyeti de zor duruma düşürecek.
Ömer Ali ve Skubic, o eski görüntülerinden çok uzaktalar. Bu şekilde faydalı olmaları zor görünüyor. Milosevic ve Miya’nın bireysel yeteneklerine bağlı bir hücum gücümüz dışında etkinliğimiz olmadı. Miya’da bu hafta kötü olunca takım olarak yok gibiydik. Ön palana çıkan iki isimden birisi 7 net kurtarış yapan
Serkan. Diğeri ise aldığı taban darbesiyle sakatlanıp oyuna devam edemeyen Jevtovic.
Maç öncesi iki takımında belirgin özelliği hücum hattından yeterince faydalanamamasıydı. İki takımında golcüler adına şanssızlığı vardı. Ve maçta da bu belirgin sorun ön plandaydı. Ev sahibi olma avantajını çok iyi kullanan Göztepe, tribün gücüyle zaman zaman hakemi etkiledi. VAR olması kırmızı kart bile çıkmayacaktı.
Yüksek motivasyon ile maça başlayan Göztepe karşısında reaksiyon göstermesini beklediğimiz Konyaspor ne yazık ki son dakikada Amir’in kullandığı serbest vuruş dışında Beto’nun koruduğu kaleye ulaşmakta zorlandı.
Her iki takım adına geçerlilik kazanmayan birer gol iptal edildi. Bu pozisyonlar için iptal kararları doğru. Ancak golden önce Amir’in rakibi gereksiz düşürmesi, sonrasında ceza alınanda Anicic’in rakibinin formasından çekmesi baskılı tribünlerin etkisinde kalan hakem için yeterli oldu. Serkan’ın böylesi devleştiği bir maçta artık gol olmaz dediğimiz dakikalarda yenik duruma düştük. Penaltı kararı çok basit oldu.
Aykut Hoca’nın yaptığı müdahalelerde bu noktada ön plana çıktı. Sakatlanan Jevtovic’in yerine oyuna 62. dakikada giren Amir, penaltı pozisyonu öncesinde yaptığı faul ile gole giden pozisyonlar silsilesine katkı verdi. Hücumda varlık gösteremeyen takımına güç katması için 71. dakikada Mücahit Can Akçay’ı oyuna alan Aykut Kocaman Skubic’i kenara aldı. 3-4 dakika sonra penaltı geldi.
Özet olarak Konyaspor bu maçı kazanacak hatta puan alacak bir görüntüden çok uzaktı. Serkan’ın performansı ile belki bir puan bizi mutlu edecekti.
Bu tip maçlarda saha içinde sorumluluk alıp takımın yeni bir ivme ile güç kazanmasını sağlayacak bir isim aranır. İzmir’de yoktu böyle bir isim. Belki sorun buradadır.
Alınan mağlubiyet ve kötü futbola rağmen geleceğe dair olan inancımızı koruyoruz. Aykut Kocaman ve ekibi dersine çok iyi çalışıyor. Henüz çözülemeyen bir hücum hattı sorunu var. Çalışıp bununda üstesinden gelecektir. Gelmesi de gerekiyor…
Taraftarlarımızın İzmir’de maça 30 dakika geç girmesinin sebepleri açıklanmalı. Türk Futbolunun marka değerinin tartışıldığı bu günlerde kilometrelerce yol giderek takımlarını desteklemeye çalışan taraftarlara yapılan uygulamalar yanlış. Bırakın insanlar takımlarını desteklesin.
Konyaspor bu konuda gerekli tepkiyi gösterdi. Bir daha tekrarlanmaması içinde elinden geleni yapacaktır.
İki deplasman maçının ardından bu hafta iç sahadayız. İnşallah taraftarıyla bütünleşen Konyaspor iç sahadaki galibiyet hasretine de son vererek yeni bir yenilmezlik serisine başlar.
Kalın Sağlıcakla...
90 dakika boyunca rakip kaleye gidememek, pozisyon bulamamak ve rakibinin oyun disiplinine (disiplinsizliğine) boyun eğmek Konyaspor gibi bir sistem takımı adına utanç verici.
