​Açlık mı öldürücü yoksa tokluk mu?

Açlığın ve susuzluğun ne demek olduğunu daha iyi anladığımız Ramazan ayını idrak etmekteyiz. Hemen her gün dünyanın çeşitli ülkelerinden, özellikle Afrika’dan, açlıktan ölen insanların haberleri yayınlanmakta, vicdan sahibi insanların yürekleri titremektedir. Dünya küresel açlık raporuna göre, 4 çocuktan biri yetersiz besleniyor, saatte 300,  yılda yaklaşık 2 milyon çocuk açlıktan ölüyor. İlaveten, Afrika'da her beş çocuktan 2'si açlık nedeniyle yeterince gelişemiyor.

Diğer taraftan gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde milyonlarca kişi obezite ve fazla kiloları ile mücadele etmektedir. Aralarında Türkiye’ninde bulunduğu dünyanın birçok ülkesinde,  insanlar fazla kilo ve obezite ile mücadele için zayıflama haplarına ve diğer tedavi yöntemlerine milyarlarca dolar para harcamaktadır.

Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için, alınan enerji ile harcanan enerjinin dengede tutulması gerekmektedir. Günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji vücutta yağ olarak depolanmakta ve obezite oluşumuna neden olmaktadır.  Obezite, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul edilmektedir.

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütünün (OECD) raporuna göre obezite, yüzde 33 ile en çok Amerika’da görülmektedir.  Amerika'yı yüzde 30 ile Meksika, yüzde 26 ile Yeni Zelanda,  yüzde 25  ile Şili ve yüzde 24 ile Avustralya izlemektedir.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in  2012 yılı Türkiye Sağlık Araştırması  raporuna göre Türkiye'deki 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun yüzde 17'si obez, yüzde 34'ü ise fazla kilolu olarak tespit edilmiştir. Bu rakamlar her iki kişiden birinin fazla tükettiğine işaret ediyor.

En önemli halk sağlığı sorunları arasında yer alan  fazla kilo ve obezite,  hipertansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, kalp hastalıkları, astım, kas-iskelet hastalıkları ve bazı kanser türlerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda hastalığa neden olmaktadır. Obezite ve fazla kilonun yol açtığı bu hastalıklar,  ölüm nedenleri  arasında ilk sırayı almaktadır.

Bilimsel çalışmalar obezitenin  insanlık için açlıktan daha büyük bir sağlık riski oluşturduğunu ortaya koymaktadır.Lancet Tıp dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, 2010 yılında 3 milyonu aşkın kişinin aşırı kilonun yol açtığı hastalıklardan dolayı öldüğü tespit edilmiştir. Bu sayı, dünyada aynı yıl açlık yüzünden ölenlerin sayısından aşikar derecede fazladır.

Dünyanın bir bölümü lüks ve israf içerisinde yüzerken, diğer bölümünde açlığın hüküm sürmesi,  insanların kitleler halinde telef olması doğrusu insanlık adına utanılacak bir durumdur. Dünya bankasının raporuna göre, gelişmiş ülkelerin çöplüklerine atılan yiyecek maddeleri, dünyada açlıktan ölen insanları defalarca besleyecek miktardadır.

Bütün bunlar değerlendirildiğinde açlık ve obezite gibi dünyanın başlıca iki sorununun çözümünün birbirine bağlı olduğu görülmektedir.
Dünyada toplumsal barış ve huzurun sağlanması için yardımlaşma son derece önemlidir. “İki kişinin yiyeceği üç kişiye,  üç kişinin yiyeceği de dört kişiye yeter.” Hadis-i Şerifini anlamaya bugün dünden daha fazla ihtiyacımız vardır.