Son Dakika Haberler

Şiddetli Geçimsizlik veya Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma Koşulları

Eklenme Tarihi: 18.01.2024 - 21:52

Türk Medeni Kanunu'na göre, şiddetli geçimsizlik veya diğer adıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davaları, genel boşanma sebepleri arasında yer almaktadır.

Şiddetli Geçimsizlik veya Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma Koşulları

Bu tür boşanma davaları, çekişmeli bir nitelik taşıyarak Aile Mahkemesi hakiminin karar verebilmesi için iki önemli koşulun bir araya gelmesini gerektirir. Bu nedenle, boşanma davalarının profesyonel bir boşanma avukatı eşliğinde yürütülmesi, olası hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından önemlidir. Boşanma avukatı Ankara veya istanbul boşanma avukatı başka bir ilde kolaylıkla bulunabilir.

 

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması,

ortak hayatın taraflar için dayanılmaz bir noktaya gelmesi durumunu ifade eder.

 

Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Ne Anlama Gelir?

 

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, eşler arasında herhangi bir konu nedeniyle şiddetli bir geçimsizlik yaşanması anlamına gelir. Evlilik, doğası gereği çiftler arasında zaman zaman tartışmalara neden olabilen bir aile hukuku kurumudur. Ancak boşanma kararı alabilmek için her türlü tartışmanın yeterli olmaması önemlidir. Örneğin, evin duvar rengi konusunda anlaşamamak, temel bir geçimsizlik örneği olarak kabul edilmez. Bu boşanma türünde, boşanma kararı Yargıtay içtihatlarına göre çeşitli durumlarda mümkün olabilir. Dolayısıyla, taraflar arasında açılan boşanma davalarının reddedilmesi ve boşanmaya karar verilmemesi olasılığı da vardır. Bu nedenle, boşanma davalarında avukat zorunluluğu olmasa da boşanma avukatı tavsiye edilir.

 

Ortak Hayatın Çekilmez Hale Gelmesi Ne Anlama Gelir?

 

Şiddetli geçimsizlik yaşayan taraflar için ortak yaşamın çekilmez hale gelmesi, hukuken artık taraflardan evlilik birliğinin sürdürülmesinin beklenemeyeceği bir durumu ifade eder. Bu durumda, Aile Mahkemesi hakimi, tarafların evlilik birliğini sürdürmelerinin insan psikolojisi ve manevi bütünlükleri açısından artık mümkün olmadığına karar vermelidir. Hakim, evliliğin sona ermesinin, taraf ve toplum menfaati yerine bireyin menfaatinin ağır basması nedeniyle olmalıdır.

 

Bu tür davalar, hakimin geniş takdir yetkisi olduğu için, özellikle geçmiş Yargıtay kararlarında cimri davranma, fiziksel, psikolojik veya ekonomik şiddet uygulama, eşin dedikodusunu yapma, bağımsız konut açmama, hakaret içeren ifadeler kullanma gibi nedenlerle boşanma kararı verildiği görülmektedir.

Türkçe العربية English