Salgının yükünü motorlarında taşıyorlar

Yasaklarla birlikte birçok işletme kepenk kapatırken diğer işletmeler "gel-al yöntemi” ve evlere servis yapılması şartıyla açık kalabiliyor. Bu çalışma şartlarını yerine getirmede büyük rolü olan motorlu kuryelerin yükleri daha da artmakta. 
Virüs yaymıyoruz, hizmet taşıyoruz
Pandemiyle birlikte getirilen sokağa çıkma yasakları sonrası evlere kapanılması, kafelerin kapatılması, çalışma saatlerinin kısaltılması gibi kısıtlamalar beraberinde birçok sektörün, hizmetlerini internet üzerinden alışveriş uygulamaları aracılığıyla vermesine neden oldu. Bununla birlikte işletmelerin faaliyetlerini evlere servis yaparak gerçekleştirmesi sonucu paket servis çalışanlarının sorumlulukları ve zorlukları da arttı. Yemek firması paket servisçisi olarak çalışan Batuhan Sezgin, bu süreçte yaşadıkları sorunları anlattı. Sipariş veren kişilerin, çalışanlara hastalık taşıdığını hissettirir şekilde yaklaşımla gelmesinin kendilerini rahatsız ettiğini söyleyen Sezgin, "Bizden yemek sipariş ediyorlar, biz bu siparişleri en kısa sürede onlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Bu süreçte yemek siparişleri oldukça arttı. Herkes evinde olduğu için bize de çok fazla sipariş veriliyor. Sürekli sipariş aldığımız için siparişleri ulaştırma süremiz bazen uzayabiliyor. Bizim çalışırken yoğunluktan dolayı ne kadar zorlandığımız göz önünde bulundurulmadığı gibi bir de müşteriler bize virüslüymüşüz gibi bakıyor. Kapıyı çaldığımız andan itibaren şüpheli gözlerle karşı karşıya kalıyoruz, bu durum bizi çok rahatsız ediyor. Bizlerin de ailesi var, bizler de hem kendi çevremize hem de müşterilerimize hastalık bulaştırmamak için alınması gereken her tedbiri alıyoruz. Bizim çalışma koşulumuzun sağlanması için yerine getirmemiz gereken tedbirler oluyor, onlara fazlasıyla uyuyoruz, belli aralıklarla da testlerimizi yaptırıyoruz aksi durumda zaten bizim çalışmamıza izin verilmez. Biraz daha anlayış görmek istiyoruz, sonuç olarak virüsü biz yaymıyoruz, biz hizmet taşıyoruz” şeklinde konuştu.
Ya işimizi ya canımızı kaybediyoruz
"Sorunlarımız sadece müşterilerin bizlere hastalık taşıyormuşuz gibi bakmasıyla kalmıyor. Bu, bu işin sadece psikolojik tarafı. Bu zorlukların bir de gerçekçi boyutları var. Herkes evlerine kapandığından, evlerinde çalışmak zorunda olduğundan dolayı yemek yapmak için vakit harcayamayan veya sürekli aynı şeyleri yemek istemeyen kişiler var. Bu yüzden de yemek siparişlerinde bir artış yaşandı. İş yükümüz çok fazla arttı. Müşteriler yemeklerinin bir an önce gelmesi için ısrarda bulunuyorlar. Sipariş için yola çıktığımız andan itibaren bir iki sefer aranıyoruz. Böyle olunca biz de hız yapmak zorunda kalıyoruz. Otomobil kullanmadığımız için çok fazla hız yapamıyoruz. Bu konuda bizlere yardımcı olunmasını istiyoruz”, diyerek müşterilerin siparişlerine hızlıca ulaşma isteğinden dolayı baskıda bulunmak yerine destek vermelerini beklediklerini söyleyen Sezgin, "Motosiklet kullandığımız için otomobiller tarafından görmezden geliniyoruz. Araçlar motorlara göre daha büyük olduğu için sürücüler bize yol vermiyorlar. Bu durum da bizi olumsuz yönde etkiliyor. Artık sürekli olarak motor kazaları meydana geliyor. Bu zor koşullar altında çalışmak bizi sıkıntıya soksa da sadece bizlere yardımcı olunmasını bekleyebiliyoruz, başka bir şey yapamıyoruz. İnsanlar şu an iş bulamıyor, şartlar böyle olunca ya işten ayrılıp işimizi kaybediyoruz ya da işten ayrılmaya cesaret edemeyip zor koşullarda çalışmaya devam edip en sonunda kazalar geçirip canımızdan oluyoruz” ifadelerini sözlerine ekledi.
Biz olmazsak evden çıkmak zorunda kalacaklar
Salgın döneminde motorlu kurye olarak çalışmanın zorluklarını dile getiren Sezgin, müşterilerden daha hoşgörülü olmalarını beklediklerini söyledi. Herkesin evlerinde olduğu şu sıralarda müşterilerinin isteklerini kapılarına kadar getirerek bu süreçten en fazla etkilenen meslek gruplarından biri olduklarını belirten çalışan, aynı zamanda kuryelerin olmamasının daha fazla olumsuzluk yaratacağını da ekledi. Sezgin, "Biz bu yoğunluktan dolayı siparişleri geç götürdüğümüz zaman tepki görüyoruz, aşırı hız yapmak zorunda kalıyoruz, kapılarına gittiğimiz müşteriler bizlere hastalıklıymışız gibi bakıyor ya da trafikte saygı göremeyip zorluklar çekiyoruz. Biz bunları yaşıyoruz fakat şöyle de bir gerçek var ki pandemi bitene kadar, restoranlar açılana ve insanlar evlerinden kısıtlama olmadan rahatlıkça çıkana kadar biz kuryeler olmazsa insanlar evlerinden çıkmak zorunda kalacaklar. Biraz saygı görerek biz de bu zor ve yorucu şartlara rağmen işimizi daha kolaylıkla yapacağız” ifadelerini kullandı.

Kaynak: