Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

TBMM Başkanı Şentop, canlı yayında gündemi değerlendirdi: (2)

"Kadına karşı şiddetin önlenmesi, şiddetle mücadele ile İstanbul Sözleşmesi'nin eşdeğer şeylermiş gibi değerlendirilmesi doğru değil" "(Gergerlioğlu'nun Meclis'te gözaltına alınması) TBMM İçtüzüğünün 170. maddesine göre, 'Meclis binalarında ve bahçesinde bir suç işlendiği takdirde, savcılığın doğrudan soruşturma yapabileceği bir suçsa, savcılığın talimatı yerine getirilir' diyor. Savcılıktan gelen talimatı, orada görevli arkadaşlarımız yerine getirmiştir" "Namaz ve abdest üzerinden bu tartışmanı

Anadolu Ajansı haberine göre;

TBMM (AA) - TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesiyle ilgili, "Kadına karşı şiddetin önlenmesi, şiddetle mücadele ile İstanbul Sözleşmesi'nin eşdeğer şeylermiş gibi değerlendirilmesi doğru değil." dedi.


Şentop, TRT Haber'in canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.


HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu hakkında Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru kararının beklenmesinin söz konusu olmadığını, çünkü bunun kesin hükmü ortadan kaldırmadığını vurgulayan Şentop, kararın ilgili mahkeme tarafından kaldırılması gerektiğini söyledi.


Burada CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu konusunun emsal gösterildiğine işaret eden Şentop, "Aslında alakası yok." ifadesini kullandı.


TBMM Başkanı Şentop, 4 Haziran 2020'de Berberoğlu ile birlikte 2 HDP'li ismin de milletvekilliğinin, kesin hüküm sebebiyle düştüğünü, Gergerlioğlu'nun dosyasının, 2 HDP'li milletvekiline benzediğini belirtti.


Berberoğlu kıyasının doğru olmadığına dikkati çeken Şentop, ancak kesin hüküm ortadan kaldırıldığı takdirde Berberoğlu'nun durumuna benzer bir durumun ortaya çıkabileceğini anlattı.


Gergerlioğlu'nun milletvekilliği düştüğü halde TBMM Genel Kurul Salonu'nda kalmasının, hem içtüzüğe göre yanlış hem de yaşanmamış bir durum olduğunu aktaran Şentop, "Meclis, bu yüzden o gün çalışmalarını devam ettiremedi, kapatmak durumunda kaldılar. Orada da kalmadı mesele. Meclis içerisinde bu sefer bir takım eylemler tabiri caizse, yapılmaya başlandı." diye konuştu.


Şentop, içtüzüğe göre eski milletvekillerinin, Meclis içinde bulunma gibi bazı haklarının bulunduğunu dile getirdi. Mustafa Şentop, Meclis içinde güvenliğin sağlanmasında, yetkinin Meclis Başkanına verildiğini ancak müdahale konusunda sınırlayıcı durumlar bulunduğunu söyledi. Yapılanlar suç oluşturmaya başladığında farklı bir süreç işlediğini kaydeden Şentop, Gergerlioğlu'nun, Meclis'te kaldığı günlerde görevlilerce tutulan tutanaklar bulunduğunu hatırlattı.


TBMM Başkanı Mustafa Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Bunlar çerçevesinde savcılığa bildirilmiş bir durum söz konusuydu. Savcılık, ifade alınması maksadıyla ifade için en yakın emniyet birimine davet edilmesine, gitmediği takdirde götürülmesine dair bir karar çıkartıyor, bunu emniyet birimlerine gönderiyor. Meclis içinde Meclisin Güvenlik Daire Başkanlığı var. Orada görevli olan polisler güvenlikle ilgili müdahalede bulunabiliyor. Dolayısıyla dışarıdan emniyet görevlilerinin gelip müdahalede bulunması söz konusu değil.


TBMM İç Tüzüğünün 170. maddesine göre, 'Meclis binalarında ve bahçesinde bir suç işlendiği takdirde, savcılığın doğrudan soruşturma yapabileceği bir suçsa, soruşturma izni verilmesi gibi hususlar söz konusu değilse, doğrudan savcılığın soruşturma yapabileceği bir husussa savcılığın talimatı yerine getirilir' diyor. İçtüzük hükmü bu. Savcılıktan gelen talimatı, orada görevli arkadaşlarımız yerine getirmiştir."


İtirazlar dile getirildikten sonra eylemin birkaç günde biteceğine dair bir beklenti olduğunu anlatan Şentop, bu gerçekleşmeyince ve savcılığın kararı da olunca Gergerlioğlu'nun gözaltı sürecinin yaşandığını belirtti.


- "FETÖ'cü bir yöntem"


Şentop, Gergerlioğlu'nun namaz kılınmasına izin verilmeden gözaltına alındığı iddiasıyla ilgili, savcılık yazısı gece gelmesine rağmen güneş doğduktan sonra bunun gerçekleşmesine dair bir hassasiyet olduğunu söyledi.


Ankara'da güneşin o gün 06.43'te doğduğunu, sabah namazı vaktinin de güneş doğduğu an çıktığını ifade eden Şentop, güneş doğduktan sonraki kerahet vaktinde hiçbir namazın kılınmadığını anımsattı. Şentop, Gergerlioğlu'nun gözaltı sürecinin de kerahet vakti içinde bulunduğunu dile getirerek, "Namaz ve abdest üzerinden bu tartışmanın yürütülmesini FETÖ'cü bir yöntem olarak görüyorum." değerlendirmesinde bulundu.


