TUNUS (AA) - Tunus'ta, Demokratik Akım Partisi, net bir süre verilmeksizin tüm yetkilerin Cumhurbaşkanı Kays Said'in elinde toplanmasından endişe duyduğunu belirtti.
Said'in 25 Temmuz'da aldığı ve yasama, yürütme ve yargı erklerini elinde toplayan olağanüstü kararlarıyla ilgili daha önce farklı beyanlarda bulunan Demokratik Akım Partisi, kararların süresiz uzatılmasının ardından yeniden açıklama yaptı.
Partinin açıklamasında, Cumhurbaşkanı Said'in, yolsuzluğa karışmamış ve yetkin bir kişiyi başbakan olarak tayin etmesi, ekonomik ve sosyal krizle mücadele için net bir program belirlemesi ve zorunlu reformlara başlaması gerektiği kaydedildi.
Açıklamada, "net bir süre verilmeksizin tüm yetkilerin Cumhurbaşkanının elinde toplanmasından ve bunun yanı sıra hak ve özgürlükleri ihlal eden ve bölünmeyi körükleyen keyfi uygulamalardan, siyasi belirsizlikten, başbakanın tayin edilmesi ve bakanlıklardaki boşluğun doldurulmasının haklı bir gerekçe olmadan ertelenmesinden endişe duyulduğu" dile getirildi.
Parti, Cumhurbaşkanını, hak ve özgürlüklerin korunması, daha önce alınan ya da bundan sonra alınacak olağanüstü tedbirlerin sınırlandırılması ve anayasa ile kanunlar tarafından güvence altına alınan hak ve özgürlüklere saygı duyulması için ciddi teminatlar sunmaya çağırdı.
Tunus'un içişlerine yönelik her türlü dış müdahaleye karşı olduklarını belirten parti, Cumhurbaşkanı Said'den, siyasi ve toplumsal güçlerle sürekli etkileşim halinde olmasını istedi.
Demokratik Akım Partisi (22 milletvekili), ilk etapta Cumhurbaşkanı'nın kararlarına itiraz ederken sonrasında yaptığı bir açıklamada, "ülkenin içinde bulunduğu tehlikeler, siyasi, ekonomik, sosyal ve sağlık krizleri göz önüne alındığında Cumhurbaşkanı'nın kararlarının gerekçelerinin anlaşılabilir olduğunu" savunmuştu.
- Tunus'ta ne olmuştu?
Arap Baharı'nın doğum yeri Tunus'ta, belirli aralıklarla ve farklı şiddetlerde devam eden sosyal, ekonomik, politik ve kontrolden çıkmış sağlık krizi nedeniyle Tunuslular 25 Temmuz'da kitleler halinde sokağa çıkmıştı.
Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkenin tehlikede olduğu sırada kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa'nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu.
Said, Meclis'in çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı.
Tunus Cumhurbaşkanı, bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclis'in çalışmalarının durdurulması dahil, olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların "süresiz" uzatıldığını bildirmişti.
Kaynak:
