​Bitmeyen sancılar

Milli takım maçları öncesi  çıktığı Sivas deplasmanından da 3 puanla ayrılamayan Konyaspor'da kötü gidişat devam ediyor.

Kağıt üstünde çok zor görünen bir karşılaşmaydı, öyle de oldu. Konyaspor geçtiğimiz haftaya göre kadrosunda 3 değişiklik yaparak sahada yer aldı. Savunmada Ali Turan'ın yerine Diagne, Alper'in yerine Ferhat, orta sahada da Milosevic'in yerine Amir forma giydi. Bu oyuncuların performansına baktığımda yalnız Diagne'yi, haftalardır oynamamasına ve maç eksiği olmasına rağmen diri bulduğumu söylemek isterim. Karşılaşma içinde kritik müdahalelere imza attı. İlk yarının sonlarında bir pozisyonda rakibine göre biraz uzak bir mesafeden hızla gelerek bariz gol şansını engelledi. Atletik özelliklerini sahaya iyi yansıttı. O pozisyonda Ali Turan olsa muhtemelen gol olabilirdi, çünkü merusafe gerçekten fazlaydı. O anlamda Diagne'yi genel anlamda biraz daha etkili bulduğumu söylemem gerek. Tabii buna  Serkan'ı da ekleyerek. Onun dışında Amir ile Ferhat'ın ve forma giyen diğer oyuncuların performansı yine sınıfta kaldı diye düşünüyom.

İlk yarı'da Sivas takımı sıralamada bulunduğu ve erişebileceği yerin de önemiyle baskılı oynamaya çalıştı. Çünkü bu maçı kazanmaları takdirde haftayı lider kapatma şansları vardı. Bu bilinçle sahaya çıkan ev sahibi ekip, ilk yarı Yatabare, Mert Hakan ve Emre Kılınc üçlüsüyle sonuca gitmeye çalıştılar. Ama bunda çok başarılı olduklarını da söyleyemeyiz. Konyaspor ilk yarıda üçüncü bölgede özellikle santraforsuz oynamanın ceremesini epey çekti. Topu ileriye taşımasını beklediğimiz Amir, Shengelia ve Miya'yı oyuna katamadılar. Bu da pozisyon anlamında kısırlık oluşmasına sebep oldu. Ömer Ali'nin ileri uçta yalnız kalması ve top almak için sürekli kenarlara inmesi, yine Sivasspor savunmasının rahat bir ilk yarı geçirmesine neden oldu.

İlk 45 dakikada istatistik anlamda da oldukça etkisiz bir maç ortaya koydu yeşil beyazlılar. Sivasspor kalecisi Samatta'yı yere yatarken hiç görmedik. Atılan şut dahi olmadı.

İkinci yarı Sivas takımı etkinliğini daha da artırarak oyuna başladı. Konyaspor'da ilk yarıya oranla bir tık daha canlanmış gibi çıktı ama yine atak başlangıçlarında çok basit pas hataları yaparak sonuca gidemedi.

Dakikalar ilerledikçe Sivasspor, etkinliğini her geçen dakika arttırmaya başlıyordu. Yine kırmızı beyazlıların atağında bir pozisyonda ceza sahası içinde penaltı kararı çıktı, ama VAR'dan gelen uyarı sonrası karar, ofsayt gerekçesiyle düzeltilerek oyun devam etti. VAR olmasa Mete Kalkavan tereddüt etmeden penaltıyı verirdi. Bu anlamda teknolojinin önemi bir kez daha ortaya çıktı. 

Aykut hoca Milosevic ve Bajic hamlelerini yapınca yeşil beyazlılar yeniden kıpırdamaya başladı. Ama burda bence Milosevic - Johnsson değişikliği yanlış karardı. Çıkması gereken oyuncu şahsımca Amir olsa daha yerinde olurdu diye düşünüyorum. Johnsson oyundan çıkınca orta sahada direnç daha çok azaldı ve Amir bu ihtiyacı gideremedi. 

Shengelia'nın gereksiz sarı kartları sonucu gördüğü kırmızı kart ise maçta dönüm noktasıydı. Zaten ataklarıyla bunaltan bir Sivasspor vardı, kırmızı kartın ardından tamamen iştahlanarak 'liderlik' için baskıyı arttırdılar. Kırmızı karttan yalnızca 3-5 dakika sonra ise Emre Kılınç'ın çok uzak mesafeden attığı muazzam gol ile de öne geçtiler. Bu gol  bu sezon seyrettiğim en güzel gollerden biriydi. 

10 kişi kalıp 1-0 da geriye düşünce işleri iyice zorlaşan Konyaspor, kalan dakikalarda da bir varlık gösteremeyerek, son dakikalarda yediği diğer bir güzel golle maçı  2-0 mağlup tamamladı. 

Özetle bu maçta da oynadığı dağınık oyun şablonlarıyla keyif vermeyen bir Konyaspor seyrettik. Bu oyunun karşılığı zaten 3 puan olamazdı ama formda Sivasspor'a karşı hiç değilse 1 puan fena olmazdı. Maalesef o da olmadı ve Konyaspor haftayı puansız, taraftarlar ise tatsız, tuzsuz ve mutsuz kapattı.