Son Dakika Haberler

Mehmet Yıldırım

Mehmet Yıldırım

​Jevtoviç ve diğerleri

13 Sunday 2020
Ankaragücü gol verimliliği oldukça düşük, takım olmayı başaramamış, bireysel iyi performans gösteren oyuncular olsa da bütünlük oluşturulamamış, savruk oynayan bir takım. Bunun yanında kazanma zorunluluğu iyice artmış, kazanmak için üst noktada mücadele etme isteğiyle maça çıkması beklenen bir takım…

Konyaspor ise topladığı puanlarla nispeten rahatlamış, belli bir oyun düzeni içinde oynama alışkanlıkları edinmiş, her hafta oyun, taktiksel çeşitlik ve takım bütünlüğü konularında üzerine koyarak gelişmekte olan bir takım.

Maç öncesinde Konyaspor maçın ağır favorisidir demek yanlış olmaz fakat rakibin önceki maçlarına bakarak rehavete girmemesi ve maçı kazanma gerekliliği ile maçı fazlasıyla önemseyerek gereken motivasyonu göstermesi maçın sonucunu belirleyecek en önemli unsur olacaktır.

Maça yine Erzurunspor maçının dizilişiyle başlayan Konyaspor için gol yememeyi öncelik alıp oluşturulacak pozisyonlarla gol aramak kurgusundan bahsetmek mümkün… Bu kurguya ağır darbe vuran ise Sehiç’in olmayacak şekilde gol yemesiydi.

Çok geçmeden oluşan penaltı ile bulunan gol düzeltme niteliğindeydi. İlk yarı sonları yaklaşırken Jevtoviç’in uzaktan attığı ölçülü ve isabetli pasında Skubiç’in kafa ile topu Miloseviç’e kolayca indirirken Miloseviç attığı golle Konyaspor’u öne geçiriyordu. 

Artık Konyaspor’un oyunu kontrol altına alıp maçtan galip ayrılabileceği düşüncesi oluşsa da ilk yarı bitinceye kadar dirençli ve Konyaspor kalesine etkili gelmeleri ile maçı kolay bırakmayacak Ankaragücü’nün oluştuğu da görülüyordu. İkinci yarını hemen başında buldukları golle de iyice inançları arttı. 

İkinci golü Ankaragücü mü attı Konyaspor mu yedi tartışılır. Orta yapacak futbolcuya etkili savunma yapılamıyorsa, Sehiç çıkıp alacağı topu alamıyorsa, Adil uyuyup kafa vurduruyorsa golün atılmasından çok yenilmesi öne çıkar.

Her ne olursa olsun sahada çok iyi oynayan Jevtoviç vardı. Etkili uzun paslar atıyordu. Yaptığı paslarla ilk iki golün oluşmasında büyük pay sahibi olan Jevtoviç tekrar öne geçmesinde etkili oluyordu. Uzaktan attığı topu Skubiç’in kafasına kondururken Skubiç de kalecinin de önde olmasıyla  topu kafayla aşırarak Konyaspor’un tekrar öne geçmesini sağlıyordu.

Orta saha hakimiyetini bir türlü sağlayamayan Konyaspor  yediği hatalı gollerle rakibi iyice cesaretlendirmiş ve iştahını artırmıştı. Yaptığı hatalarla rakibinin maça kazanacağına olan inancın oluşmasına ve artmasına neden olan Konyaspor karşısında geriye düşse bile vazgeçmeyecek, saldırgan bir rakip buluyordu artık. Maçın sonucunu oyun düzenleri, strateji ve taktiklerinden ziyade psikolojik durumlar belirler. Bu maçı Ankaragücü’ne kazandırmayı sağlayan psikolojiyi de Konyaspor oluşturdu.

Sahada yerleşim hataları yapan, savruk, ağır kalan, adam takibi yapmayan Konyaspor defansına karşı yakaladığı bu imkanları değerlendirerek organize paslaşmalarla bulunan gol ve oluşan penaltı ile bulunan gol Ankaragücü’nün dört gol atarak sezonun ilk galibiyetini almasını sağlıyordu. 9 maçta 7 gol atam Ankaragücü bir maçta 4 gol atarken, 11 maçta 7 gol yiyen Konyaspor bir maçta 4 gol yiyordu.

Konyaspor’un en güçlü iki yönünü söyleyelim dendiğinde verilecek cevap sanırım kaleci ve defans yapısı olurdu. Konyaspor defansı dört gol yitecek bir defans mıydı? Sehiç bu kadar basit hatalar yapacak kaleci mi? İşte bu güçlü iki yön Konyaspor’un mağlubiyetindeki ana sebep oldular.

Sahanın en iyisi atılan üç golde de golün oluşmasındaki ana hareketleri yapan, pas isabetiyle, mücadele azmi ile, oyunu rakip sahaya götürmesi ile Jevtoviç idi. Gösterdiği performansla benim gözümde haftanın futbolcusu… Miloseviç ve Skubiç de görevlerini yapmaya çalıştılar. Diğer futbolcular ve teknik heyet ise oldukça kötülerdi.

Bir hafta önceki kurgu ile maça başlanmasını yadırgamam… Maçın gidişatına göre oyuna müdahalelerin yapılamayışı teknik ekip için fazlaca olumsuz bir durumdu.

Maçta Ömer Ali ve Hurtado ile ilerde oynamaya çalışan ve etkisiz kalan bu ikili göremeyen bir kenar yönetimi vardı. Ömer Ali toplarla buluşmayı beceremezken, Hurtado takımdan ayrı bir oyun oynamaya çalıştı. Rakibe baskı yapmada da hiç etkili olamayan bu ikili Konyaspor’u iki kişi eksik oynatır gibiydi. 

Abdulkerim’i haftalardır övüyoruz. Özellikle rakip kaleye gidişlerini övdük. Bundan vazgeçecek de değilim. Abdulkerim ileri etkili çıkış yapacak özelliklere sahip… Fakat bir stoperin ileri çıkışlarına dayalı ana kurgu oluşturulmasını doğru bulmam. Bu maç da çok etkili çıkışlar yapamadı da… Stoper rakip takımın dağınık yerleştiğini gördüğünde topla çıkmalıdır. Ya da rakibin ileride kalması ile arkasına sarkma imkanı olduğunda top ayağındaysa çıkmalı. Abdulkerim’in sürekli ileri çıkmaya çalışması defans düzenini bozan, savruklaştıran etkenlerden biriydi.

Maçın hikayesine bakıldığında Konyaspor’a gelmek için çok çabalayan bir maç ve maçı almamak için çabalayan bir Konyaspor  vardı. Teknik ekibe hataları düzeltmek için o kadar fırsatlar geldi ki hiç biri değerlendirilemedi.  En azından 3-2 öne geçildiğinde orta sahayı güçlendirerek rakibin geçiş oyunlarının kesilmesi, yorulan Hurtado’nun ve etkisiz Ömer Ali’nin yerine ileride güçlü baskı yapacak taze güçlerin oyuna alınması düşünülebilirdi. Bu durumlar maç içinde net görülüyordu.

Hiç şüphe yok ki çoğu Konyasporlu geçen sezona gitti geldi. Tam çıkışın eşiğindeyken olmayacak kaleci hatası ile onarılmaz düşüşe geçen bir Konyaspor oluşmuştu. Yine çıkışın eşiğindeyken, kazanabileceğimiz bir maçtan özellikle Sehiç’in olmayacak hatalarıyla mağlup ayrılmak çok benzer durumlar… Geçen sezondan tecrübeli olarak hemen bu maçın unutulmasının sağlanmasını dilerim… Selam ve dua ile…

Yorumlar

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
  • Mehmet DUMAN

    Çok doğru söylüyosunuz sayın hocam Konya maç ı vermek için elinden geleni fazlasıyla yaptı.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Mehmet DEMİRCİ.

    Bizim futbolcular ve teknik heyet aksam olsada yevmiyemizi alıp gitsek havasînda sahiplenme ruhu yok bir nemelazımcılık var. adamlar mac oynanirken maci durdurtup hakemi var a gonderip pebaltiyi aldilar. Bizim omer ali nin pozisyonunda ofsayt yok ve kesin pwbalti,ne teknik heyette ne oyuncularda tık yok.insan mahallede gazozuna oynasa bile bu duruma itiraz eder. Sözün özü sahiplenmeyi butun takim idrak etmesi lazim bizim gibj onlarda seyrediyor boyle olmaz.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • fanatik Konyasporlu

    Kravest gibi golcümüz olmadığı zamanlar takım tekliyor. Jevtoviç golcü pozisyonunda oynadığında onun yerini doldurabilir. Kaleci Sehiç düne gelinceye kadar güzeldi. Ankaragücü mağlubiyetini onun yediği basit goller belirledi. Bu hafta aynı Serkan Kırıntılının geçen yıl Malatyaspor maçındaki gibi oynadı.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Mehmet YILDIRIM

    İnşaallah Serkan Kırıntılı krizine benzemez. Jevtoviç hava toplarında etkili olabilirdi belki ama bu kez oynadığı bölgede verimlilik kaybolurdu. ayrıca santrafor hareketleri yapmak ve o bölgede ki fiziksel güçlülüğü karşılama yönünden yetersiz kalabilirdi. Konyaspor'a geldiğinden bu yana gösterdiği en iyi performansı da düşününce oynadığı yerde oynaması daha uygun olur... Teşekkürler... Selametle...

    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • fanatik Konyasporlu

    kritik noktalara değinmişiniz. tebrikler.

