TBMM (AA) - AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, "28 Şubat'ın en temsiliyetçi isimleri bugün Sorosçu kesilmiş, Soros'a arka planda methiyeler düzüyorlar." dedi.
Aydemir, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Osman Kavala'nın "15 Temmuz darbe girişimi" ile "Gezi Parkı olayları"na ilişkin davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasına yönelik muhalefetten yapılan açıklamalara tepki gösterdi.
Milletin zihninde sivil siyaset güçlendikçe ülkenin çok daha ileri noktalara gittiği duygusunun yeşerdiğini, herkesin, bu halin sahiplenilmesinin önemini kavradığını ifade eden Aydemir, "15 Temmuz'da bunun yansımasını gördük ki buna heves edenlerin tokadı milletten yiyeceği biliniyor artık." diye konuştu.
Sivil siyasetin içinde vesayet günlerine heves duyanları gördüklerini belirten Aydemir, muhalefet partilerinin genel başkanlarının iri kıyım laflarla maliyeti millete 200 milyar doları bulan Gezi olaylarını savunmayı sürdürdüğünü dile getirdi. Aydemir, "28 Şubat'ın en temsiliyetçi isimleri bugün Sorosçu kesilmiş, Soros'a arka planda methiyeler düzüyorlar. Soros'un en mütebariz ismi yargılanmış, Gezi olaylarının müsebbibi olarak görülmüş ve bağımsız mahkemeler bir karar vermiş; muhalefet liderleri o kararı tenkit için ipe sapa gelmez laflar ediyorlar. Sizin durduğunuz yeri biz biliyoruz." ifadelerini kullandı.
Aydemir, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in istibdata değindiğini anımsatarak, "İstibdatın en alası 28 Şubat'tı. O damarın bir uzantısı da Gezi heveskarlarıydı. Gezi olaylarını organize edenler, Soros'un ekibiydi. Bu tüm dünyayı karıştıran bir ekip. Oraya en ufak laf etmezsiniz şimdi istibdattan bahsedersiniz. İstibdatın en alası oturduğunuz yerdir." dedi.
- "Saldırgan dille yapılan siyaset kimseye fayda sağlamaz"
AK Parti Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbey ise "15 Temmuz darbe girişimi" ile "Gezi Parkı olayları"na ilişkin davanın karara bağlandığını anımsattı.
Muhalefet partisi temsilcilerinin bu konuda yaptığı açıklamalarla Türk yargısı üzerinde şaibeler oluşturmaya çalıştığını dile getiren Canbey, "Kimse adil Türk yargısına ve seçilmiş cumhurbaşkanına ayar veremez, tehdit edemez. Bunu yapan her kim olursa olsun suç işlemiş olur ve bedelini de hukuk önünde öder. Saldırgan dille yapılan siyaset kimseye fayda sağlamaz. Toplumun önünde kullanılan bu ifadeler siyaset kurumuna zarar verir." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: