ANTALYA (AA) - Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş sonrası Moldova, Romanya ve Bulgaristan üzerinden kara yolu ile Antalya'ya gelen Rus ve Ukraynalı dansçı çift, bir an önce barışın sağlanmasını istiyor.
Rus Alexander Balakhonov (34), Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının ardından Ukraynalı eşi Iryna Balakhonova (37), tarih öğretmeni kayınvalidesi Galyna Dzıuba ve iki çocuğunu da yanına alarak Moldova, Romanya ve Bulgaristan üzerinden kara yolu ile Türkiye'ye giriş yaptı.
Balakhonov ailesi, 2 bin 300 kilometrelik 6 gün süren zorlu yolculuğun ardından Antalya'ya geldi.
Alexander Balakhonov, AA muhabirine, eşiyle Antalya'da tanıştıklarını söyledi.
Mustafa Erdoğan'ın genel sanat yönetmenliğini yaptığı Anadolu Ateşi Dans Topluluğu'nda 2014'te eşiyle sahneye çıktıklarını anlatan Balakhonov, savaştan kaçarken ilk akıllarına gelen yerin Antalya olduğunu ifade etti.
Bir an önce savaşın bitmesini istediklerini dile getiren Balakhonov, ailesiyle yaşadığı Ukrayna'ya geri dönecekleri günü beklediklerini kaydetti.
Olexander ve Iryna adında iki çocukları olduğunu belirten Balakhonov, "Yaşamımıza Mıkolayiv şehrinde huzur içinde devam ediyorduk. 24 Şubat sabahı Rusya'nın saldırısı sonrası yaşadığımız korku ile sığınağa yerleştik. 3 gün sığınakta kaldıktan sonra Antalya'ya gelmeye karar verdik." dedi.
Anadolu Ateşi Dans Topluluğu'ndaki ekip arkadaşları ile telefon aracılığıyla bağlantı kurduğunu aktaran Balakhonov, şöyle konuştu:
"Kendimize ait otomobille Moldova, Romanya ve Bulgaristan üzerinden kara yolu ile 6 günde 2 bin 300 kilometre yol geldik. Bomba sesleri ve bombalardan kaynaklanan şiddetli sarsıntıyla uyanıyorduk. Çok korktuk. Ne yapacağımızı bilemiyorduk. Bu çok kötü bir duygu. Evimizin yakınına bombalar düştü. Eşim Ukraynalı ben ise Rus'um bir an önce savaşın bitmesini ve barış sağlanmasını istiyorum."
- "Kabusu yaşadık, üzerimize bomba yağıyordu"
Iryna Balakhonova ise ülkelerindeki savaştan canlarını zor kurtardıklarını dile getirdi.
Tanıdığı birçok kişinin savaşta hayatını kaybettiğini ifade eden Balakhonova, "Ukrayna'da tam bir kabus yaşadık. Üzerimize bombalar yağıyordu. Ne yapacağımızı bilemiyorduk. Biz kaçtık kurtulduk ama kurtulamayan insanlar var. Biz ayrıldıktan sonra evimizin yakınında bulunan okul, alışveriş merkezleri bombaların etkisi ile yıkılmış." diye konuştu.
Rus eşiyle sanatçı olduklarını vurgulayan ve Türkçe barış mesajı da veren Balakhonova, "Biz savaş istemiyoruz. Biz barış istiyoruz. Bir an önce savaş sona ersin. Sanat barış içindir. Kader bizi ilk tanıştığımız yere geri getirdi. Aklımız ülkemizde ve oradaki akrabalarımızda." ifadelerini kullandı.
- "Kitaplardan okuduğumuz savaşı yaşadık"
Iryna Balakhonova'nın annesi Galyna Dzıuba ise tarih kitaplarından okuduğu savaşı yaşamanın üzüntüsü içinde olduklarını dile getirdi.
Tarih öğretmeni olan Galyna Dzıuba, şöyle konuştu:
"Bu zamana kadar savaşı kitaplardan biliyordum. Gerçek hayatta savaşın ne olduğunu şimdi öğrendim. Savaşın eline bir çantanı alıp, üzerindeki giysilerinle birlikte her şeyini geride bırakıp oradan kaçmak olduğunu, sığınakta nasıl vakit geçirildiğini, 6 gün boyunca nasıl yorucu yolculuk yapılabileceğini anladım. Güvenli olarak bildiğimiz Türkiye'ye geldik. Şu anda Ukrayna'nın ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorum. Çocuklar bize 'Bu uçaklar uçuyor mu yoksa bomba mı atıyorlar?' diye soruyorlar. Çocuklar savaşın ortasında oynuyorlar. Çocuklar artık bombanın ne olduğunu, insanların öldüğünü biliyorlar."
- "Sanat barış için var"
Aileye kapılarını açan Anadolu Ateşi Dans Topluluğu Genel Sanat Yönetmeni Mustafa Erdoğan da bir dönem ekiplerinde yer alan dansçı çift ve ailesine sahip çıktıklarını söyledi.
Erdoğan, "Savaş, devletler ve politikacılar arasında olur ve acısını halklar çeker. Sanat buradaki en güçlü barikat ve en güçlü ahlaki dayanışmadır. Topluluğumuzda Rus ve Ukraynalı dansçılarımız yıllarca omuz omuza dans ettiler ve etmeye devam edecekler. Bu iki akraba halkın iradesinin bu savaşı bitireceğini umut ediyoruz. Ukrayna'da yaşanan insanlık dramının bir an önce son bulması dileklerimizi tekrar ediyor ve sanat barış için vardır diyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: