İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Şimdi beğenmiyorlar ya engellemeye çalışıyorlar ya Kanal İstanbul Projemizin etüt kapsamında yer alan tüm teknik çalışmalar tamamlandı. Diğer adımları için gerekli çalışmaları da başlatıyoruz. Onlara rağmen Kanal İstanbul'u da yapacağız. İnadına yapacağız. Kanal İstanbul ile İstanbul nasıl güzelleşecek, İstanbul nasıl bir başka şehir olacak, bunu da görecekler. Alıştıracağız. Buna da alışacaklar." dedi.
Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti İstanbul 7. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldiklerini dile getirdi.
Erdoğan, şunları söyledi:
"Şimdi beğenmiyorlar ya engellemeye çalışıyorlar ya Kanal İstanbul Projemizin etüt kapsamında yer alan tüm teknik çalışmalar tamamlandı. Diğer adımları için gerekli çalışmaları da başlatıyoruz. Onlara rağmen Kanal İstanbul'u da yapacağız. İnadına yapacağız. Kanal İstanbul ile İstanbul nasıl güzelleşecek, İstanbul nasıl bir başka şehir olacak, bunu da görecekler. Alıştıracağız. Buna da alışacaklar.
Çamlıca tepelerinde biliyorsunuz, Büyük Çamlıca Camisi'nin çevresinde bir görüntü kirliliği vardı. O antenler, filan falan...Hepsini kaldırdık çünkü biz çevreciyiz. Çevreciliğimizin alametifarikası olarak onları kaldırdık ve bunun yanında televizyon ve radyo kulesini de hizmete açarak bir başka görüntüyü oraya verdik. Onu da Binali Bey ile birlikte çalıştığımız zaman, yalnız Binali Bey o mimari bana ait, hakikaten farklı bir mimari var ve bu mimariyle o eseri de İstanbul'umuza kazandırdık. Şimdi bütün o antenlerin hepsinin vericileri orada. Çevre adına hamdolsun bu güzel adımı attık. İnşallah önümüzdeki dönemde bu şehre nice güzel hizmetleri çok daha büyük aşkla kazandırmaya devam edeceğiz. Artık o kuleden de tüm İstanbul'u izlemek, orada yemeklerinizi yeme fırsatına sahipsiniz."
- "Türk milletinin kaderiyle partimizin kaderi adeta iç içe geçmiştir"
AK Parti'nin partilerden bir parti olmanın ötesinde sorumluluklara sahip olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Türkiye'nin ve Türk milletinin kaderiyle partimizin kaderi adeta iç içe geçmiştir. Biz sizi seviyoruz, biz bu millete aşığız. Biz dertliyiz dertli. Ülkemize saldıranların birinci hedefi hep AK Parti ve onun temsilcisi olan şahsımız ile tüm kadrolarımızdır. AK Parti'ye saldıranların da asıl gayesi Türkiye'nin kazanımlarıdır. Bu gerçeği bilmeden atacağımız her adım bizi yanlış yollara çıkartır." dedi.
AK Parti'nin gündem takip etmediğini, gündemi belirlediğini de vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Farkımız bu. Gündem belirleme konusunda en büyük görev de İstanbul İl Teşkilatımıza düşüyor. Çünkü ülkemizin siyasetinden ekonomisine, sporundan sanatına kadar her önemli gelişme bu şehirde yaşanır. Şayet İstanbul'un gündemine iyi hakim olursak, Türkiye'nin nabzını da tutmuş oluruz. Biz bugüne kadar milletimize verdiğimiz hiçbir sözü unutmadık, kulak arkası etmedik. Ne dediysek, ne taahhüt ettiysek önünde sonunda hepsini de yaptık. Şimdi hep birlikte İstanbul'a bir söz vereceğiz. Bu aziz şehri 1994 yılında teslim aldığımızda nasıl kısa sürede sorunlarını çözüme kavuşturduysak, inşallah bir sonraki seçimde de aynısını yapmaya hazır mıyız? Çöp dağlarını nasıl temizlediysek, o hava kirliliğini nasıl ortadan kaldırdıysak, şairin 'Bu şehr-i Sitanbul ki bi-misl-ü bahadır. Bir sengine yek-pare acem mülkü fedadır' dediği İstanbul'u 25 yıl geriye götürenlerin yol açtığı tahribatı hızla gidereceğiz."