Meclis'in propaganda alanına, illegal sloganların atıldığı, faaliyetlerin yürütüldüğü bir alana dönüştürülmesine de izin verilmemesi gerektiğine dikkati çeken Şentop, "Biz de bunu yaptık." dedi.


- Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi


Şentop, Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesiyle ilgili, "Kadına karşı şiddetin önlenmesi, şiddetle mücadele ile İstanbul Sözleşmesi'nin eşdeğer şeylermiş gibi değerlendirilmesi doğru değil." ifadesini kullandı.


Bu sözleşmeyi imzalamayan ya da imzaladığı halde onaylamayan ülkeler de bulunduğunu hatırlatan Şentop, "Sözleşme varsa; kadına karşı şiddetle mücadele var, yoksa yok" denilemeyeceğini kaydetti.


Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un yürürlükte olduğunu ve alınan kararların kanun üzerinden yürütüldüğünü vurgulayan Şentop, "'Bu sözleşme can simidiydi, sözleşme yoksa mücadele yoktur' demek doğru değil." görüşünü paylaştı.


Şentop, sözleşme kalkınca şiddetin serbest olmayacağını, kanunun yürürlükte olduğunu ve bugüne kadar da kanuna dayanıldığını anlattı.


Sözleşme imzalandıktan sonra, parlamentoda kanunla uygun bulunabileceğini ancak Cumhurbaşkanının bir süre, çeşitli sebeplerle bunu onaylamayabileceğini dile getiren Şentop, bu yetkinin, 1963'te çıkartılan 244 sayılı Kanun'la eski hükümet sisteminde Bakanlar Kuruluna verildiğini anımsattı. Hükümet sistemi değişikliğinin ardından Bakanlar Kurulu yetkilerinin, Cumhurbaşkanına geçtiğine işaret eden Şentop, şunları kaydetti:


"Onaylama, onaylamayı bekletme yetkisi olduğu gibi onayı geri çekme, sözleşmeden çekilme yetkisi de Cumhurbaşkanında var. Meclis, onaylama izni veriyor. Bu, "İlla onaylanmıştır. Meclis'in çıkardığı kanunla yürürlüğe girmiştir' değil. Yürürlüğe girebilmesi için onaylama izninden sonra, bir de onaylama işlemi dediğimiz üçüncü bir işlem, burada da yetki Cumhurbaşkanına verilmiş. Onaylayabileceği gibi sözleşmeden çıkabilir de. Meclis'in verdiği yetki onaylamayı zorlayan bir yetki değil. Onaylama izni olduğu için onaylayabilir de."


Şentop, uluslararası sözleşmelerin, iç hukuktaki uygulamaya etkisinin sınırlılığına işaret ederek, iç hukuktaki düzenlemelerin esas olduğunu vurguladı.


TBMM Başkanı Şentop, "Bir sözleşmeyi iç hukukumuza etkisi bakımından abartarak değerlendiriyor; lehte ve aleyhteki bütün görüşler. Sözleşmeyle kadına karşı şiddetin önlenmesi konusunu birbirine eşdeğer kılan yaklaşımlar yanlıştır." diye konuştu.


- Seçim barajı


Hükümet sistemi değişikliğinin Meclis İçtüzüğüne yansıması gerektiğini bildiren Şentop, "Hükümet sistemi değişikliğinden sonra gerek içtüzük, gerek Seçim Kanunu ve Siyasi Partiler Kanunu'nun yeni baştan gözden geçirilmesi, değerlendirilmesi, yeni sisteme göre gerekiyor." dedi.


Şentop, ittifak söz konusu olduğunda barajların da anlamlı bir hale gelmediğini belirterek, "Baraj konusunu yeniden, bu ittifaklar bağlamında da yeniden değerlendirmeyi gerekli hale getirdi. Bu konuda bir çalışmanın, hükümet sistemi değişikliğinin sonucu olarak mutlaka yapılması gerektiğini düşünüyorum, bu 5 yıl içerisinde." değerlendirmesinde bulundu.


Seçim barajıyla ilgili farklı sistemler olduğuna değinen Şentop, hem siyasi partilerin temsilini zorlaştırmayacak hem de siyasi yelpazenin çok dağılmasına sebebiyet vermeyecek, siyasi istikrarı sağlayacak ortalama bir optimum noktayı bulmak gerektiğine işaret etti.


Şentop, yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadele kapsamında aşılamanın milletvekilleri için başladığını dile getirerek, dünyada siyasetçilerin aşılanması sırasının tartışıldığını, bunun da normal olduğunu söyledi.


Türkiye'de virüs bulaşan kişi sayısı yüzde 2,8 iken bu oranın milletvekillerinde yüzde 30'un üzerinde bulunduğunu anlatan Şentop, kısıtlamalara ne kadar uyulsa da seçim bölgelerine giden milletvekillerinin, görüşme trafiği içinde olduğunu, kendilerine virüs bulaşmakla beraber başka yerlere de taşıdıklarını dile getirdi.


(Bitti)



Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BENZER HABERLER

X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”