Son Dakika Haberler
Elbette ki hayvanlara da merhamet etmek gerekir ancak İnsana zarar verince aslolan korunması gereken hayvan değil insandır. Hadis-i Şerifte: “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz” buyurulmaktadır. İnsanımıza merhameti hayvanlara olan merhametimizin önüne geçirirsek zulmetmiş oluruz. Aslolan insandır. İnsanımızı koruyup kollamak birinci önceliğimizdir. İnsanlarımıza zarar vermeyecek şekilde hayvanları da koruyup kollamak merhamet etmek dinimiz İslâm’ın emridir.
Köpekler; parkta oynayan, Okula giden bir çocuğa, ihtiyara, bir kadına, erkeğe zarar veriyorlarsa, aslolan insanı koruyup kollamak korumak gerekir. Mevcut yasadaki çözümden çok sorun üreten ‘yakala-kısırlaştır-sal’ anlayışından vazgeçilecek bir düzenleme yapılmalıdır. Zararlı mahlûkların ve özelliklede Köpeklerin öncelikle ıslahı yapılıp barınaklarda barındırılmalı, isteyenlere sahiplendirilmek suretiyle öncelikli çözüm üretilmelidir. Bulaşıcı hastalıklı olan, kuduz riski taşıyanlar ve benzeri veteriner hekim raporu çerçevesinde belirlenecek komisyon kararı ile ötenaziye de izin verilebilmelidir. Bir insanı köpek ısırıyorsa ki birçok örneği haberlere günlerce konu oldu, ya yaralı ya da ölümle sonuçlananlar vardır. Bu durumda mutlaka gerekli önlemler alınmalıdır. Eşref-i Mahlûkat yani yaratılmışların en şereflisi insandır. Her şey insan için yaratılmıştır. Bu hakikat merkezli çözümler üretilmelidir.
Kanun mutlaka çıkarılmalı; Belediyelere yetki verilip Sokak köpekleri toplanıp barınaklarda bakımları sağlanmalı, kısırlaştırılmalı hiçbir zaman sokaklara bırakılmamalıdır. Bu konu birkaç youtuber’ın, köpek maması satanların insafına bırakılamaz. Sokak köpeklerini toplayıp barınaklarda yasa ile kendilerine verilen görevi yapmayan Belediye Başkanlarına hapis cezası getirilmeli yine de yapmayanlar olursa Belediyelerin bütçelerinden gerekli paylar kesilerek Kaymakamlık/Valilikler devreye girerek gereği yapılmalıdır. Köpekleri sahiplenmek isteyen kişilere belli bir maddi destek sağlanıp evlerinde bakım sağlanmalı, Köpeklerin başıboş dolaşmaları mutlaka önlenme, hatta Çip takılarak takipleri yapılmalıdır. Sahiplendiği köpeğine bakmayan gerekli önlemleri almayanlara da öncelikle para cezası tekrarından hapis cezası müeyyidesi konmalıdır.Çıkacak yasayı tanımıyoruz diyen Belhüm edaller, İnsanımıza en büyük saygısızlığı yapmaktadırlar. Mecliste; köpek tarafından ısırılan evladının çektiği acıyı aylarca hastane köşelerinde yaşayan babaya hakaret eden muhalefet Milletvekillerini de kınıyorum. Köpekleri bu kadar koruma amaçlı düşünenlerin esasında aileyi yok etmek istedikleri de aşikârdır. Hayvanların özgürlüğünü İnsanların özgürlüğünün önüne koyan zihniyet, aynı zamanda LGBT’yi de savunan Milletin değerlerinden yoksun zavallılardır. İslâm ifrat ve tefrit’i reddedip vusta, denge, orta yolu takip etmemizi emreder. Elbette hayvanlarda korunacak merhamet olunacak ancak sınırının nerede biteceğini de çok iyi bilmek gerekir. Köpekleri bu kadar savunanlar kendi evlatları da köpek saldırısına uğrasa hiç önemli değil köpeklere evlâdım helâl olsun mu diyecekler. Diyemezler o halde kendiniz için kabul etmediğiniz bir hususu diğer insanlara reva göremezsiniz.
Merhum Cengiz Numanoğlu Üstadımın Özür Dilerim ve Hayvanat Bahçesi isimli Şiirlerini aktarmak istiyorum.
Ben gerçek hayvanları inanın çok severim,
Yalan dolan bilmezler onları hep överim
Gerçi bazılarının huyları biraz serttir
Ama hepsi samimi hepsi dürüst ve merttir
Ne var ki son yıllarda yeni bir cins üredi
Tüm gerçek hayvanların sahteleri türedi
Böylece sahne aldığı yeni taklit sanatı
Başladı yedisinde hayvanlar saltanatı
Geçenlerde sahte bir köpekle karşılaştım
Bırakın dolaşmayı çayı zor dolaştım
Öfkeyle birden bire köpek diye haykırdım
Hayatımın potu işte o anda kırdım
Maksadım aşarak çok ileri gitmiştim
Hakiki köpeklere saygısızlık etmiştim
Şimdi huzurunuzda hakkı teslim ederek
Bu hakaret suçu mu telafi etmem gerek
Onlara helal olsun en içten dileklerim
Tüm gerçek köpeklerden bin kez özür dilerim
HAYVANAT BAHÇESİ
Paris’te yolum düştü, hayvanat bahçesine,
Bir maymunun önünden, geçerken öylesine,
Dedim ki: “Aynı çağda yaşıyoruz seninle;
Çağdaş mı oluyorsun, yâni şimdi benimle?”
Maymun birden öfkeyle, açtı iki gözünü;
Dedi ki: “Bre yobaz! Darvin’e sor özünü.
O beynini birazcık, geçmişinle bağdaştır,
Gördüğün bu hayvanlar, elbette ki çağdaştır.”
Şaşırdım birden bire, dedim câhil kalmışım;
Bunca çağdaş hayvanın, vebâlini almışım.
Ben bunları düşünüp, göz atarken çevreye,
Bu kez dişi bir maymun, giriverdi devreye.
Özgürlüğü savundu, feminizm adına;
Hayvanlarda cinsellik, sınırsızmış kadına.
Meğerse irticâdan onlar da çok çekmişler;
En sonunda, Eros’un heykelini dikmişler.
Hayvan olmak onlara, kolaylıklar sağlarmış,
Çünkü edep, haysiyet, insanları bağlarmış.
Dedi ki: “Hak, adâlet, hayvanların nesine?
Çünkü burda bakılır, herkesin cüssesine.”
Derken bu kez karşıma, çıktı çağdaş bir ayı,
“Onursal” pastalardan, almış büyük bir payı.
Dedim ki: “Ayı kardeş, sistem nasıl işliyor?
Mürtecî odakları, hangi hayvan fişliyor ?”
Ayı kardeş her sözün, üstüne basa basa,
Dedi ki: “Geçerlidir burada baba yasa.
Aslan, eğer kafaya koymuş ise koyunu;
Kendisi bulandırır, gider kendi suyunu.”
“Bak” dedi, “tam arkanda çağdaş kültür merkezi,
Beyin banyolarına sokuyoruz herkesi.”
Hiç kaçırmaz, eşiyle her konsere gidermiş,
Akbabalar korosu, onu çok etkilermiş.
Dokuzuncu senfoni, istiklal marşlarıymış,
Mozart, Şopen, Bethoven, onun gözyaşlarıymış.
Babasından öğrenmiş, bas-bariton çalmayı,
Dedim ki: “Ne kadar da, asâletli bir ayı.”
O esnâda bir fare, çalılardan fırladı,
Kedinin pençesinde, acı acı hırladı.
Bunu görünce ayı, hafiften gülümsedi:
“Kedi-fare oyunu, burada yasal” dedi.
Baktım biraz ilerde, kalabalık bir gurup,
Biât edeceklermiş, aslana saygı durup.
Mahalle baskısından, şikâyetleri varmış,
Bu tehlikeyle ancak, aslan başa çıkarmış.
Dostlarım.. Şu Paris’e, kalkıp gitmeye değer,
Bakın çağdaş hayvanlar, neler başarmış meğer.
Ürkütmesin sizleri, sesi üç beş çakalın,
İnsan olmak güzel şey, hepiniz hoşça kalın.
Sokak hayvanlarının başıboş dolaşmaları, insanlarımıza zarar vermeleri mutlaka önlenmeli, yazımda bahsettiğim hususlar dikkate alınarak köklü bir çözüm üretilmelidir. En kısa sürede arzu edilen çözümün sağlanması ümidiyle sıhhat ve afiyetler dilerim.
Yorumlar
04 Ekim 2024
30 Eylül 2024
23 Eylül 2024
10 Eylül 2024
03 Eylül 2024