ARTVİN (AA) - AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin dışında hiçbir yerde afetlerden medet uman bir muhalefet anlayışı görülmeyeceğini belirterek, "Bunu teşmil ederek söylemiyorum ama maalesef marjinal birtakım çevreler, bazı unsurlar, muhalefetin içinde de var, sanki 'bu afetler iktidarın sorumluluğunda' gibi buradan medet uman bir anlayışla ortada dolaşanlar var, fikir beyan edenler var." dedi.
Artvin'de 22 Temmuz'da yaşanan sel ve heyelanlardan etkilenen bölgeleri incelemek için kente gelen Kurtulmuş başkanlığındaki AK Parti heyeti, Vali Yılmaz Doruk'u makamında ziyaret etti.
Özellikle Murgul ve Arhavi ilçelerinde etkili olan sel ve heyelanlar ile sonrasında yapılan çalışmalara ilişkin Vali Doruk'tan bilgi alan heyet üyeleri, daha sonra AK Parti İl Başkanlığını ziyaret etti.
Kurtulmuş, burada düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görevlendirmesiyle Rize'nin ardından bugün de Artvin'e geldiklerini söyledi.
AK Parti heyetleri olarak yangın ve sel bölgelerine gittiklerini dile getiren Kurtulmuş, yapılanları yerinde görmek, tespit etmek, varsa vatandaşların talepleri yerinde karşılayabilmek için çalışma yaptıklarını vurguladı.
Kurtulmuş, Türkiye'de son dönemde yaşanan orman yangınları ve sel felaketleri gibi afetlerde ilk andan itibaren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın meseleye sahip çıkarak, ilk elden kontrolü ve koordinasyonu sağladığını, her aşamasında konuyu takip ederek, halkın afetler karşısında karşılaşacağı zararların en aza indirilebilmesi için olağanüstü bir liderlik gösterdiğinin altını çizdi.
Tüm bu süreçlerde AK Parti teşkilatlarının da sahada olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Arkadaşlarımız gayretle, samimiyetle, fedakarlıkla vatandaşımızın yanında olmuş, olmaya devam etmektedir. Bundan dolayı Allah'a şükrederiz. Böylesine afetlerin sonuçlarının ortadan kaldırılması, vatandaşlarımızın yaralarının sarılması konusunda olağanüstü gayret gösteren bir kadroya, etkin bir şekilde çalışan kurumlara sahip olmaktan dolayı da gerçekten Türkiye için bunun bir iftihar tablosu olduğunu ifade etmek isterim. Böyle söylediğimizde birilerinin bundan rahatsızlık duyduğunu biliyorum. 'Ya bu kadar afet oldu ne yapıyorsunuz?' Öyle görünüyor ki dünyanın bir çok yerinde afetler oluyor. Bundan sonra iklim değişikliği dolayısıyla çok sayıda Allah korusun afetlerle karşı karşıya kalmamız mümkündür, muhtemeldir."
Kurtulmuş, "Ne yazık ki Türkiye'nin dışında hiç bir yerde afetlerden medet uman bir muhalefet anlayışı görülmez" ifadesini kullanarak, şu değerlendirmede bulundu:
"Bunu teşmil ederek söylemiyorum ama maalesef marjinal birtakım çevreler, bazı unsurlar, muhalefetin içinde de var, sanki bu afetler iktidarın sorumluluğunda gibi buradan medet uman bir anlayışla ortada dolaşanlar var, fikir beyan edenler var. Onlara da diyoruz ki, açıkça söylüyoruz, bu afetler siyaset üstü bir meseledir, siyasetin meselesi değildir. Buradan politika çıkmaz. Buradan kimse yangına körükle gitmeye çalışmasın, kimse selden kütük kapmaya çalışmasın. Kimin, afetlerin daha iyi nasıl önlenebileceğine ilişkin bir cümle lafı varsa onları samimiyetle dinlemeye hazırız, kimin hangi teklifi varsa bunları da makul, bilimsel tekliflerse bunları da uygulamaya hazırız ama hiç kimse oturduğu yerden ahkam keserek, milletin canı burnundayken, milletin bu içinde bulunduğu zor şartlar içerisinde siyaset üretmeye kalkmasına da gönlümüz razı olmaz, buna da bu millet müsaade etmez."
- "Allah bu millete zeval vermesin"
Kurtulmuş, Artvin'deki sel ve heyelanda bir kişinin hayatını kaybettiğini anımsatarak, kendisine Allah'tan rahmet, ailesine ve tüm yakınlarına da başsağlığı diledi.
