Karotis arterler merkezi atardamar olarak beyine kan akışını sağlayan en önemli damardır. Karotis arterlerden birinde tıkanıklık ya da darlık meydana gelmesinden dolayı beyine giden kan miktarı da ciddi derece azalır. İnsan hayatı için son derece tehlikeli hastalıklardan biri olmasından dolayı karotis arter İstanbul ya da derin ven trombozu İstanbul şeklinde internet üzerinde birçok arama yapılmaktadır. Çünkü güvenilir bir doktor tarafından yapılmayan tedavi süreci, hastalığın tam olarak iyileşmemesine ve insan hayatını tehdit edecek durumlara sebebiyet vermektedir. Macit Bitargil karotis arter ve derin ven trombozu konularında yıllar boyunca edindiği deneyim sayesinde profesyonel tedavi seçeneklerini sizlere sunmaktadır. Siz de https://www.macitbitargil.com/ sitesini ziyaret ederek hastalıklar hakkında daha çok bilgi edinebilir ve tedavi için randevu alabilirsiniz. Bu sayede daha sağlıklı bir hayata giden yola ilk adımı atmış olursunuz.

Atar damarlarda yaşanan tıkanıklık genellikle damar çeperinde zaman içerisinde oluşan aterosiklerotik plak kümelerinden kaynaklanmaktadır. Tıkanıklığın başlıca kaynakları; aşırı kilo, yüksek kolesterol, alkol ve sigara olarak sıralanmaktadır. Ayrıca şeker hastalığı ve yüksek tansiyon gibi farklı hastalıklar da karotis arter hastalığına nedenleri arasında yer almaktadır.

Karotis Arter Hastalığının Belirtileri

Karotis arter hastalığı erken dönemlerinde neredeyse hiç belirti göstermez. Belirtilerin çoğu damarım büyük bir kısmı daralın ya da tamamı tıkanınca ortaya çıkmaya başlamaktadır. Damarın yaklaşık olarak %70 ila %80’inin tıkandığı zamanlarda hastalarda belirtiler görülmeye başlanmaktadır. Karotis arter hastalığı çoğu zaman hastanın vücudunun bir kısmında his ya güç kaybı ile kendini belli etmektedir. Buna takiben, görme problemi, konuşma zorluğu, baş dönmesi ve şiddetli baş ağrısı gibi belirtiler de hastalar da gözlemlenmektedir. Özellikle yüzün bir kısmında his kaybı ya da sarkıklık sıklıkla raslanan semptomlar arasında sayılmaktadır. Bu tür belirtiler ile karşılaşan kişiler kesinlikle acil olarak doktora başvurmalıdır. Karotis arter hastalığına müdahale edilmezse beyinde ve vücudun diğer bazı bölgelerinde kalıcı hasarlar oluşturmaktadır.

Karotis Arter Hastalığı Tedavi Süreci

Karotis arter hastalığının tedavisi sürecinde ilk adım, hastalığın ilerlemesini önlemek adına yapılır. Hastalığa neden olan durum ortadan kaldırılarak, hastalığın ilerlemesi engellenmektedir. Eğer damarlarda oluşan tıkanıklık %70’ten fazla ise müdahale kaçınılmaz bir durumdur. Müdahale edilmesi gereken durumlarda daralmış damarın içerisine stent takılarak, damarın darlığını gidermek ve beyine normal miktarda kan akışının sağlanmasını amaçlayan bir yöntem uygulanmaktadır. Karotis Endarterektomi olarak da adlandırılan bu yöntem, damarda tıkanıklığa yol açan plak tabakasının tamamen temizlenmesini sağlamaktadır. Stent yerleştirilen hasta doktor kontrolünde 3 ila 4 gün tutulduktan sonra taburcu edilmektedir. İşlem sonrasında hasta, doktorun kurallarına uyduğu takdirde herhangi bir sorun olmadan yaşantısına devam edebilmektedir.

Bacak Derin Ven Trombozu Nasıl Tedavi Edilir?

Karotis arter hastalığı kadar önemli olan bacak derin ven trombozu da ilerleyen durumlarda tedavi edilmesi gereken bir hastalık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bacakta yer alan derin toplardamarının pıhtı ile tıkanması sonucunda oluşan derin ven trombozu çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişebilmektedir. Dışarıdan belli olmayan hastalık, kan akımının kısmen ya da tamamen engellemektedir. Buna bağlı olarak bacakta yer alan toplardamarda kan birikmesi yaşanmaktadır. Pıhtının bulunduğu yerden kopması ve biriken kanın aniden harekete geçmesi ise akciğer damarlarını tıkayarak hastayı ölüme kadar sürükleyebilmektedir. Dolayısıyla ciddi derecede önem taşıyan bu hastalığın tedavi edilmesi ve kontrol altında tutulması gerekmektedir.
Bacak derin ven trombozu sorunu yaşayan hastalarda hemen kan sulandırıcı ilaç kullanımına başlanmaktadır. Bacak ilk günler yüksekte tutularak, dinlendirilmelidir. Kan sulandırıcı ilaçlar pıhtıyı temizlemek için yetersizdir. Bundan dolayı hastanın varis çorabı kullanmaya başlaması gereklidir. Doktorların önerdiği varis çorabının en az 2 yıl süreyle kullanılmalıdır. Bu durumda kısa sürede bacak hareketlenmeye ve normal haline dönmeye başlamaktadır.

Hastalığı ileri seviyeye yükselmiş hastalarda kimi zaman anjiyo ile damarın açılması gerekmektedir. Çünkü bazı hastalarda etkili olsa da bazıları için kan sulandırıcı ilaçların ve varis çorabının hiçbir faydası bulunmamaktadır. Hastalığa etkili çözüm sağlayan anjiyo yönteminde, gerekli ilaçlar sayesinde pıhtı eritilmektedir. Pıhtının daha yeni olduğu durumlarda bu işlem çok daha hızlı ve kolay geçmektedir. Hastaneye yatış gerektiren bu yöntem olumlu sonuçlandığı takdirde kısa sürede hastayı eski sağlığına kavuşturur.

Kaynak: