Enerji piyasasında hem arz hem de talep tarafının oyuna dahil olmasıyla daha rekabetçi bir ortam oluşturmaya çalıştıklarını belirten Dönmez, "Elektrik ve gaz, diğer klasik emtialar gibi günlük, aylık hatta yıllık periyotlarla alınıp satılan bir ürün olmaya başladı. Bunun için gerekli regülasyonlar yapıldı. Oyuncu sayısının katlanarak arttığı, çok daha fazla katılımcının yer aldığı bir piyasamız var" dedi.
Temiz enerji teknolojileri ulusal güvenlik meselesi
Dönmez, artık sorunların küresel, çözümlerin ise yerel ve bölgesel olduğu yeni bir sistemin ortaya çıktığını, bu durumun COVID-19 ile mücadeledeki aşı paylaşımında da görüldüğünü söyledi.
Yeni ekonomide görülen en önemli sinyallerin, pil savaşları, madencilik şirketlerinin rekabeti ve yapay zeka mücadelesi olduğunu belirten Dönmez, şöyle devam etti:
"Hidrokarbon şirketleri gaz ve petrol şirketleri olmaya çalışırken, dijitalleşme yeni bir kabukla geliyor. Yeni dengeler oluşurken Türkiye bunun neresinde yer alacak? Sanırım geçtiğimiz senelerdeki gelişmelerden sizler de anlamışsınızdır. Türkiye olarak kendi lityumumuzu üretmeye başladık. Yenilenebilir enerjide en fazla kurulu güç artışı yapan ülkelerden biriyiz. Bu alandaki teknolojinin gelişimi için YEKA adını verdiğimiz sistemi hayata geçirdik. Temiz enerji teknolojileri, ulusal güvenlik meselesi olan askeri teknolojiler kadar önemli. Enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına enerjinin bütün alanlarında birbirini tamamlayan bir politika yürütüyoruz"
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.