- "Ümraniye çöplüğü hadisesini unutmuyoruz"
Erdoğan, Ümraniye çöplüğü hadisesini de unutmadıklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"CHP o Ümraniye çöplüğünde bizim vatandaşlarımızın ölümüne neden olmadı mı? O çöplük patladı ve orada 40'a yakın vatandaşımız maalesef öldü. Ama ne oldu? Biz geldik o çöplüğü kaldırdık, oraya spor tesisleri yaptık. Farkımız bu. Kim çevreci? Biz çevreciyiz. Çünkü CHP deyince akla şu gelir, çöp, çukur, çamur. İşte İzmir'de şu son yağmurlarda ne oldu? Hatta bir hanımefendi ne dedi Bay Kemal'e, 'Ya 35 yıldır şu İzmir'i siz yönetiyorsunuz, 35 yıldır biz her yağmurda, her karda kışta maalesef evlerimiz, dükkanlarımız bu hale geliyor.' O da kuzu kuzu dinliyor ha. Yok. Bu iş öyle lafla olmuyor. İşte İzmir'deydik geçen hafta, İzmir kongresini yaptık. Ama ben bu defa İzmirlileri çok farklı gördüm. Hesabı sorulacak öyle anladım. Bu şehri yeniden çöp dağlarına İstanbul'u kastediyorum, kokuya, yokluğa, ihmale maruz bırakanlarla tüm İstanbul önünde sandıkta hesaplaşacağız 2023'te. Kardeşlerim Batı için Türk, yani İslam. Doğu için de Türk, yani Kızıl Elma olan İstanbul'un bu kutlu kimliğini elinden almak isteyenleri sandığa gömeceğiz. Hazırız değil mi? İstanbul'a tuğla üstüne tuğla koyan herkese 'Allah razı olsun' diyecek, bu aziz şehre acı çektiren herkesten de bunun hesabını sandıkta soracağız. Dünyada sahip olduğu 16 milyonluk nüfusa nazaran hayat standardı en yüksek, yaşaması en kolay şehirlerden olan İstanbul'a bu özelliğini zehir etmeye çalışanları sandıkta sigaya çekeceğiz. İstanbul'u karanlık ve sapkın ajandalarına aparat yapmaya kalkanları, bu uğurda gerekiyorsa şeytanla bile iş birliğine girenleri sandıkta muhakkak ifşa edeceğiz. Bunlar teröristlerle beraber değil mi? Bunlar şeytanla iş birliği halinde değil mi? Ama ne oldu? Biz bunlara Cudi'yi, Gabar'ı, Tendürek'i, Bestler Deresi'ni, buraları mezar yaptık, yapmaya devam ediyoruz, edeceğiz."
- "Kale içeriden fethedilir"
İl ve İlçe teşkilatlarıyla belediyeler ve sivil toplum kuruluşlarıyla hep birlikte çok çalışacaklarını, kadın kolları üyelerinin kapı kapı dolaşacağını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Unutmayın, kale içeriden fethedilir. Kaleyi içeriden inşallah hanım kardeşlerim fethedecekler. Gençler siz de gönülleri fethedeceksiniz. Ben gençlerimize çok güveniyorum. Bizim gençlerimiz tinerci gençlik değil. Bizim gençlerimiz eli bıçaklı, silahlı gençler değil. Bizim gençlerimiz, bilgisayarıyla kitabıyla okuyan, düşünen ve buna inanan bir gençlik. Gençler kendimizi parti binalarına, ofislere, lobilere, çok konuşulan az iş yapılan mekanlara hapsetmeyeceğiz. Sokaklarda olacağız, çarşıda, pazarda, fabrikada, evde, iş yerinde her yerde olacağız. Hanımlara, gençlere ulaşacağız, çalışanlara, emeklilere ulaşacağız. İnsanımızı sevincinde de hüznünde de yalnız bırakmayacak, hep yanında olacağız. Derdine derman olabildiğimize derman, olamadığımıza ise dert ortağı olacağız. İstanbul'da ahvalinden haberdar olmadığımız, sokağına, hanesine, iş yerine girmediğimiz, gönlüne dokunmadığımız tek bir vatandaşımızı bırakmayacağız."
(Sürecek)
Kaynak: