ANKARA (AA) - Pekin yönetiminin baskısı nedeniyle ülkeden ayrılmak zorunda kalan Uygur Türkleri, aile üyelerine ulaşamamanın sıkıntısını yaşıyor ve onlara kavuşacakları günü bekliyor.
CNN'deki habere göre, Pekin yönetiminin baskısı nedeniyle çok sayıda Uygur Türkü ailesinden ayrı yaşıyor.
Uygur Türkü olan Mamutcan Abdurehim, 2017'de karısı Muherrem'in iki çocuğuyla pasaportunu almak için Malezya'dan Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ne gittiğini ve oradan çıkamadığını belirtti.
Abdurehim, kendisinin de gözaltına alınacağı ya da hapse atılacağı için Sincan'a geri dönemediğini ve Malezya'dan Avustralya'nın Adelaide kentine yerleştiğini belirterek o zamandan bu yana karısı ve çocuklarını göremediğini söyledi.
Abdurehim'in pasaportunun yenilendiğini ancak bazı mali sorunlar nedeniyle oradan hemen ayrılamadığını anlatan Abdurehim, 2017 yılının başlarında, karısı ve çocuklarının seyahat belgelerine yetkililer tarafından el konulduğunu belirtti.
Birkaç ay sonra karısının ortadan kaybolduğunu söyleyen Abdurehim, "15 Nisan 2017'den önce eşimle sürekli temas halindeydim. Her gün sohbet ediyor, çocuklarla görüntülü konuşuyorduk." dedi. Karısının Nisan 2017'de ortadan kaybolduğunu belirten Abdurehim, "Ertesi gün evi aradım ve annem eşimin kısa bir kurs için gittiğini söyledi. O zaman gözaltına alındığını anladım." ifadesini kullandı.
O zamandan beri karısıyla konuşmadığını anlatan Abdurehim, başlangıçta çocuklarının devlet tarafından işletilen yetimhanelere gönderilmiş olabileceğinden endişe duyduğunu, daha sonra büyükanne ve büyükbabalarıyla kaldıklarını öğrendiğini belirtti.
Eşinin nerede olduğunun bilinmediğini ifade eden Abdurehim, Çin hükümetinin Sincan'daki azınlık gruplarını sindirmenin ve kontrol etmenin bir yolu olarak çocuklarıyla ailelerini birbirinden ayırdığına inandığını söyledi. Abdurehim, böyle büyük bir acıyı hak etmediklerini vurguladı.
CNN muhabirinin ulaştığı Sincan'ın Kaşgar kentinde büyükbabasının evinde yaşayan Abdurehim'in 10 yaşındaki kızı Muhlise, babasıyla 2017'den bu yana görüşemediğini ve onu çok özlediğini belirtti.
- Uluslararası Af Örgütü, ailelerinin rızası olmadan yetimhanelerde tutulan çocukların serbest bırakılmasını istemişti
Uluslararası Af Örgütü, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde, ülkeden ayrılmak zorunda kalan Uygur Türklerinin çocuklarının, devlet tarafından işletilen yetimhanelerde tutulduğunu bildirmişti.
Örgüt raporunda, Çin'de ailelerinin rızası olmadan yetimhanelerde tutulan çocukların serbest bırakılmasını istemişti.
Af Örgütünden araştırmacı Alkan Akad, Çin'in Sincan'da uyguladığı acımasız kampanyasının, çocuklarından ayrılmak zorunda kalan aileleri çok zor bir duruma soktuğunu belirterek çocukları için geri dönmeye çalışan ebeveynlerin zulüm ve keyfi gözaltı ile karşı karşıya kaldığını kaydetmişti.
- Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki tartışmalı kamplar
Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor.
Pekin'in "mesleki eğitim merkezleri" olarak adlandırdığı, uluslararası kamuoyunun ise "yeniden eğitim kampları" diye tanımladığı yerlerde, Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre en az 1 milyon Uygur Türkü kendi rızası dışında tutuluyor. Pekin yönetimi, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde kaç kamp bulunduğuna, buralarda kaç kişinin olduğuna ve söz konusu kişilerden ne kadarının sosyal hayata döndüğüne ilişkin bilgi vermiyor.
BM ve diğer uluslararası örgütler, kampların incelemeye açılması çağrılarını yinelerken, Çin, şu ana kadar kendi belirlediği birkaç kampın az sayıda yabancı diplomat ve basın mensubu tarafından kısmen görülmesine izin verdi.
Çin makamları zorla çalıştırma iddialarını reddederken, BM yetkililerinin doğrudan bilgi almak amacıyla bölgede serbestçe inceleme yapma talebini ise geri çeviriyor.
Kaynak:
