İstiklal Marşı'nın Türk milletinin aidiyet ve kimliğinin göstergesi olduğuna da işaret eden Köseoğlu, "İstiklal Marşı, diğer birçok ülkenin marşları gibi alelade bir marş da değildir. Marşımızın 100'üncü kabul yılını tarihi fırsat gibi düşünüp bunu fırsata dönüştürmeliyiz. Milli marşımızın yazıldığı dönemle şu an dünyada olup bitenlere baktığımızda benzeşen yönleri var. Marşımız ezelden ebede bir yolculuğumuzun da kılavuzluğunu yapmaktadır." diye konuştu.
Köseoğlu, milli marşın hürriyet, maneviyat, cesaret, medeniyet, savaş, kahramanlık, umut, gelecek ve tarihi şuur gibi kavramları her daim hatırlattığını vurguladı.
Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un milletinin dilinden hiç düşmediğini ve marşı da milletinin malı saydığına dikkati çeken Köseoğlu, şunları kaydetti:
"Bunun için de İstiklal Marşı'nı 'Safahat' adlı eserine dahil etmemiş. Marşımız bize bağımsızlık ruhuyla var olabileceğimizi yüksek bir cesaretle hatırlatır. Türkiye Yazarlar Birliği olarak yıllardır yapageldiğimiz Mehmet Akif, İstiklal Marşı ve milli mücadele dönemi programlarımızı bu yılda çoğaltarak devam edeceğiz. Mehmet Akif'in vefatının 85. yılında bütün yurtta ve dış temsilciliklerde, 12 Mart 2021'den 27 Aralık'a kadar yıl boyunca programlar ve etkinlikler yapılmalıdır. Milli mücadele ruhunun yaşatılması ve edebi bir metin olan marşımızın derin felsefesini bir eğitim ve tarih felsefesi şuurunda yeni nesillere aktarmamız için 2021 yılı tarihi bir fırsat olarak görülmeli ve 'İstiklal Marşı yılı' ilan edilmelidir."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
