Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

12 yıl önce yapılan kalp nakliyle hayata tutundu

Konya’da yaşayan 60 yaşındaki Mehmet Ali Aytekin, geçirdiği kalp rahatsızlığının ardından kalp nakli ile hayata tutundu. 12 yıl önce kalp nakli yapılan ve sağlıklı bir şekilde hayatına devam eden Aytekin, "Organ beklemenin ne olduğunu insanlar yaşamadıktan sonra bilemez. Her yapılan bağış filizlenen bir ağaçtır" dedi.

12 yıl önce yapılan kalp nakliyle hayata tutundu
Konya’da dolmuş şoförlüğü yapan 60 yaşındaki Mehmet Ali Aytekin, 2007 yılında kalp krizi geçirmesi sonucu hastaneye kaldırıldı. Tedavi gördüğü hastanede bypass olan Aytekin, kalbindeki hücrelerin öldüğünü, kalp nakli olması gerektiğini öğrendi. Hastaneden taburcu olduktan sonra eşiyle birlikte araştırma yapan Mehmet Ali Aytekin, 2008 yılında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine nakil için başvuruda bulundu.

Organ bulunma süreci uzayınca ailesine Antalya’dan ev tuttu
Hastaneye yaptığı başvuru sonrası organ bekleme sürecinin başladığını anlatan Mehmet Ali Aytekin, “Eşimle araştırmamız sonrası Akdeniz Üniversitesi’nde nakil ve hücre hekiminin olduğunu öğrendik. Ben arabama bindim 2 arkadaşla birlikte Antalya’ya gittim. Orada Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Ömer Beyazıt hocamı buldum. Bana dediği ‘oğlum hücre ekimi yapamayız senin yaşın genç, sana kalp nakil yapalım’. Ben dedim hocam kalp nasıl, nereden bulacağız, nedir biz bilmiyoruz. Merak etme, ben seni Akdeniz Üniversitesi’ne yatırıyorum, arkadaşlarını Konya’ya gönderiyorum. Burada 3-5 ay içinde sana nakil yaparız dediler ve ben o süreçte hastanede yattım. Süreç uzadıkça, ’hocam daha bekleyecek miyim’ diye soruyordum. Çıkmadı, bugün çıkacak, yarın çıkacak derken, ’buradan sana ev tutalım, eşini ve kızını getirelim. Okula burada devam etsin, moralin bozulmasın, eşin sabah gelsin akşam yatmaya evine gitsin’ dedi ve o şekilde biz ev tuttuk” dedi.

Umudunu kaybettiği anda bulunan kalple hayata tutundu, 12 yıldır sağlıkla hayatına devam ediyor
Hastanede 2 yıl boyunca kaldığını ve en son umudunu kaybettiğini anlatan Aytekin, "O esnada tabii nakiller oluyor ama bana uymadığı için başka arkadaşlara naklediliyor. 2 sene 5 gün Akdeniz Üniversitesi yoğun bakım ve serviste yatmak üzere 13 tane nakil çıktı ama 13’ü de bana uymadı. Son nakilden sonra ben hastaneyi terk ettim evime gittim, umudumu kestim. O sırada beni hoca aradı, ben de ona ‘nakil olmak istemiyorum. Konya’ya dönmek istiyorum’ dedim. O da bana ‘bu kadar bekledin, umutların boşa gitmesin yanıma gel’ dedi. Ben de gittim ve bana en kısa zamanda sana da çıkacak içime doğuyor dedi. Ben de tamam hocam ama ben burada tuttuğum evde kalacağım dedim. O da bunu kabul etti. Doktorumdan izin alarak kahvaltıya gitmek için plan yaptık. Ben eşimle kahvaltıya giderken hastaneden beni aradılar ’kahvaltıya gittin mi?’ diye. Hayır daha gitmedim dedim. Saat 10.00’da gideceğiz demem üzerine bana biz hastanede kahvaltı hazırladık, seni çağırıyoruz buyur gel dediler. Hastaneye gittim yoğun bakımda ne yapacağız hocam kahvaltıyı, yoğun bakımda olur mu dedim. Bana kan alalım falan derken o anda anladım, bana bir bağışın çıktığını. Eşimi aradım kahvaltının iptal olduğunu, bana kalp bulunduğunu, Allah nasip ederse nakil olacağım dedim ve o şekilde nakil olduk. Elhamdülillah şu anda 12 senedir hayattayım. Ömer hocamdan Allah razı olsun” şeklinde konuştu.

“Her yapılan bir bağış filizlenen bir ağaçtır”
Organ bağışının önemine vurgu yapan Aytekin, “Organ beklemenin ne olduğunu insanlar yaşamadıktan sonra bilemez. O gün bana yarın belki sana. Onun için öldükten sonra insanın toprak olacağını biliyorum. Organ nakli yapılmasına karşı değilim. Her yapılan bağış filizlenen bir ağaçtır. Yani bütün insanları ben organ bağışına davet ediyorum” ifadelerini kullandı.

Organ bağışı ve nakil sayılarının arttırılmasına yönelik çalışmalar devam ediyor
Konya Şehir Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı ve Organ Nakil Koordinatörü Uzm. Dr. Mehmet Akif Yazar, "Bilindiği üzere organ bağışı kan bağışı gibi anında o anlık yapılan bir bağış değil. Bizler vefat ettikten sonra organlarımızın toprak olmaması için, bağışlar yapmamız gerekiyor. Çünkü bu organlarımız elbette toprak olacak ama bu organların organ bekleyen insanlara hayat olması adına, bizler hayattayken organlarımızı bağış yaparak birilerine nakil olması için başvuru yapmamız gerekiyor. Son yıllarda pandeminin de etkisiyle bir anlamda organ bağışı, organ nakli sayılarında tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi anlamda sayılarda düşüşler görüldü. Özellikle Sağlık Bakanlığımızın ilgili birimi organ bağışı ve organ nakli ile ilgili bu sayıların arttırılmasına yönelik ciddi anlamda öneriler ve tavsiyelerde bulunuyor. Bizler de hastanelerimizde organ nakil koordinatörleri olarak bu alanda ciddi çalışmalar yapmaya başladık" diye konuştu.

Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 6
  • 3
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (1)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
  • AO
    Alyans oto
    2 yıl önce

    Allah uzun ömürler versin m.ali

    • Cevapla
    • Begen (0)
    • Begenme (0)

BENZER HABERLER

X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”