İSTANBUL (AA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, siyasi partilerin kapatılmasını doğru bulmadığını, bunun demokrasiye aykırı olduğunu belirterek, "Biz sadece HDP'nin değil, diğer partilerin de kapatılmasını istemeyiz." dedi.
Fox TV'de katıldığı canlı yayında, İsmail Küçükkaya'nın sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, erken seçime ilişkin bir soru üzerine, "Bu sene sonbaharda, olabilir tabii. Götüremezler. Bakın gecikilen her gün sıradan vatandaşa ağır maliyetler yüklüyor. Esnafa, çiftçiye, sanayiciye... Dolar bu kadar çıktı, indi, Allah aşkına bunun maliyetleri ne olacak. Saman alıyorsunuz dolarla, buğday alıyorsunuz dolarla, et alıyorsunuz, canlı hayvan, ilaç, doğalgaz, petrol alıyorsunuz dolarla." dedi.
"Yani siz diyorsunuz ki bu ekonomik tabloyu taşıyamayacakları için bu sonbaharda seçim olabilir." şeklindeki soru üzerine Kılıçdaroğlu, "Gitmek zorundalar zaten, gitmezlerse bu toplum çok daha ağır maliyetler ödeyecek. Yönetemiyorlar, yönetme kapasiteleri yok. Tamamen dağılmış vaziyetteler. Devlet böyle mi yönetilir?" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, "seçim olması durumunda sistemi nasıl değiştireceklerinin" sorusuna ise şöyle cevap verdi:
"Güçlendirilmiş parlamenter sistem dedik. Parlamenter sisteme nasıl geçeceğimizin takvimini milletin önüne koymamız lazım. Milletin bunu görmesi lazım ve ona göre gelip bize oy vermesi lazım. Bizim de o takvime uyarak, gereğini yapmamız lazım. Eskiden olduğu gibi parlamento güçlü bir parlamento olmalı. Eskiye dönelim anlamında söylemiyorum, darbe hukukundan arınmış bir sistem olmalı ve Türkiye Cumhuriyeti devleti demokratik yollarla yönetilmeli. Bakanlar, Meclis'ten seçilmeli yani seçimle gelmeli. Ayrıca her kuruşun hesabını o parayı harcayanlar milletine vermeli. Millete saygı budur. Milletin vekilini millet seçmeli. Milletvekilini millet seçerse eğer o zaman parlamento üzerindeki vesayet kalkar."
Türkiye'nin bütün dünyayla kavgalı hale geldiğini, AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi'nde yeni hiçbir şey söylenmediğini savunan Kılıçdaroğlu, "Yeni bir şey söyleyeceksiniz. Ülkenin bu kadar sorunu var. Söylüyorlardı ki manifesto falan diye. Ben hiçbir şey söylemeyeceğini bilseydim vallahi ona 'ikinci yüzyıla çağrı beyannamemizi' gönderirdim. 'Erdoğan al bakalım 'ikinci yüzyıla çağrı beyannamesi.' Bu devlet, bir yüz yılı devirdi, ikinci yüz yıla nasıl bakacağız? Biz söylüyoruz. Türkiye'nin ikinci yüzyılında ne olmalı? Güçlendirilmiş parlamenter sistem, demokrasi, herkesin karnının doyduğu, OBİT dediğimiz bir proje var Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı, saydam bir devlet, terörle mücadele, yer altı dünyasıyla mücadelede, düşünce özgürlüğü, yargı bağımsızlığı... Nerede bunlar?" ifadelerini kullandı.
- HDP'nin kapatılması istemiyle açılan dava
Kılıçdaroğlu, "(Gazeteci Abdülkadir Selvi) Selvi, Kılıçdaroğlu HDP'ye dokundurmaz.' diyor, ne demek bu?" şeklindeki bir soru üzerine şöyle devam etti:
"Niye dokundurayım? Muhalefet partisi. İYİ Parti'ye niye dokundurayım? Muhalefet partisi. Saadet Partisi'ne niye dokundurayım? İktidar olsalar tamam eleştiririz, hiç kimsenin endişesi olmasın. Yanlışı olursa eleştiririz. Muhalefet muhalefetle niye uğraşsın Allah aşkına? Demokrasiden bile haberleri yok bunların. Bizim görevimiz ülkeyi kim yönetiyorsa, kaynakları kim kullanıyorsa, harcıyorsa, kimlere imkanlar sağlanıyorsa oturur, masaya yatırırız, onun üzerinden eleştiri yaparız. HDP ayrı parti, biz ayrı partiyiz. Yanlışı olursa söyleriz. Nitekim ben Meclis Genel Kurulunda gerekli eleştirileri yeri geldiğinde yaparım. HDP'ye de yaparım. Niye yapmayayım? Onlar istiyorlar ki biz muhalefet birbirimize girelim, ittifakı bozalım. Sanki bizim aklımız yok gibi bize akıl vermeye çalışıyorlar."
HDP'nin ittifakta olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, HDP'nin kapatılması istemiyle açılan davaya ilişkin de "Siyasi partilerin kapatılmasını doğru bulmuyoruz, demokrasiye aykırı. Biz sadece HDP'nin değil, diğer partilerin de kapatılmasını istemeyiz. Kuralları vardır. Şimdi siz zorla yaptırıyorsunuz bunu, zorla partiyi kapatmak istiyorsunuz. Niye zorla yapıyorsunuz bunu? Bahçeli'nin hoşuna gitsin diye yapıyorsunuz bunu, Bahçeli teslim almış onları." değerlendirmesini yaptı.
- İstanbul Sözleşmesi
Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi kararına ilişkin de değerlendirmede bulunan Kılıçdaroğlu, "Bunlar kadına şiddeti savunuyorlar. Kadını ikinci sınıf vatandaş görüyorlar. İstanbul Sözleşmesinin amacı nedir? Madde 1. Kadınları her türlü şiddete karşı korumak ve kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak, ortadan kaldırmak. Nesine karşı bunların? Kadına karşı her türlü şiddete kadınları koruyorsun, öyle diyor sözleşme. Kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını istiyor. Niye, bunun nesine karşı?" ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, "Niye kaldırdı bunu? Burada bizim göremediğimiz bir şey mi var?" şeklindeki bir soruya da "Acaba ben yüzde 1, yüzde yarım oy nasıl alabilirim belli çevrelerden?' Onun hesabı, koltuk hesabıyla yapılmış bu." yanıtını verdi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un bir televizyon programında uluslararası sözleşmelerden çekilmeye ilişkin değerlendirmesinin sorulduğu Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanının sözleşmelerden çıkabileceğini ancak buna yetkisi olmadığını, yetkinin TBMM'de olduğunu savundu.
İktidara geldiklerinde emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili Aile Destekleri Sigortasını çıkaracaklarını, bu kişiler için sağlıklı ve tutarlı yeniden bir geçiş sağlanacağını, hakların teslim edileceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, atama bekleyen öğretmenlerin büyük bir kısmını atayacaklarını, eğitime büyük yatırım yapacaklarını da sözlerine ekledi.
(Bitti)
Kaynak: