İSTANBUL (AA) - İSTİB Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kopuz, gıdanın başrolde olacağı yeni bir dünya kurulduğunu ve Türkiye'nin bu sürecin oyun kurucularından biri olması gerektiğini belirtti.
İstanbul Ticaret Borsası'ndan (İSTİB) yapılan açıklamada şubat ayı meclis toplantısındaki değerlendirmelerine yer verilen Kopuz, dünyanın gıda merkezli bir sürece girdiğini kaydetti. Gıdanın başrolde olacağı yeni bir dünya kurulduğunu anlatan Kopuz, Türkiye'nin bu sürecin oyun kurucularından biri olması gerektiğini vurguladı.
Dünyanın, artan gıda talebi ve kaynak sorununa gebe olduğuna dikkati çeken Kopuz, sürekli artan dünya nüfusu ve gıda talebinin karşılanması için sadece üretim tekniklerinin değil zihniyetin de değişmesi gerektiğini kaydetti. Kopuz, yeni iş ve üretim fikirlerinin takip edilmesi, yeni gıda sorunlarına yeni çözümler üretilmesi için çalışılmasının önemine işaret ederek, "Bu meclis çatısı altında bulunanlar olarak hepimiz gıda işi yapıyoruz ve birçoğumuz bu işin içinde birkaç nesildir bulunan ailelerin temsilcileriyiz. Tecrübe, her işte olduğu gibi üretim ve ticarette de bir avantajdır. Ancak bu avantaj büyük değişim dönemlerinde bir dezavantaja da dönüşebilir. Son yıllarda hepimizin tanık olduğu internet devrimi, bizim sektörümüzü de kökünden değiştiriyor. Hayal bile edemeyeceğimiz değişimleri, akıl almaz bir hızla yaşıyoruz. İnternetten gıda satışının, özellikle salgın döneminde nasıl arttığına hep beraber tanık olduk. Üretim tarafında da ileri teknoloji kullanımı artık kaçınılmaz." ifadelerini kullandı.
Ali Kopuz, yüksek teknolojik üretim ve inovatif pazarlama ile hem yarının dünyasına hazırlanılacağını hem de bugün yaşanan gıda enflasyonu sorununun çözümüne katkıda bulunulacağını vurgulayarak, "TÜİK tarafından açıklanan Ocak ayı enflasyon verileri ne yazık ki beklendiği gibi oldukça yüksek geldi. TÜFE yıllık bazda yüzde 48,69 artarken, gıda enflasyonu ise yıllık yüzde 55,61 oldu. Özellikle gıda enflasyonunun yüksekliği büyük bir sorun olarak gündemimizdeki yerini koruyor. Geçen haftalarda yaptığımız açıklamalarda ısrarla belirttiğimiz gibi, gıda enflasyonunun daha da yükselmemesi için tarımsal üretimimizin artması gerekiyor. Özellikle enerji fiyatlarındaki dalgalanma ve pandeminin doğurduğu sorunlar, gıda enflasyonunun temelinde küresel sorunların yattığının göstergesi." açıklamasında bulundu.
Sorun küresel kaynaklı olsa da çözüm için atılacak adımların olduğuna değinen Kopuz, şöyle devam etti:
"Gıda fiyatlarını dengelemek için öncelikle tarımsal üretimimizi artırmalıyız. Geçen ayki meclis toplantımızda vurguladığım gibi, özellikle tarımsal desteklerimizin ele alınması ve yüksek teknolojinin üretimde kullanılması çok önemli. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın geçen hafta açıkladığı yeni teşviklerin bu açından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız, 2022 yılında 25,8 milyar olarak planlanan tarımsal desteklerin 29 milyar liraya çıkarıldığının müjdesini verdi. Özellikle hububat üreticilerine verilen girdi desteklerinin geçen yıla oranla yüzde 127 artması, temel gıda ürünlerimiz için hayati önemdedir."
- "Borsa üyelerimiz yeni KGF paketlerinden yararlanarak rekabet güçlerini artırabilirler"
Kopuz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın müjdesini verdiği bir diğer konunun da Kredi Garanti Fonu kefaletiyle kullandırılacak üç yeni destek paketi olduğunun altını çizerek, "Finansmana erişim, yatırım ve ihracat destekleri konusundaki bu üç desteğin toplam büyüklüğü 60 milyar lira. Bildiğiniz gibi KGF, teminat yetersizliği olan KOBİ ve KOBİ dışı işletmelere kefil olur, işletmelerin finansmana erişimini sağlar. Yıllardır şirketlerimizin yanında olan ve çok önemli bir eksiği dolduran bir mekanizmadır. Borsa üyelerimiz de bu desteklerden yararlanarak rekabet güçlerini artırabilirler." bilgilerini verdi.
Hem tarımsal desteklerin artmasının, hem de KGF desteklerinin sorunların çözümü için önemli ancak tek başlarına yetersiz olduğunun altını çizen Kopuz, şunları aktardı:
"Söz konusu gıda olduğunda, iklim değişikliğinden kuraklığa, tarımsal alanların azalmasından nüfus artışına kadar, çok boyutlu ele alınması gereken sorunlarla karşı karşıya bulunduğumuzun bilincindeyiz. Önümüzdeki yıllarda yaşanması kaçınılmaz görünen gıda arzı sorunları, birçok açıdan çözüm geliştirilmesine ihtiyaç duyuyor. Bu noktada, şubat ayının başında Resmi Gazete'de yayınlanan “Tarımsal Kuraklıkla Mücadele” hakkındaki Cumhurbaşkanlığı Kararı'na da değinmek istiyorum. Kuru ve sulu ziraat alanlarında su yönetimi, yatırımlar, tarım teknikleri, tohum ve bitki çeşitliliği, sulama teknikleri, hastalık ve zararlılarla mücadele, destekler, mera otlatma ve arazi kullanım planları gibi, tarımla ilgili birçok hayati konunun düzenlendiği bu kararın, beklentileri karşılamasının hayati önemde olduğuna inanıyorum. Bu kararname ile tarımsal üretimle ilgili tehditleri değerlendirecek, erken uyarılar ve tahminler yapacak, çözümler üretecek çeşitli komiteler kurulacak. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın koordinasyonunda kurulacak bu komiteler birçok kurumun katkısıyla oluşacak ve inşallah hem topraklarımızın korunması, hem de tarımsal üretimimizin artırılması için etkin çalışmalar yapacak."
Kaynak: