Bakan Çavuşoğlu’nun makalesi gazetede, "Mevlüt Çavuşoğlu: Biz neden FETÖ ile kararlılıkla mücadele etmeliyiz?" başlığıyla yer aldı.
Makalede, uluslararası toplumun, terörizmi her türlü biçim ve tezahürleriyle kınadığına ve terörizmle mücadele kararlılığını sıklıkla ifade ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bu yerinde bir tutum zira terörizm, tüm insanlığın ortak güvenliğine, refahına, değerlerine ve daha parlak bir gelecek beklentilerine ciddi tehdit olmaya devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Son yıllarda terörizm olgusunun değişime uğradığını aktaran Çavuşoğlu, "Bu süreçte, terör örgütlerinin amaç ve araçları genişlerken eylemleri yeni boyutlar kazandı. Terör örgütleri sosyal, ekonomik ve teknolojik gelişmeler ile hızla evrilen uluslararası ortama kendilerini uyarlama gayretindeler. Terör gruplarının bazıları açıkça görünür değiller ve sinsice tasarlanmış bir propaganda aracının arkasına saklanmış durumdalar. Bu durum, küresel terörle mücadele stratejimizin de gözden geçirilmesini gerektiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Çavuşoğlu, yeni terörizm tehdidi karşısında eski ön yargıların gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Yeni bir terör örgütü türü olan FETÖ ve Türkiye’nin buna karşı mücadelesi bu konuda çarpıcı bir örnektir." ifadesine yer verdi.
"Yapılanmanın nihai amacı devletin kurumlarını ele geçirmek"
Çavuşoğlu, Türkiye'nin 15 Temmuz 2016'da FETÖ tarafından hayata geçirilen acımasız bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını hatırlatarak "Devlet organlarına sızmış gizli bir terör örgütü olan FETÖ, demokrasiyi yıkmaya ve demokratik yollarla seçilmiş hükümeti silah kullanarak devirmeye kalkıştı. O kara gecede, FETÖ’nün terör eylemleri 251 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine ve 2000’den fazla vatandaşımızın yaralanmasına neden oldu. Milletin hür iradesinin vücut bulduğu Meclisimiz ve Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere devlet kurumları tanklar, askeri uçaklar ve helikopterlerle düzenlenen ağır saldırılara maruz kaldı." ifadelerini kullandı.
Makalesinde, örgütün ideolojik eğitime tabi tutarak gençlerin beynini yıkadığına işaret eden Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bu sinsi örgütün üyeleri, daha ziyade okul, dil merkezi ya da yurt şeklindeki sözde eğitim kurumlarında olmak üzere Türkiye'de ve diğer muhtelif ülkelerde ideolojik endoktrinasyon ve beyin yıkamaya tabi tutuldular. Bu kişilerin dünya görüşüne, sözde 'kainat imamı' olarak ilan edilen elebaşı Fetullah Gülen etrafında oluşturulmuş, masa üzerinde icat edilmiş bir bilgelik mitosu üzerinde şekil verildi. FETÖ gençlerin beynini o kadar çok yıkadı ki, sadakatlerini sağlamak için sonunda arkadaşlarından hatta ailelerinden bile uzaklaştılar. Örgüt içindeki çarpık hiyerarşi, onun emirlerinin mutlak gerçekler olarak görülmesini zorunlu kılıyor ve bu emirler, demokratik değerlere ve insan haklarına aykırı olsalar bile sorgulanamıyor. Tüm bu yapılanmanın nihai amacı ise devletin kurumlarını ele geçirmek."
"FETÖ’nün sadece Türkiye’ye yönelik bir tehdit olduğunu düşünmek vahim bir yanılgı olur"
Türkiye'nin darbe girişimi öncesinde yaşadığı deneyimin, FETÖ’nün kendi gündemini ilerletmek için başvurabileceği yasa dışı yöntemlerin örnekleriyle dolu olduğunu anlatan Çavuşoğlu, bunlar arasında siyasetçi ve bürokratlara şantaj yapmak, üyelerini devlet kurumlarına yerleştirmek için merkezi sınavlarda geniş çaplı sistematik hileye başvurmak, manipülasyon, muhalifleri aleyhine yargı süreçleri başlatmak için hayal ürünü iddialar ortaya atmak ve bu amaçla sahibi bulundukları medya, iş, okul ve STK ağlarından faydalanmak gibi hususlar olduğunu aktardı.
Çavuşoğlu, FETÖ’nün sadece Türkiye’ye tehdit olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"FETÖ'nün birinci açık hedefi Türkiye Cumhuriyeti’dir. Bu nedenle, uluslararası kamuoyunu Türkiye aleyhinde yönlendirmeyi hedefleyen sistematik bir kara propaganda faaliyeti içindedirler. Ancak şu dostane tavsiyeyi paylaşmak isterim: FETÖ’nün sadece Türkiye’ye yönelik bir tehdit olduğunu düşünmek vahim bir yanılgı olur. FETÖ'nün bulunduğu ülkelerde başlatılacak yasal soruşturmaların, mali yolsuzluklardan vize ve iltica başvurularındaki sahtekarlığa kadar, pek çok yasa dışı faaliyeti ortaya çıkaracağına şüphe yoktur. Bu ülkeler için bu adımı atmanın zamanı çoktan geldi."
Örgüt mensuplarının öne sürdüklerinin aksine, FETÖ Türkiye'de siyasi bir çatışmanın tarafı olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, "FETÖ, eli kanlı bir terör ve suç ağıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil edilen, iktidar veya muhalefet tüm siyasi partiler de FETÖ’yü bir terör ve suç ağı olarak görmektedir." ifadelerine yer verdi.
Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mesajım net. FETÖ dahil, biçimleri ne olursa olsun, tüm terörist örgütlere karşı aynı kararlılıkla ve birlikte hareket etmek zorundayız. Terör eylemlerinde bulunanlara taviz verilemez. FETÖ örneğinde olduğu gibi, terörizmin gizli yüzünü de dikkate alarak demokrasiyi ve özgürlükleri savunmalıyız. Bunu vatandaşlarımıza, terörizmin kurbanlarına ve gelecek nesillere borçluyuz."
"Veçernyi Bişkek" gazetesi, Kırgızistan’da 1974 yılından bu yana Rusça yayımlanan ve ülkenin çok iyi bilinen günlük gazetesi olarak öne çıkıyor.
Kaynak: