Konya Sivil Toplum Kuruluşları Platformu müstehcenliği “bütün toplumların düşmanı” olarak nitelendirerek bir açıklama yayınladı. Açıklamada bu durumun toplumsal huzur ve değerler üzerinde ciddi tehdit oluşturduğunu savundu.
İŞTE O AÇIKLAMA
Toplumumuzun olayları yorumlarken gösterdiği acelecilik, meseleleri ortaya çıkaran sebepleri göz önünde bulundurmaksızın kanaate varma; artık bir hastalığa dönüşmüş durumda. Sosyal medyanın hayatın belirleyici bilgi kaynağına dönüşmesi toplumları manipülasyona açık hale getirdi. Bir ay önce metroda çocuklarının yanında babayı dövdü denerek linç edilen adamın iki gün sonra haklı olduğu yapılan röportajlarla ortaya çıktı.Gecikmiş Türk modernleşme hikayesinin ortaya çıkardığı garip bir varlık türü olarak ülkemiz sekülerleri, Batılılar tarafından muteber kabul edilebilmenin yolunu her seferinde başka bir saçmalıkta buluyor. Toplumsal suçların anası olarak kabul edilebilecek alkollü maddelerin tüketimi; kendini modern zanneden ülkemizin sekülerleri tarafından uygar modernlikle eş değer kabul edildi.Batılı yaşam biçiminin adım adım taklit edilmekte kararlı görünen bu anlayış artık toplumları hiçbir fayda bırakmayan özgürlük anlayışlarıyla baş başa bırakıyor. Toplumuzda ise çıplaklık-teşhircilik üzerinden yürütülen tartışmalar ön plana çıkıyor. İnsanlık onurunu hiçe sayan bu anlayış, kadının bedeniyle ilişkisi bağlamında değerlendirilmeye çalışılıyor. Ancak bu yaklaşım, insan özgürlüğünü değil taciz bağlamında değerlendirilmelidir.Toplumsal huzuru temin etmekle görevli olan siyasi iradenin önemli vazifelerinden birisi, toplumu ayakta tutan temel dinamiklerin aşınmasına müsaade etmemektir. Çıplaklığı topluma dayatan yaklaşımlar huzur için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bu sebeple siyasi iradenin sağlam bir yasal zemin inşa etmesi, hem meşruiyetini artıracak hem de insanlık tarihi kadar derin olan ahlaki vasatın korunmasını sağlayacaktır.Kendisi bu toprakların sahibi olarak yaşayan hiç kimse, iradesi dışında dayatılan yozlaşmayı kabul etmeyecektir.