Son Dakika Haberler
Daha dün 13 puanla ligin altındayken, bugün 2-1’lik Çaykur Rizespor galibiyeti ile 16 puanla ligin daha da üstlerinde tırmanan Torku Konyaspor, rahat bir nefes aldı.
Umarım bundan sonraki maçlarda bu rahatlığın verdiği avantaj, skorlara da yansır ve daha da başarılı sonuçlar alınır.
Çaykur Rizespor karşısında yeşil beyazlı ekip, her zaman olduğu gibi yine o klasik “1 maçta 2 ayrı takım” görüntüsü ile yine çift karekterliliğini gösterdi.
Yani ilk devre vasatın altında bir futbol, ikinci devrede de mücadeleci, gol arayan kişilikli bir Konyaspor’u yine izledik, geçtiğimiz maçlarda olduğu gibi.
Ligin ilk yarısının bitmesine 4 maç kaldı, ben bu takımın bir maçta, iki ayrı takım olmaya hala devam ettiğini anlamış değilim.
Bu, Uğur Hoca’nın taktiğiyse de bilemem..
Rizeli futbolcu Oboabona, önce 72 dakikada kendi takımına beraberliği getiren golü Torku Konyaspor ağlarına, ardından da maçın bitimine on dakika kala bu kez ters bir vuruşla kendi kalesine ikinci golü atınca gülen taraf yeşil beyazlı ekip oldu.
Bu gol olmasa “Konyaspor başka gol atarmıydı, atamaz mıydı, yoksa gol mü yerdi” bilemeyiz. Ama bilinen tek şey varsa, o da Konyaspor’un kendi atamasa da atılan golle galip gelmesiydi..
Belki maçın ilk yarısında rakibinin resmen elle kesip de hakemin vermediği penaltının da, belki Allah tarafından telafisiydi..
3 puanlık sistemde, alttaki takımlar arasındaki 6 puanlık fark hiç de önemli değil. Bir bakarsın sen iki maç tökezlersin, o takımlarla puan farkın aynı oluverir birden bire..
İşte böyle gerçekçi bir tabloda, rahatlık rehavetine kapılmadan, aradaki puan farkını mümkün olabildiğince açmak gerekir.
Liglerin ikinci yarıları daha zor geçer her zaman. Ara transferde sıkıntıda ve aksayan yönü olan takımlar kadrolarını takviye ederler. Mücadelenin şekli şemalı daha da çetin bir konuma gelir. Yani sahalarda tabir yerindeyse, futbolun yerini zaman zaman savaşlar alır.
Yorumlar