İSTANBUL (AA) - Yeni Türkiye Eğitim Vakfı (YETEV) Okulları Genel Müdürü Hayati Oktay, 2022-2023 eğitim-öğretim döneminde faaliyete geçecek olan Palet Okulları Çamlıca Kampüsü'nün, öğrencilerinin kişisel gelişim süreçlerine Montessori eğitim sistemiyle şekillenen atölye ve proje çalışmalarıyla yön vereceğini belirtti.
YETEV'den yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Oktay, vakıf bünyesinde faaliyet gösteren Palet Okullarında uygulanan "Montessori" metoduyla çocuğa ve çocukluk dönemine bütünsel bir perspektiften yaklaşıldığını kaydetti.
Oktay, öğrencilerin sosyal, duygusal ve fiziksel potansiyellerinin gelişmesine fırsat veren bir eğitim programıyla ilerlediklerine ve sıra dışı düşünebilen bireyler yetiştirmeyi hedeflediklerine dikkati çekti.
Hayati Oktay, Montessori eğitim metoduyla öğrencilerin yetenek, ilgi, ihtiyaç, kişilik özellikleri, imkan ve koşullarıyla uyumlu eğitsel karar almaları, eğitime ilişkin olumlu tutum geliştirmeleri ve hayat boyu öğrenme süreçlerinde gelişimlerine destek olunması amacıyla sadece çocuklara değil, ailelere de eğitsel rehberlik hizmeti sunulduğunu anlattı.
YETEV bünyesinde Palet Tepeüstü İlkokulu, Palet Yeşilvadi Gündüz Bakımevi ve Kreş, Palet Başakşehir Gündüz Bakımevi ve Kreş olmak üzere üç merkezde Montessori eğitiminin verildiğini aktaran Oktay, şunları kaydetti:
"Aynı zamanda Türkiye'de bir ilk olan Palet Türk Müziği İlkokuluna sahip Palet Okulları olarak bu halkaya Çamlıca Palet Ana Sınıfı, İlkokulu, Ortaokulu kademelerini içeren yeni kampüsü ekliyoruz. 2022-2023 eğitim-öğretim döneminde faaliyete geçecek olan yeni Palet Okulları Çamlıca Kampüsü, öğrencilerinin kişisel gelişim süreçlerine Montessori eğitim sistemiyle şekillenen atölye ve proje çalışmalarıyla yön verecek. Bu kampüs ile pek çok öğrenciye Montessori vizyonu aşılanacak."
Oktay, eğitim ve öğrenci refahının iç içe geçtiği özel bir yaşam alanı kurgulandığı kampüste, atölye, laboratuvar ve proje odaklı çalışma stiliyle sıra dışı düşünebilen, lider ruhlu bireyler yetiştirmeyi hedeflediklerini belirtti.
- "MEB müfredat programları, Montessori bakış açısı ile yapılandırılıyor"
Öğrencilerin keşfetme becerilerini ortaya çıkaran, bireysel farklılıklarını geliştiren, öğrenmeyi zevkli hale getiren, değerler algısını sağlam temellere oturtan, proje tabanlı modern öğretim yöntemleriyle yol aldıklarına işaret eden Oktay, eğitim vizyonlarını şöyle anlattı:
"Eğitim-öğretim çalışmalarımız, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müfredat Programları esas alınarak, 'Montessori bakış açısı' ile öğrencilerin akademik, sosyal, kültürel, fiziksel gelişimleri ve bireysel farklılıkları göz önünde bulundurularak yapılandırılıyor. Her şeyden önce sınıflarımızda görev yapan Montessori eğitimi almış rehberlerimiz, çocuğun kişisel ilgi ve ihtiyaçlarını titizlikle gözlemliyor ve uygulaması için verilmiş bir müfredatı takip ediyor. Bunun yanı sıra kendi gözlemlerine dayalı, her öğrencinin özel ihtiyacına hizmet eden günlük bir plan hazırlıyor. Öğrencinin kişisel gelişimine yön verecek materyaller de bu çerçevede oluşturuluyor."
Kampüsün mimari özelliklerinin, eğitim vizyonlarıyla paralellik sergilediğini ifade eden Oktay, 14 bin metrekare kapalı alana sahip olan 8 katlı kampüsün 12 bin 500 metrekaresinin aktif olarak eğitim sürecine hizmet verecek şekilde tasarlandığını, erken kayıt sürecinin başladığı okulda ana sınıfında 6, ilkokul ve ortaokulda 16 olmak üzere toplam 22 derslik bulunduğunu kaydetti.
Okulun mimari tasarımında kolaylık, kullanılabilirlik, fonksiyonellik, güvenlik ve Montessori eğitim sistemine uygunluğun gözetildiğini ve kampüste öğrenci başına 24-25 metrekarelik alan düştüğünü aktaran Oktay, kampüsün bilişim teknolojileri müzik, güzel sanatlar, ahşap, mutfak, drama, ana sınıfı sanat ve seramik atölyeleri ile fen bilimi laboratuvarı gibi oluşumlarıyla öğrencilere farklı bir perspektif kazandıracağını belirtti.
- Montessori metodu eğitim teorileri ile felsefe ve psikolojiyi bileştiriyor
Montessori metodu, İtalya'nın ilk kadın tıp doktoru, pedagog ve antropoloji profesörü Dr. Maria Montessori'nin çocuklar üzerinde yaptığı bilimsel gözlemlere dayanarak geliştirdiği eğitim teorileri ile felsefe ve psikolojiyi bileştirerek oluşturduğu bir eğitim metodu olarak öne çıkıyor.
Pek çok ülkede okul öncesi kurumlar başta olmak üzere liseye kadar tüm eğitim seviyelerinde uygulanan bu eğitim sistemi sonucunda çocuklarda düzenleme, sınıflandırma ve yorumlama ihtiyacı, bağımsızlık ihtiyacı-gerçeklik üzerinde ve gerçeklik içinde kişisel hareket etme dürtüsü, toplumsal ilişkilere duyulan ihtiyaç, hayal gücü ile gerçekliği deneyimleme gibi farklı yetkinliklerin geliştiği gözlemleniyor.
Kaynak: