ÇANKIRI (AA) - Yeniden belde statüsü kazanan Çankırı'nın Orta ilçesine bağlı Dodurga'da yapılan seçimi kazanan AK Parti adayı Hasan Hüseyin Kaşıkcı, mazbatasını aldı.
Şabanözü Adliyesi'ne gelen Kaşıkcı'ya mazbatası, İlçe Seçim Kurulu Başkanı tarafından verildi.
AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, mazbata töreninin ardından gazetecilere, Dodurga'da yapılan seçimde AK Parti'nin, Cumhur İttifakı'nın adayının yüzde 87,02 oy oranıyla kazandığını hatırlattı.
AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın belediye meclis üyeliğinin tamamını aldığını belirten Akbaşoğlu, "Bugün hem Belediye Başkanımız Hasan Hüseyin Kaşıkcı hem de 9 belediye meclis üyemiz mazbatalarını alarak inşallah görevlerine resmen başlayacak. AK Parti İl Başkanımız, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanımız ve ilçe başkanlarımızla buradayız. Seçimlerde görev alan bütün görevlilere teşekkürlerimi sunuyorum." dedi.
Dodurga'da centilmence, demokratik ve şeffaf bir seçim olduğunu dile getiren Akbaşoğlu, "Burada millet iradesi tecelli buldu ve Dodurga'nın tamamı kazandı. Bu konuda inşallah değerli Belediye Başkanımız, Dodurga'nın tamamının hizmetkarı olarak bütün belediye hizmetlerini vatandaşlarımıza en güzel şekliyle ulaştıracak. Bizler de milletvekilleri olarak, siyasi partiler anlamında AK Parti ve MHP olarak her türlü desteğimizin kendisinin yanında olacağı bir süreci hep beraber yaşayacağız." diye konuştu.
Çankırı'da, Dodurga ile 12 ilçe ve 4 beldenin tamamının Cumhur İttifakı kadroları tarafından yönetildiğine dikkati çeken Akbaşoğlu, bu seçimlerin 2023 Haziran'ının işaret fişeği olacağını vurguladı.
Muhalefet partilerinin Dodurga seçimindeki tavırlarını eleştiren Akbaşoğlu, şöyle devam etti:
"Dün bazı muhalefet temsilcileri birtakım kıyaslara gitmeye çalıştı. Kendinden menkul masa başı sipariş üzerine yapılan anketlere bel bağlayarak kendilerinin Cumhur İttifakı'nın az da olsa önünde olduğu yalanına sarılmak durumunda kaldılar. İçler acısı bir durumdur. Bu moral motivasyon bozukluğu, bu darmadağın şekilde Dodurga sonuçlarının kendilerine yansımasıyla bir serap, bir hayal içerisinde, bir kuruntu içerisinde kendi kendilerine, kendi tabanlarını memnun etmek için böyle uydurma anketlere bel bağlamaları, içlerinde bulundukları hazin durumu göstermekten başka bir mana taşımaz. Eğer anket istiyorsanız ey altı artı bir yemek ittifakı, yemek yemek için bir araya gelip dağılan ittifakın mensupları, sizin bütün ortaya koyduğunuz performans, DEVA Partisi'nin arkasında hizalanarak CHP ve İYİ Parti'nin sonuna kadar DEVA Partisi'nin adayını desteklediği herkes tarafından bilinmekte. Aldığınız oy 1200 oy içerisinde sadece 23. İşte bir tarafta 23 oy alanlar, bir tarafta da yüzde 2'ye karşılık yüzde 87 oy alan bir parti ve ittifak söz konusu. Dolayısıyla burada bu hesabı yaparken kendinizden menkul masa başı uydurma anketler değil, milletin iradesinin tecelli ettiği gerçek anket, resmi anket olan Dodurga seçimi sonuçları geçerlidir. En doğru anket, milletin iradesinin ortaya konulduğu ankettir. İşte o anket de pazar günü, 3 Temmuz'da Dodurga'da yapıldı ve milli irade tecelli etti."
AK Parti'nin hizmet ve eser siyaseti ortaya koyduğunu vurgulayan Akbaşoğlu, "İşte bu manada umudun adresi olarak AK Parti'yi, Cumhur İttifakı'nı seçen milletin iradesiyle dalga geçen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısının Dodurgalılar'dan, milli iradeden özür dilemesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyorum. DEVA Partisi Genel Başkanına da buradan gerekli ikazı ve özrü yapmasını hatırlatıyorum. Sonuç itibarıyla milli iradeyle, Dodurgalılarla, Çankırılı hemşehrilerimle hiç kimse dalga geçemez. Bu konuda gereğinin yapılması, bütün Dodurgalıların ve Çankırılıların, milli iradenin saygınlığı bakımından herkesin ortak talebidir. Bu manada ilgili genel başkan yardımcısı çıkıp mutlaka milletimizden, Çankırı'mızdan, Orta'mızdan, Dodurga'mızdan, Dodurgalı seçmenlerden, Çankırılılar'dan özür dilemelidir." ifadelerini kullandı.
Çankırı, Orta ve Dodurga'nın yepyeni bir sayfa açtığını anlatan Akbaşoğlu, şunları söyledi:
"Bu, hem AK Parti ve Cumhur İttifakı'nın bütün bileşenlerine bir moral motivasyon ve psikolojik üstünlük, 'iktidar gidici' diyenlere de bir darmadağın olma, bir telaş psikolojisini beraberinde getirmiştir. Şayet bu seçimler kaybedilseydi, Cumhur İttifakı tarafından nasıl bir tablo çıkacaktı, onu değerlendirdiğimizde, bu seçimlerin manasını doğru anlamlandırmış ve yorumlamış oluruz. Eğer yüzde 50'nin altında kalsaydı Cumhur İttifakı, onların söyledikleri ve iddia ettikleri gibi, Türkiye'nin siyasi atmosferi çok farklı olurdu. Ancak yüzde 87 gibi açık ara bir rekorla bütün umudun, geleceğin, Türkiye'nin büyük ve güçlü Türkiye olarak dünya milletler ailesinde gerçekten yerini en güzel şekilde alacağı gerçeğinin adresinin AK Parti ve Cumhur İttifakı olduğunu bir kez daha bu seçimler ispat etmiştir."
Kaynak: