İSTANBUL (AA) - Yıldız Holding Üst Yönetisi (CEO) Mehmet Tütüncü, "Net işletme sermayesi ve nakit akışını bu dönemde çok önemsedik ve hala önemsemeye devam ediyoruz. 2021 yılı içinde önemli konulardan bir tanesi." dedi.
Tütüncü, Capital ve Ekonomist dergileri öncülüğünde, Vodafone Business sponsorluğunda gerçekleştirilen CEO Club Online Summit'in açılışında yaptığı konuşmada, 2020 yılını değerlendirdi. Yıldız Holding'in perakende konusunda yatırımları bulunan ve 65 bin çalışana sahip bir şirket olduğunu kaydeden Tütüncü, geçen yılın ilk çeyreğinde ortaya çıkan salgının hem dünya hem de Türkiye için bir sürpriz olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Ağırlıklı olarak üretim ve perakende sektöründe çalışanların sağlığını korumak oldukça komplike ve dikkat isteyen bir işti. Bunu çalışanlarımızla hep beraber başardık. Türkiye'de iş sürekliği konusunda zaten salgın öncesinde başlamış çalışmalarımız vardı. Her sektörde her alanda 'önemli değişimlerde. önemli krizlerde nasıl iş sürekliliği sağlarız' diye yapmış olduğumuz çalışmalar bize bu sürece çok hızlı uyum sağlama imkanı verdi. Bir de teknoloji devrimi sürecinde olduğumuz için zaten 2019-2020 öncesi son 3 yıldır yoğunlukla odaklandığımız dijitalizasyonla ilgili çalışmalar da bizim için bu salgın döneminde ciddi fayda sağlayan konulardan bir tanesi oldu.
Salgınla beraber en önemli konulardan bir tanesi iş süreçleri oldu. Bizim içinde bulunduğumuz perakende sektöründe ciddi üretim, satış ve dağıtım faaliyetleri var. Dolayısıyla işlerimizi dijitalizasyona uygun hale getirmek için ciddi bir çalışma başlattık. Bu çalışmalarda büyük bir kısmını tamamladık. Her gün her dakika bunun üzerine odaklanarak daha da geliştirmeye çalışıyoruz. Dijital değişime bu vesileyle öncelik verdik. Uzaktan çalışmada kısa sürede 65 bin çalışanımızın, ofislerimizin, çalışma alanlarımızın koronavirüsten (Kovid-19) daha güvenli hale getirilmesi için ciddi bir aksiyon aldık. Bu aksiyonları alırken çalışanlarımızı ve operasyonlarımızı güvenli ve kesintisiz bir şekilde sürdürmeyi başardık. Bu süreç içerisinde esnekliğin, dayanıklılığın ve çevikliğin önemini bir daha görmüş olduk."
Dünyanın farklı ülke ve bölgelerinde olan şirketlerinde bu çeviklik açısından çok ciddi tedbirler alarak bu süreci en az kayıpla atlatmayı başardıklarını dile getiren Tütüncü, Şok ve istegelsin gibi iki perakende şirketinin daha önce başlatmış oldukları dijitalizasyon çalışmaları ile çok kolay bu sürece adapte olduklarını ve işlerini büyütmeye devam ettiklerini belirtti.
Tütüncü, "Net işletme sermayesi ve nakit akışını bu dönemde çok önemsedik ve hala önemsemeye devam ediyoruz. 2021 yılı için de önemli konulardan bir tanesi. Katılımcı liderlik dediğimiz konularda şunu belirtmek isterim ki çalışanlarımızın üyesi olduğu sendikalarda, sendikalarla beraber kurduğumuz komitelerle de çalışanlarımızın bu süreci daha kolay atlatmaları ve bu süreç içerisinde faaliyetlerini devam ettirmeleri için katılımcı bir yönetim yaklaşımıyla ciddi faydalar sağladık." diye konuştu.
2020 yılını 2019 yılına göre, çift rakamlı büyümelerle kapattıklarının altını çizen Tütüncü, "Bütçemizin üzerinde gerçekleşmeler sağladık. Holding olarak tüm bu zorluklara rağmen bizim için bütçe hedeflerimizi yerine getirdiğimiz bir yıl oldu." ifadelerini kullandı.
- "Sanayi şirketlerinde yatırım yapmadan duramıyorsunuz"
Zorlu Holding CEO'su Ömer Yüngül ise 2018'in son çeyreğinde ve 2019 yılındaki finansal kontrol ve serbest nakit akışının en çok takip ettikleri olaylar olduğunu belirtti.
Yüngül, "2020 bütçelerini yaparken de hep bunlara göre yapıldı. Sanayi şirketlerinde yatırım yapmadan duramıyorsunuz. Pedal çevirmek gibi bir şey. Pedalı çevirmediğiniz zaman düşüyorsunuz." dedi.
2021 yılı bütçelerini yaparken konjonktürün iyi olduğunu belirten Yüngül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle ihracat açısından baya iyi programlar vardı. Çin ile çok fazla çalıştığımız için Vuhan'daki işi biraz daha herkesten önce hissettik bunun için olası tedbirler açısından kritik malzemelerde biraz daha fazla stok yapmaya çalıştık. 2020'nin ilk çeyreğinde salgın olayı başlayınca 2018 ve 2019'daki genel finansal bozukluğun üzerine gelmesi tabii tuz biber oldu. Özellikle çalışanların sağlığı, güvenliği konusunda bir afet komitemiz vardı. Örnek verecek olursam bir fabrikamızı tedarik probleminden dolayı 1 hafta kapatmak zorunda kaldık. Mart ayında bir sürü problemler oldu. Fakat doğru bilinçlendirme yaptık. Bugün geldiğimiz durumda bunların o kadar çok faydasını gördük ki hem insanların birbirine olan sorumluluğunu hem şirketimizin hem de ülkemizde üretmenin ne kadar önemli olduğunu bilinçlendirdik.
35 bin çalışanımız çok büyük sorumluluk örneği gösterdiler. Bugün geldiğimiz noktada gerçekten Türkiye'nin çok altında, yüzde 1'in bile olmadığı, bir pandemi vaka sayısıyla devam ediyoruz. İş açısından bakıldığında 2020 yılında korktuk. İngiltere, Fransa, İspanya bizim en büyük pazarlarımız. Buralarda baya sıkıntılı günler yaşadık. Bunun akabinde revize bütçe yaptık. Aşağı yukarı yüzde 10-15 düşürmek zorunda kaldık. Bunları yaparken ne kadar süreceğini ne kadar devam edeceğini bilemiyorduk. Nisan 2020'den sonra çok değişik bir ters rüzgarlar başladı. Özellikle ihracatta, mal yetiştirememe durumundaki gibi, siparişler geldi. Bizimde tahmin etmediğimiz bir şeydi bu. Tabii mal tedariki de zordu. Hem lojistik hem de Çin'deki pandemi uygulamalarından dolayı baya bir zorluk yaşadık."
Yüngül, iç piyasada Vestel ürünlerinde ciddi bir patlama olduğunu belirterek, "İnsanlar evde oturunca, beyaz eşya ve televizyonlarını değiştirdi. Biz bile yöneticiler olarak günde 6 saat televizyon seyrediyorduk. Yani hayatımızda bu kadar seyretmemiştik." açıklamasında bulundu.
Yüngül, dijitalleşme konusunda en ufak bir yavaşlamalarının olmadığını, biraz daha lojistiğe önem verdiklerini ve lojistikte çok şeyler yapılabileceğinin altını çizdi.
Kaynak: