Konyaspor nihayet mutlu sona ulaştı. Tarihinde ilk defa Türkiye Kupasında final oynayan yeşil beyazlı temsilcimiz Konya ve Konyaspor tarihinin en önemli kupasını kazanmış oldu. Bu başarının tesadüf olmadığı ise maç içindeki taktikler ve sahaya çıkılan oyun mantalitesiyle herkese ispatlandı
. Geçen sene oynanan yarı final ve bu sene oynanan finalin ardından alınan kupada artık bu pastanın çileği oldu.
Sezon başında Avrupa Kupaları, Süper Lig ve Türkiye Kupası olmak üzere 3 kulvarda mücadele eden Konyaspor inişli çıkışlı bir sezonun ardından sezonu Türkiye’nin en büyük ikinci kupası ile kapatarak gecen seneki başarısının hem üzerine koydu hemde bu başarının tesadüf olmadığını herkese kanıtladı.
Sezonun büyük bölümününde teknik direktör Aykut KOCAMAN üzerinden yapılan bir çok spekülasyona rağmen bu başarının kazanılmış olmasıda Aykut KOCAMAN’ın tamamen hocalık becerisinin ve karakterinin bir göstergesi...
Maç içinde hiç bir Konyasporlu oyuncu kötü oynamadı. Herkes görev bilinciyle sahada ne yapmasını gerektiğini bilerek oynadı. Bajıc’in stoperlere baskı yaparak geriden oyun kurmalarına izin vermemesi, orta sahada Jonshon ve Ali’nin Emre’ye top aldırmaması ve orta sahada top yapmamasına izin vermemesi bunun üzerinden takım olarak oyun dışına çıkan bir Başakşehir takımı ve oyununu oynayan rakibini bozan ve oyunu istediği doğrultuda oynayan bir Konyaspor takımı... Maç için en azından bugün çok fazla bişey konuşmaya gerek yok sonuna kadar hakedilmiş bir kupa.
Ve AYKUT KOCAMAN demek istiyorum. Sezon başında güdülen transfer politikası, kadro yapılanması ( en çok eleştirenlerden biri benim bu konuda ), takıma oynattığı oyun, sahaya çıktığı kadro ve daha birçok aklıma gelmeyen sebepten dolayı eleştirilen bir hoca. Sezonun ilk bölümünün bitmesinin ardından hemen hemen her gün adı Fenerbahçe ile anılan gitti, anlaştı denilen, artık sezonu umursamıyor gönderelim denilen ve her konuda eleştirilmeye başlanılan bir hoca. Tüm medya kuruluşlarında hergün adı dedilodulara karışmış olan ve bunlara duruşuyla karakteriyle direnen bir hoca. Bence en büyük başarı hocanın kesinlikle hocanın. Oyunu o kadar güzel okumuş, Başakşehir’e o kadar iyi çalışmışki maç hep kontrolünde gitti. Konyaspor savunmasıyla öne çıkan bir takım ve gene savunmasıyla kazanacağını biliyordu. Maç genelde 60 metre kare civarında oynandı, bir ara maç 20-25 metre kareye sıkıştı, Başakşehir’in en büyük kozu olan kanat oyunları kilitlendi ve oyun Konyaspor’un istediği doğrultuda devam etti.
Son olarak 119.dakikada yapılan bir oyuncu değişikliğinden bahsetmek istiyorum. Ali Turan çıktı ve penaltı atması için oyuna Hora girdi. İlk penaltıyı kullanan oyuncu olan Hora o kadar konsantre olmuştu ki sezon boyunca çok kısıtlı süre alan bir oyuncu değilde sürekli 11 oynayan bir oyuncu gibiydi. Buda Aykut KOCAMAN’ın oymayan, oynamayan bütün oyuncuları nasıl motive ettiğinin bir kanıtı. Teşekkürler AYKUT KOCAMAN.
Artık sevinç zamanı, artık üstüne daha da koyma zamanı artık Konyaspor’un zamanı...Bu kupanın Konya’ya gelmesinde emeği geçen yönetim, teknik heyet, oyuncular, taraftar ve Konya halkı hepinizin emeğine sağlık, hepinize teşekkürler.
