BURSA (AA) - Bursa'da, Uluabat Gölü'nün kıyısında bir yarımadanın üzerinde kurulan ve "Leylek Köyü" olarak anılan Karacabey ilçesine bağlı Eskikaraağaç Mahallesi'nde, göç dönüşünde leyleklerin daha rahat konaklayabilmesi için hazırlıklar yapılıyor.
Her yıl göç mevsiminde Afrika kıtasından göç eden leyleklerin yaşadığı, Türkiye'nin Avrupa Leylek Köyü Ağı'na üye tek bölgesi Eskikaraağaç'ta, leyleklerin dönüşü öncesi heyecan yaşanıyor.
Leyleklerin ay sonunda gelmesinin beklendiği mahallede, Karacabey Belediyesine bağlı ekipler yuvalarda bakım, onarım ve temizlik işlemi gerçekleştiriyor.
Uludağ Elektrik Dağıtım AŞ'nin (UEDAŞ) bu sene ahşap direklerin yerine diktiği beton direklerin üzerine demirden 15 yeni yuva yerleştirildi. Leyleklerin rahat edebilmesi için ise çalılarla zeminler oluşturuldu.
Zamanla çürüyen ağaç direklerin değiştirilmesi ve yeni yuvalar yapılmasıyla, leyleklerin daha uzun süre Eskikarağaç'ta kalması amaçlanıyor.
Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, gazetecilere, kendilerini Avrupa'da temsil eden Eskikaraağaç'ın ayrı bir yeri olduğunu söyledi.
Leyleklerin daha rahat bir yaşam standardına kavuşması için gayret gösterdiklerini belirten Özkan, Avrupa Birliği fonlarından yararlanarak mera ıslahı ve yerli ırk yetiştirilmesiyle bölgeye gelen leylekler ve diğer yabani kuşları daha rahat bir şekilde hayatlarını idame ettirdiğini dile getirdi.
Prag'da düzenlenen bir film festivalinde "Adem Amca ve Yaren Leylek" hikayesiyle birincilik kazandıklarını hatırlatan Özkan, leyleklerle ilgili yaptıkları çalışmalara ilişkin şu bilgileri verdi:
"UEDAŞ tarafından ahşap direklerin betonlarla değiştirilmesi sonucu deforme olan, bozulan ve ortadan kalkan yuvaları yeniliyoruz. Belediye olarak biz her yıl bu leylek yuvalarının restorasyonunu gerçekleştiriyorduk. Bizim amacımız burasını doğal bir kuş cenneti haline getirmek. Uluabat Gölü'nün kıyısında olan bu yerleşim alanında mera ıslah projesiyle birlikte buraya sadece leylek değil, birçok yaban hayvanının geldiğini gözlemledik. Bu çalışmalar daha ileri gittiği zaman çok çeşitli türleri gözlemlemek mümkün olacaktır. Burası leylekle özdeşleşmiş bir yerleşim birimi. Her yuvayı bir çocuğa sahiplendiriyoruz. Her ailenin leyleği var. Her çocuğun bakmakla mükellef olduğu, olası bir durumu bizlere ulaştırdığı bir sistem çalışmaktadır."
Kaynak: