Dolar Milyoneri Artış Oranında Dünya Şampiyonluğuna Oynuyoruz
Dolar Milyoneri Artış Oranında Dünya Şampiyonluğuna Oynuyoruz. Dünya genelinde dolar milyonerlerindeki artış rakamlarına bakıldığında Türkiye’nin en önde gelen ülkelerden birisi olması ilk görünüşte tasarruf artışı gibi görünse de maalesef öyle değildir. Çünkü ülkemizde daha çok beyaz Türk olarak kabul edilen bu kesimlerin zenginliklerinin asıl kaynağı yüksek enflasyon, faiz gelirleri ve spekülatif kur kazançlardır. Şayet milyoner sayısındaki bu anormal artışlar ekonominin doğal seyri içerinde gerçekleşmiş olsaydı ülkemizdeki gelir dağılımı bu kadar bozuk olmazdı. Cumhuriyetin kuruluşundan bu güne kadar yaşanmakta olan yüksek enflasyon maruziyeti nedeniyle üst gelir grupları sürekli olarak servetlerini katlayarak zenginleşirken; maalesef düşük gelir gruplarından oluşan kesimler ise hayat pahalılığından kaynaklanan sorunlar nedeniyle daha fazla fakirleşerek yollarına devam etmektedirler. Çünkü aşağıdan yukarıya doğru acımasız bir servet transferi vardır. Batılı milyonerler bu aşırı zenginleşmeden dolayı kendilerinden daha fazla vergi alınmasını isterken; ülkemizdeki dolar milyonerleri aşırı zenginleşmenin yollarını arıyorlar. Türkiye’de sayıları 250 bin kişiye yaklaşan dolar milyonerleri şayet kazançlarını tam olarak beyan etselerdi; emeklilerin, asgari ücretlilerin ellerine geçen paralarla satın alma güçleri daha yüksek olurdu. Kamu yönetimi daha az borçlanırdı. Faize giden paralar yatırımlara ve toplumdaki dezavantajlı kesimlere giderdi. Toparlayacak olursak dünyadaki dolar milyoneri artış oranında şampiyonluğa oynarken gelir adaletsizliğinde de zirveye oynuyoruz. Bu durumu düzeltmek için yukarıdan aşağıya doğru servet transferinin bir yolunu bulacak vergisel düzenlemelere gitmeliyiz. Ya değilse “zenginin parası züğürttün çenesi” durumundan kurtulamayız.