İlk andan itibaren büyük bir koordinasyonla her birimin üzerine düşeni yaptığını vurgulayan Kurtulmuş, "Sağlık, Enerji, İçişleri, Ulaştırma bakanlıklarımız, AFAD'ımız, Kızılayımız, hangi kurum ve kuruluş aklınıza geliyorsa, kim ne yapabilecekse maksimum seviyede bunu yaptı. Artvin için 150 milyonluk bir zarar tespiti yapıldı. Bunun 35 milyon lirası vatandaşımızın bireysel ziyanıdır. Bu da karşılıklı anlaşmayla, rızayla, helalleşmeyle bunlar da halledilmeye çalışıldı. Yıkılan evlerin yerine yenisinin yapılması için ilgili kurumlarımız suretle devreye girdiler." diye konuştu.
Kurtulmuş, Türk milletinin bu tür afet dönemlerinde bir ve beraber olduğunu belirterek, "Milletimiz bu tür felaketlerde birlik, beraberlik, dayanışma içerisinde, yardımlaşma duyguları içerisinde, insanın gözünü yaşartan o kadar büyük dayanışma örnekleri var ki insanlar elinde, avucunda ne varsa ilk andan itibaren, burada mağdur olan kardeşlerine, hiç tanımadığı insanlara Anadolu'nun başka yerinden gelerek destek oluyorlar ve onların ihtiyacını karşılamaya gayret ediyorlar. Allah'a çok şükür ki bu kadar büyük hamiyetperverlik duygusuna sahip olan bir milletin fertleriyiz. Allah bu millete zeval vermesin." dedi.
- "Afganistan saldırısında ölen bütün insanlar için Türkiye olarak taziyelerimizi ifade ediyoruz"
Afganistan'ın başkenti Kabil'deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı bölgesinde düzenlenen terör saldırılarını kınayan Kurtulmuş, "Afganistan saldırısında ölen bütün insanlar için Türkiye olarak taziyelerimizi ifade ediyoruz. Afganistan halkının yaşadığı bu derin acıyı da yürekten hissettiğimizi ifade etmek istiyoruz." diye konuştu.
Kurtulmuş, terör örgütlerini ve saldırılarını kınamanın kolay olduğunu ancak meselenin başka olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:
"Bugün Afganistan'da falanca ya da filanca terör grubunu kınamak çok kolay bir iştir ama şu sorunun cevabını vermek esas meseledir. Rusya'nın, Amerika'nın ya da başka emperyalist güçlerin, başka insanların topraklarda ne işi vardır? Niçin Afganistan işgal edilmiş, niçin Afganistan işgalinden hızlıca vazgeçilmiştir? Aynı şey Afrika'daki ülkeler için de geçerlidir. Elinde bir bardak temiz suyu olmayan insanların ellerine 10 binlerce dolar değerindeki ölüm silahlarını kimler verdi? O ülkelerin işgal edilmesi, arkasından işgal süreciyle birlikte ortaya çıkan iç çatışmalar, arkasından onların üzerine oluşturulan terör örgütleri üzerinden kimler vekaletname savaşlarının fitilini ateşledi. Eğer bu soruların cevabını verirseniz bugün Afganistan'da ne olduğu sorusunun cevabı da kolaylaşır ama bunları cevaplamadan suçu sanki Afganistan'ın içine atarak, suçu Irak'a atarak, suçu Somali'ye atarak, suçu Mali'ye atarak buradaki mazlum ve mağdur insanlar üzerinden dünya egemenliklerini sürdürmek isteyenlerin yaptığı siyaset haksız, mantıksız ve ahlaksız bir siyasettir. Çok açık söylüyorum, eğer Afganistan'ın işgali olmasaydı bugün adını duyduğumuz birçok terör örgütü dünyanın başına musallat olmayacaktı."
Kurtulmuş, "Şimdi esas konuşmamız gereken konu, Afganistan'dan nasıl çekileceğiz ve Afganistan'da nasıl bir düzen kurulacaktır sorusundan daha mühim olan şey, yer yüzünde insanların, ülkelerin nasıl kendi egemenlikleri üzerinde hür, bağımsız milletler yaşayabileceklerini oturup konuşmaktır. Yeryüzü 3-5 tane ülkenin oturup planlama yaparak proje üzerinden paylaşacağız bir yer değildir." dedi.
Türkiye olarak Afgan halkının yanında olduklarını vurgulayan Kurtulmuş, "Şimdi Türkiye olarak bizim hedefimiz en kısa süre içerisinde kardeş, dost Afganistan'ın kendi ayakları üzerinde durmasının sağlanması ve bu anlamda Afganistan'ın kendi egemenliği, halkının özgürlüğü üzerinde yeni bir dönemi başlatarak, çok kısa bir sürede toparlanmasının temin edilmesidir." diye konuştu.
Kurtulmuş başkanlığındaki heyette Genel Başkan Yardımcıları Ömer İleri, Mustafa Şen, MKYK üyeleri Ahmet Büyükgümüş, Hasan Turan, İffet Polat, Ahmet Fethan Baykoç, Seda Sarıbaş, Serpil Yılmaz, Davut Coşkun Şiviloğlu ve Bayram Şenocak ile Milletvekilleri Osman Aşkın Bak ve Muhammed Avcı yer aldı.
Kaynak: