Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
Aşk kişinin sevdiğinde yok olmasıdır ve biz aşkı böyle anladık, böyle tanımladık ve bu yola böyle çıktık. Buradan Kahramanmaraş'ın tüm hanelerini canı gönülden selamlıyorum.
Gençler esasen kahramanlar diyarı Maraş'a 31 Temmuz'da gelecektik ancak orman yangınları sebebiyle ziyaretimizi ertelemek zorunda kaldık. Kahramanmaraş'a verdiğimiz sözü yerine getirmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
"Bugün hedefleriyle büyük bir Türkiye Cumhuriyeti vardır"
Felaket bölgelerine büyük bir çıkarma yaptık. Temel gıda maddelerinden barınmaya kadar vatandaşlarımızın her türlü ihtiyacını giderdik. Afetzedeler, devlet nerede diye sordurmadık.
Türkiye'nin kerim devlet vasfı yaşanan son hadiselerle bir kez daha kendini belli etmiştir. Devletimiz artık 80'lerin 90'ların enkaz altında kalan devleti değildir. İmkanları da gelişmiştir.
Bugün hedefleriyle büyük bir Türkiye Cumhuriyeti vardır. Benzer afetlere maruz kalan batılı ülkeler günlerce afet bölgelerine ulaşamazsak devletimizin vatandaşını yalnız bırakmamıştır. Felaketleri yaşayan illerin tümü devletin yardım elini yanında hissetmiştir. Bu süreci dünyaya örnek gösterilecek bir başarıyla yönetmiştir.
"Hak sahiplerine binalarını teslim edeceğiz"
Afet bölgelerinde vatandaşlarımızın zararlarını tazmin çalışmaları halen devam ediyor. Binaların yerine yenilerini inşa etmeye başladık. 1 yıl içerisinde bunları bitireceğiz. Hak sahiplerine binalarını teslim edeceğiz. Bunu daha önce depremlerle sarsılan illerimizde sağladık.
Sel ve yangın afetini yaşayan illerimizde de aynısını yapacağız. Tek kaygımız muhalefetin bu çalışmalara destek olmak yerine günlük siyasetin kısır tartışmalarına alet etmesidir.
Öyle ki vatandaşlarımızın canının ve malının derdine düştüğü bir dönemde muhalefet partileri istismar peşinde koştular.Olmadık iftiralarla, yetmediği yerde yalan terörüne sarılarak insanımızın kafasını bulandırmaya çalıştılar. Afetler meselesinde de muhalefet sınıfta kalmıştır. Muhalefetin her konuyu siyasileştirme gayreti burada da ifşa olmuştur.
"Bunlar Fatih'in kim olduğunu anlamamış"
Biz siyasetimizi elbette karşımızdaki bu vahim tabloya göre belirlemiyoruz. Bu kifayetsizleri kendi çapsızlıklarıyla baş başa bırakıp yolumuza devam ediyoruz. Varsın onlar milletin acısının üzerinde tepinmeyi meziyet sansınlar. Varsın onlar ahlaksız siyaset yaparak siyaset kurumunu kirletsinler.
Ne diyor; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı için; kalkıp bunu Fatih'e benzetiyor. Bunlar Fatih'in kim olduğunu anlamamış, bilmiyorlar. Ne diyor, duvarlara yazdılar. Şuydu; diyorlardı ki 'Zulüm 1453'te başladı' Meral Hanım sen kimi kime benzetiyorsun. Duvarlarımıza bu yazıları yazanlarla aynı yolda yürüyorsun. Gezi Parkı olaylarında, Bizans olaylarını yaşayanlarla beraber yürüyorsun. Sizin farkınız yok. Fatih kim, sizler kim? Varsın onlar sen ben kavgasıyla günü kurtarma çabası içinde olsunlar, hiç endişeniz olmasın biz dimdik ayaktayız.
Bay Kemal o da yine aynı yürüyüşü yapanlardandı. Bizse Türk siyasetinin kalitesini düşürenlere aldırmadan, 84 milyonun tamamının huzuru için çalışmayı sürdüreceğiz.
Sizler gibi dava arkadaşlarım olduğu için çok mutluyum. Hamdolsun Allah'ıma bugün hem sizlerle kucaklaşıyor, hem de inşası tamamlanan eserlerin açılış sevincini birlikte yaşıyoruz. İl Danışma Toplantımızın ardından toplu açılış töreniyle sizlerin hizmetine sunacağımız yatırımların, Kahramanmaraşımıza, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Sizlerin fikirleri, tespitleri bizim için altın kıymetindedir. Bu teşkilatın her bir ferdi partimizin şehirlerdeki uç beyleridir. Son 19 yılda ülkemizin karşılaştığı her badireyi sizlerin gayretleriyle aştık.
Türkiye'yi tarih sahnesine yeniden taşıyan vizyon projelerine sizlerle imza attık. Elde ettiğimiz her başarının altında sizlerin imzası var. AK Parti'nin 20 yıldır sürdürdüğü ülke ve millete hizmet yolunda sizler bize yoldaşlık ettiniz. Desteğinizle bize hep umut aşıladınız. Zorluklar karşısında mücadele azmimizi siz bilediniz.
Kaynak: