Sayın Başbakan Davutoğlu Türkiye'yi ilmek ilmek dokumaya devam ediyor, kongrelere katılıyor, Türkiye'yi hem de Ak Parti'yi coşturuyor.
Türkiye'de bugün seçmenin yarısından fazlası AK Parti’ye oy vermektedir. Recep Tayyip Erdoğan'ın partisi, yerini beş yıllık dışişleri bakanlığı döneminde ilkeli ve tutarlı bir politikacı izlenimi veren Ahmet Davutoğlu'na; yani karizmatik bir lidere, bilge ve akil akademisyene, dış politika eksenli bir lidere bıraktı. Bu durum Ak Parti teşkilatlarının sorumluluklarını artırmıştır. Aziz milletimiz Ak Parti'den çok şeyler beklemektedir. Sayın Başbakanımızın hiç durmadan başka bir yerde programlara katıldığını, geç saatlere kadar çalışıp erken saatlerde tekrar işe başladığını biliyoruz. Sayın Davutoğlu'nun görevi devralmasının ardından önümüzde kritik ve riskli bir dönem vardır. Bu kritik ve riskli dönemden başarıyla çıkıldığı takdirde ise Türkiye'yi daha müreffeh ve demokratik bir konuma getirecek yeni bir dönem Türkiye’yi bekliyor demektir.

YENİ KONGRELER VE İHLAS
Ak Parti Türkiye genelinde yeni kongreler yapmış ve halen  yapmaktadır. Süreç işlerken, teşkilatlarla ilgili eski bir siyasetçi olarak, teşkilat mensubu kardeşlerime önerilerim şunlar olacaktır: İl başkanlığı yaptığım dönemlerde,  dikkat ettiğimiz en önemli nokta olan ahde vefa ile hak eden çalışanlara; tribünlere oynamayan teşkilat mensuplarına öncelik tanırdık. Milli Görüş Hareketi’nin teşkilatlarına, Allah c.c. rızasından başka hesabı olanların sızmaları, kolay kolay olmamıştır. Ak Parti, bugün Milli Görüş'ün mirasına sahip çıkarak onun liderine düşüncelerine ve geleneklerine sahip çıkmaktadır. Bunun yanında, sonuçta Ak Parti bir kitle partisidir. Kitle partisinin en büyük sorunu, teşkilatlara farklı farklı hesapları olan insanların sızmasının daha kolay olmasıdır. Yapılan kongrelerin hemen ertesi günü elinde çiçeğiyle hiç tanımadığımız insanlar bir şekilde bizimle diyalog kurmaya çalışıyorlardı. 40 yıllık Milli Görüş geleneğinden aldığımız tecrübe ve bilgi birikimi ile onların teşkilatlara yaklaşmalarına müsaade etmiyorduk. Ak Parti'yi kuran, temel taşları olan insanlar unutuluyor, yeni yeni güzel sözler konuşan, güzel giyinen fiyakalı üst perde insanları Ak Parti'nin ön saflarına geçiveriyor. Ak Parti teşkilatı yöneticilerinin gönlüne girmeyi başaranlar çeşitli entrikalarla çeşitli versiyonlarla en ön saflara geçmeyi başaran insanlar var.

TEŞKİLATLARIN DİKKATLİ OLMASI

Teşkilatlar bunlara dikkat etmek durumundadır. Bu arada kongresini yapmış Ak Parti'nin İl, ilçe başkanlarına yönetim kurulu üyelerine başarılar diliyorum. Bu pazar, yazımı yayına verdiğim saatlerde, Sn Başbakan Davutoğlu'nun  katılımıyla Konya İl Kongresi yapılacak bu süreçte geçmişte deneyimi olan Milli Görüş kökenli kardeşlerimize önemli görevler düşmektedir. Geçtiğimiz günlerde partinin kurucusu, en popüler teşkilatlanma başkanı olan, teşkilatın yapılanmasına katkı sağlamış uzun yıllar hep iki numara olmuş bir kardeşimizi ziyaret etmiştim. Şu sözleriyle bana serzenişte bulundu: " Ayrıldığım günden bugüne kadar ne bir belediye başkanı  ne de bir teşkilat mensubu kapımı çalıpta halimi hatırımı sormadı". Şuna dikkat etmek lazımdır: Görevi teslim alan yeni yöneticiler eskilerin tamamını tasfiye ediyor. Bu durum belediyelerde de oluyor, aynı partiden olan eski başkanın ne kadar ekibi varsa yeni başkanın ilk icraatı onları tasfiye etmek oluyor. Bu nasıl bir mantıktır? Bu uygulama CHP olmak üzere diğer partilerin tamamında var ve bu uygulama partilerin de sonunu getiriyor. Ama bakıyoruz ki hiç bilinmedik tanınmadık bir insan en ön safa birden nasıl geçebiliyor. Bunu genel olarak söylüyorum, bu durum yalnızca Ak Parti'nin sorunu değil; Ak Parti bugün iktidarda olduğu için nimet dağıtıyor, nimetin dağıtıldığı her yerde bunun taliplisi de çok oluyor. Bu tip insanlara fırsat verilmemelidir.

AK PARTİ EŞİTTİR SN RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN PARTİSİ'DİR

Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğindeki Ak Parti Hareketine şu söyleniyordu: Teşkilatların önemli bir fonksiyonu yok, bu oylar Tayyip Erdoğan'ın oyları. Merhum Erbakan hocamızın sağlığında herkes onun üzerinden siyaset yaptı. Ama insanlar fani, bir gün bu insanların olmadığı günlerde gelecek ve Saadet Partisi'nin düştüğü duruma düşülmemelidir. Davası doğru olduğu halde aldığı oy ortada. Hemen şunu da ifade etmek isterim, Sn Ahmet Davutoğlu, Başbakanımız ve Ak Parti genel başkanı partiye sahip çıkıyor, gece gündüz de çalışıyor. Bugün partide Sayın Tayyip Erdoğan'ın liderliği yok; onun gölgesi var. Ama bu kâfi değil, dünden daha önemlidir bugün.Teşkilatlar daha geniş bir gayretle çalışmalı, ihlaslı kadrolar öne çıkarılmalıdır.

GİDENE UĞURLAR OLSUN GELENE HOŞ GELDİN

Gördüğüm kadarıyla Ak Parti teşkilatını bekleyen en büyük handikaplardan birisi olarak “gidene uğurlar olsun, gelene hoş geldin”, “kral öldü, yeni kral yaşasın” mantığı bünyeye yerleşmeye başlıyor. Eskinin işi bitti yeni ekipden beklentiler var.Bana göre  bunlar teşkilatları sıkıntıya sokan şeylerdir. Şahsen, İl başkanlığı yaptığım dönemlerde  yönetim kurulumu arazide çalışan insanlardan seçerdim. Yani kim daha fazla çalışıyor, kurbanda sabahın erken saatlerinde kurban derilerini kim topluyor, kim fazla koşturuyor… bunları tercih ederdik. Bu tecrübelerimi Ak Parti yöneticileriyle paylaşmak istedim. Değerli okuyucular, Türkiye bazında düşündüğümüzde halkımızın yüzde 52'ye yakını Ak Parti'ye oy vermiştir. Bu makamlara, aziz milletin hazinesine sahip çıkacak haramı helali bilen yöneticilerin getirilmesi en önemli beklentilerimiz arasındadır.. Ayrıca son zamanlarda paralel yapının, muhalefetin ve bir takım terör örgütlerinin ve PKK’nın sürekli gündeme getirdiği yolsuzluklar hırsızlıklarla ilgili Ak Parti yöneticilerinin daha da hassas olması akıllıca bir yol diye düşünüyorum. Haftaya pazartesi buluşmak dua ve niyazı ile kalın sağlıcakla.