Maç boyunca ileride iki üç hızlı oyuncusunun bireysel yetenekleriyle sonuca gitmek dışında bir planı ve oyun kurgusu olmadan mücadele eden Göztepe karşısında en iyi yaptığı şeyi, savunmayı dahi yapamayan bir Konyaspor izledik.
Geçen hafta yazmıştım, Bajic yedek kulübesine doğru gidiyor. Eğer ısrar ederse kendi kredisini bitirdiği gibi arkasında duran teknik heyeti de zor duruma düşürecek.
Ömer Ali ve Skubic, o eski görüntülerinden çok uzaktalar. Bu şekilde faydalı olmaları zor görünüyor. Milosevic ve Miya’nın bireysel yeteneklerine bağlı bir hücum gücümüz dışında etkinliğimiz olmadı. Miya’da bu hafta kötü olunca takım olarak yok gibiydik. Ön palana çıkan iki isimden birisi 7 net kurtarış yapan
Serkan. Diğeri ise aldığı taban darbesiyle sakatlanıp oyuna devam edemeyen Jevtovic.
Maç öncesi iki takımında belirgin özelliği hücum hattından yeterince faydalanamamasıydı. İki takımında golcüler adına şanssızlığı vardı. Ve maçta da bu belirgin sorun ön plandaydı. Ev sahibi olma avantajını çok iyi kullanan Göztepe, tribün gücüyle zaman zaman hakemi etkiledi. VAR olması kırmızı kart bile çıkmayacaktı.
Yüksek motivasyon ile maça başlayan Göztepe karşısında reaksiyon göstermesini beklediğimiz Konyaspor ne yazık ki son dakikada Amir’in kullandığı serbest vuruş dışında Beto’nun koruduğu kaleye ulaşmakta zorlandı.
Her iki takım adına geçerlilik kazanmayan birer gol iptal edildi. Bu pozisyonlar için iptal kararları doğru. Ancak golden önce Amir’in rakibi gereksiz düşürmesi, sonrasında ceza alınanda Anicic’in rakibinin formasından çekmesi baskılı tribünlerin etkisinde kalan hakem için yeterli oldu. Serkan’ın böylesi devleştiği bir maçta artık gol olmaz dediğimiz dakikalarda yenik duruma düştük. Penaltı kararı çok basit oldu.
Aykut Hoca’nın yaptığı müdahalelerde bu noktada ön plana çıktı. Sakatlanan Jevtovic’in yerine oyuna 62. dakikada giren Amir, penaltı pozisyonu öncesinde yaptığı faul ile gole giden pozisyonlar silsilesine katkı verdi. Hücumda varlık gösteremeyen takımına güç katması için 71. dakikada Mücahit Can Akçay’ı oyuna alan Aykut Kocaman Skubic’i kenara aldı. 3-4 dakika sonra penaltı geldi.
Özet olarak Konyaspor bu maçı kazanacak hatta puan alacak bir görüntüden çok uzaktı. Serkan’ın performansı ile belki bir puan bizi mutlu edecekti.
Bu tip maçlarda saha içinde sorumluluk alıp takımın yeni bir ivme ile güç kazanmasını sağlayacak bir isim aranır. İzmir’de yoktu böyle bir isim. Belki sorun buradadır.
Alınan mağlubiyet ve kötü futbola rağmen geleceğe dair olan inancımızı koruyoruz. Aykut Kocaman ve ekibi dersine çok iyi çalışıyor. Henüz çözülemeyen bir hücum hattı sorunu var. Çalışıp bununda üstesinden gelecektir. Gelmesi de gerekiyor…
Taraftarlarımızın İzmir’de maça 30 dakika geç girmesinin sebepleri açıklanmalı. Türk Futbolunun marka değerinin tartışıldığı bu günlerde kilometrelerce yol giderek takımlarını desteklemeye çalışan taraftarlara yapılan uygulamalar yanlış. Bırakın insanlar takımlarını desteklesin.
Konyaspor bu konuda gerekli tepkiyi gösterdi. Bir daha tekrarlanmaması içinde elinden geleni yapacaktır.
İki deplasman maçının ardından bu hafta iç sahadayız. İnşallah taraftarıyla bütünleşen Konyaspor iç sahadaki galibiyet hasretine de son vererek yeni bir yenilmezlik serisine başlar.
Kalın Sağlıcakla...