Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) haklarının yıllardır gasbedildiğini ve haksız bir ambargoya tabi tutulduğunu belirten Yıldırım, "Türk Devletleri içerisinde KKTC'nin de yer alması bu iş için önemli bir adımdır. Kasım ayında Özbekistan'da gerçekleştirilecek zirvede ümit ediyorum ki KKTC de gözlemci üye olarak yerini aile içerisinde alacaktır. Bunun için çalışmalarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, önceki zirvede gözlemci üye olan Türkmenistan'ın da kasımda tam üye olmasını beklediklerini aktardı.
"Yapacak çok işimiz var, gidecek çok yolumuz var"
TDT'nin günden güne güçlenerek yoluna devam ettiğini vurgulayan Yıldırım, "Türk Devletleri Teşkilatının amacı, herhangi bir ülkeye korku vermek değildir. Amacı, bölgesinde refahı artırmak, ortak değerleri ortaya çıkarmak. Türk dünyasıyla bir birliğimiz var, iş birliğimiz var. Bunları daha da geliştirmek, kalkınma hamlelerinde refahın bütün üye ülkelere yayılmasında daha aktif ve kapsayıcı bir çalışma içerisine girmektir." değerlendirmesinde bulundu.
Dünyada birçok küresel ve bölgesel topluluk bulunduğunu kaydeden Yıldırım, TDT'nin milyonlarca Türk soydaşın işbirliği içerisinde olmalarını sağlamak amacıyla kurulduğunu anımsattı.
Teşkilatın, aralarındaki bağın güçlenmesi için çalıştığını anlatan Yıldırım, şunları ifade etti:
"Bugün Türk Devletleri'ne üye ülkelerin nüfusu 170 milyona ulaşıyor. 5 milyon kilometrekarelik bir coğrafyada bu devletler yer alıyor ve bu devletlerin toplam 1 yıllık gayrisafi hasılası 1,5 trilyon dolar, yani dünyanın 12'nci büyük ekonomisini oluşturuyor. Ayrıca ticaret hacimleri de 550 milyar dolar seviyesinde. Burada dikkat çekmek istediğim bir konu var; 550 milyar dolar ticaretin sadece 2,8'i kendi aralarında dönüyor yani kendi aramızda ticaret toplam ticaretin yüzde 3'ünü bile bulmuyor. Yapacak çok işimiz var, gidecek çok yolumuz var. Öncelikle kendi üyelerimiz arasında ticaret ortaklığını en az ilk 5 arasına getirmek gibi bir hedefimiz olmalı, refahı önce kendi içimizde yaymalı ve büyütmeliyiz."
"Türk dünyası dev bir çınar, bizler bu çınarın kollarıyız"
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ise en son yaptıkları toplantıda birliğin kurulmasına karar verdiklerini ve bunun için Bursa'yı seçtiklerini belirtti. Osmanlı'nın Bursa'da hayat bulduğunu ve dünyaya açıldığını söyleyen Malkoç, "Kasım 2021'de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında Türk devletleri başkanlarının İstanbul'da yaptığı toplantı ve ardından Türk Devletleri Teşkilatının kurulmasından cesaret alarak Ombudsmanlar Birliğini kurmak için Bursa'da bir araya geldik. Gerekli çalışmaları yaptık, arkadaşlarla yol haritamızı belirledik ve bundan sonra yapacağımız çalışmaları tespit ettik. Türk dünyası dev bir çınar, bizler bu çınarın kollarıyız." diye konuştu.
Birçok ortak konuda birlikte çalışmaya karar verdiklerini aktaran Malkoç, birliğin tüm insanlığa hayırlı olmasını diledi.
Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Mirvokhid Azimov, Azerbaycan Ombudsmanı Sabina Aliyeva, KKTC Yüksek Yönetim Denetçisi İlkan Varol, Kazakistan İnsan Hakları Komiseri Elvira Azimova, Kırgızistan Ombudsmanı Atyr Abdrakhmatova ve Özbekistan Ombudsmanı Feruza Eshmatova da toplantıda selamlama konuşması yaptı.
Konuşmaların ardından katılımcı ülkelerin temsilcileri arasında yapılan imza töreniyle TÜRKOMB'un kuruluş işlemi gerçekleştirildi.
Aile fotoğrafı çektirilmesiyle sona eren programa, Bursa Valisi Yakup Canbolat, AK Parti Bursa Milletvekilleri Hakan Çavuşoğlu, Osman Mesten ve Emine Yavuz Gözgeç, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz katıldı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.