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Ahmet

    Skubic attığı golden başka ne yaptı. Sonuçta mağlup olmadık mı.abdülkerimin ileri çıkışını eleştirmişsiniz de sadece güldüm. Nasıl maç okumadır bu.gol atmak için ve yememek için topun rakip sahada olması gerekir.ömerali ve hurtadoya topu taşıyacak ortasaha olmayınca etkisiz kalındı.yenilen gollerde de orta sahada kaybedilen toplarla gelişti. Sonuçta baskılı oyunumuz hiç yoktu. yan top geri top yapmaya devam edin..alanya beşiktaşı malatya feneri yan top geri top yaparak yendi değil mi

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (1)
  • Mehmet YILDIRIM

    Maçı hücumdaki yetersizlikle değil savunmanın savrukluğuyla kaybettik. Bunda 3lü stoperle oynamanın getirdiği karışıklıklar ve Akerimin sürekli iler çıkışı etkiliydi. Akerimin ileri çıkmasını değil bunun ana kurgu olarak kurgulanmasını yanlış bulurum. Daha geride olan ÖAli hem top taşıyarak hem orta saha mücadelesine katkı vererek daha efektif kullanılmış olurdu. Skubiç Miloseviçe gol pasını verdi. Görevlerini de yaptı. Skubiçin kötü olduğu maçlar var ama bu maç değildi. Hurtado yorulunca çıkarı

    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Yavuz

    Geçen hafta defansif organizasyona egemen kılınan akıl, hücum organizasyonlarında da egemenliğini ilan edecektir. Hücumun bir parçası ve tamamlayıcısı olarak defansın harika bir felsefe olduğunu belirtmiştim. Defansif dengeleri orantılı olarak inşa etmeden hücum eden her takım dengesizdir. Tek yanlidir. Hiçbir zaman ne yapacağı belli olmaz. Defansif stratejiyi terk etmek,acele etmemek demektir. Defansif yapılanmayı kusursuz hale getirmeden,sonuç alıcı bir hücum takım düşünülemez. Genel olarak topun olduğu bölgede yoğunlaşma olarak ifade edebileceğimiz savunma felsefesi bu maçta rafa kaldırıldı. İşbirliği için ve işbirliği içinde ritmi düşürmede,isabet sağlamanın çok stratejik nitelik olması gerekiyordu. Oyuncu hatları arasındaki mesafenin çok fazla açilamayacagi anlayışını temel almamız gerekiyordu. Santrafora ilk savunmacı olduğu hatırlatılması gerekiyordu(Ömer Ali ve Hurtado). Bloklar arasında açık olmaması, oyunun her alanında üçgenler kurabilmek ve birbirine yakın oynamak şarttır.En basit tabirle pres yiyen takım oyuncusunun kafasını kaldırdığında en az 2 pas seçeneği gorebilmeli oyunun her alanında toplu hareket etmeyi temel oyun anlayışı haline getirmeli. Bunun önemi 100 yıl önce anlaşılmış. Topu rakibe kaptirdiginiz an senkronize pres yapabilmek önde 4 kişi aynı anda basabilirsiniz ama o sırada uyuyan bir oyuncu geç kalırsa tüm pres çöker ve hatta geride yakalanır pozisyon verirsin. İki bekin de kondüsyonu çok yüksek ve atletik olmalı. Yoksa taktiksel diziliş ve esnekliğinden bahsetmek mümkün değildir. Öngörülur bir takımın var demektir. Bunun dışında kaleci ve santraforun çok iyi olması lazım(Sehic, Hurtado, Ömer Ali). Futbol oyununun esasında rakibi aldatmak uzere tasarlanan bir oyun olduğunu ve rakibi aldatmayı planlamakta sistem, oyun tarzı ya da oyun oruntulerinin Özünü oluşturduğunu tahmin edebilirsiniz.Rakibi aldatmak için geliştirilen hileler, bulmacalarda başka bir ifadeyle oyun taktiği ve stratejisi olarak da ifade edilebilir. Oyun taktiği ve stratejisini daha çok geliştirmeliyiz. Basitlik, isabetlilik, hız futbolun en temel stratejisidir. İsmail Hocanın yardımcıları hoca uyurken uyandirmalari şart. Selam ve dua ile...

    • Cevapla
    • Begen (6)
    • Begenme (1)
  • Gayretli

    Daha güzel yorumlamış

    • Begen (2)
    • Begenme (1)
  • Mehmet YILDIRIM

    Defans-hücum denkleminde bu maçta hücum defansa destek vermedi. Üstüne defans da olmayacak hatalar yaptı ve kurgunun belirleyicisi bunu görüp en azından skor olarak önde olmanın avantajını kullanmaya yönelik girişimlerde bulunmadı. Konyaspor rakibin aldatmalarına dahi gerek kalmadan oyunu rakibinin insiyatifine bıraktı... Harika yorumlarınız için teşekkürler... Selam ve dua ile...

    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Hasan Akgül

    Mehmet hocam böyle kazalar olur.Konyaspor'a geçmiş olsun.

    • Cevapla
    • Begen (1)
    • Begenme (0)
  • Mehmet YILDIRIM

    Sağolasın Hasan hocam... Selametle...

    • Begen (0)
    • Begenme (0)
  • Hasan Ekelik

    Her zamanki gibi yerinde bir analiz çok guzel tespitler olmus kaleminize sağlık

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (1)
  • Mehmet YILDIRIM

    Teşekkür ederim... Selametle...

    • Begen (1)
    • Begenme (0)
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English