Bakan Kurum, Müsilaj Sorununu Araştırma Komisyonu'na müsilajla mücadele çalışmaları hakkında bilgi verirken sorunun çözümü için gayret eden TBMM'ye, milletvekillerine ve ilgili kurumlara teşekkür etti.
Kurum, müsilajın oluşmasını sağlayan unsurları, "iklim değişikliği nedeniyle Marmara Denizi'nde artan sıcaklık, denizde oluşan durgunluk nedeniyle Marmara Denizi'nin bir göl gibi davranmaya başlaması ve insan eliyle oluşan kirlilik" olarak sıraladı. Murat Kurum, "Yüzeyi kapatan deniz salyası nedeniyle deniz canlıları yeterli güneş ve oksijeni alamıyor. Bu da balıklar tarafından tüketilmesi gereken ve deniz salyasının oluşmasına neden olan fitoplanktonların hızla çoğalmasına neden oluyor. Sonuç olarak da karşımıza bu görüntü çıkıyor." diye konuştu.
Dünyanın çeşitli noktalarında müsilaj sorununun yaşandığına dikkati çeken Kurum, "Hemen ifade etmek isterim ki Çevre laboratuvarlarımızda, ODTÜ, TÜBİTAK ve bilim insanlarımızla yürüttüğümüz ileri analiz ve test çalışmalarımız sonucunda; müsilajın tehlikeli atık olmadığının veya toksik özellik göstermediğinin tespitini yapmış olduk." ifadesini kullandı.
"Kötüye gidişatı durdurduk"
Devam eden çalışmalarla Marmara Denizi'nin her gün bir önceki günden daha temiz olduğunu vurgulayan Kurum, "Kötüye gidişatı durdurduk. Artık balıklarımız geri dönmeye başladı. Deniz dibinde biyolojik çeşitlilik yavaş da olsa artıyor, oksijen seviyesini artırma noktasında çalışmalarımız devam etmektedir. Evet, bugün sevindirici, iyi bir sürece girmiş durumdayız. Fakat, Marmara'nın sırtındaki kirlilik yükünü tamamen yok etmeden kesin çözüme ulaşamayız." sözlerini sarf etti.
Kurum, milletvekillerinden arıtma tesislerinin sayısı ve kalitesinin iyileştirilmesi için yasal mevzuat değişikliği konusunda destek istedi.
"Su kalitesini düzenli olarak izliyoruz"
Bakanlığının, müsilaj sorunu öncesinde Marmara Denizi'ni izlediğini anımsatan Kurum, "2014 yılından itibaren Marmara Denizi'nde 91, tüm denizlerimizde ise 364 noktadan oluşan izleme ağımız ile denizlerimizdeki su kalitesini TÜBİTAK-MAM ve ODTÜ ile iş birliği içerisinde düzenli olarak izliyoruz. Sonuçlarını belediyeler, üniversiteler ve ilgili tüm kurum, kuruluşlarla paylaşıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"131 milyon 600 bin lira idari para cezası uyguladık"
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, 11 bin metreküp müsilajı kısa sürede bertaraf ettiklerini kaydetti.
Marmara Denizi'nde kirliliğe neden olabilecek muhtemel kaynakların tamamını denetlediklerini anlatan Kurum, "Bugün itibarıyla toplam 13 bin civarında kara kökenli kirletici, 75 bin deniz aracı olmak üzere toplam 88 bin 551 denetim gerçekleştirdik. Bu çerçevede toplam 131 milyon 600 bin lira idari para cezası uyguladık. 140 işletmenin faaliyetini durdurma kararı aldık." bilgisini paylaştı.
Marmara Denizi özel çevre koruma bölgesi olarak ilan edilecek
Bakan Kurum, Marmara Denizi'nin, Özel Çevre Koruma Bölgesi olarak ilan edilmesi için çalışmaları tamamladıklarını aktararak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayıyla yakın zamanda bu kararı paylaşacaklarını dile getirdi.
Kurum, "Doğaya zarar veren tek bir litre suya dahil tahammülümüz yok. Mevcut durumda havzada arıtılan atık suların yüzde 46'sı ileri biyolojik arıtmadan geçirilirken, bu oranı 2024 yılında yüzde 100'e ulaştıracak bir planlama ortaya koyduk. Atık su arıtma tesislerimizden geri kullanma oranımız yüzde 3,2. Bunları bahçede, şehir sulamalarında kullanabileceğiz. Hedefimiz 2023 yılında yüzde 5'e, 2030 yılında ise yüzde 15'e çıkaracağız. Böylece her yıl, İstanbul'un şebekeye verilen 1 aylık su miktarını geri kazanmış olacağız." dedi.
"Küresel iklim krizi insanlığın yeni tehdidi"
Murat Kurum, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinin ardından küresel iklim krizinin, insanlığın yeni tehdidi ve yeni sınavı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Bizler bu imtihanı, hiçbir siyasi angajmana girmeden, meseleyi siyasetin üstünde görerek; vicdanlarımızla, insanımıza ve insanlığa duyduğumuz sevgiyle kazanabiliriz. Her zaman, her platformda vurguladığımız gibi, bugün bu komisyonda da, İklim Değişikliği Bakanı olarak, bir arkadaşınız olarak bir kez daha bu çağrıyı Gazi Meclis'imizde yapıyorum. İklim değişikliğiyle mücadelede ve uyumda topyekun hareket etmek ve samimiyet, topyekun karar, topyekun iradeyi de hep beraber göstermemiz şarttır."
Marmara Denizi'nde tekrar aynı sorunla karşılaşmamak için, müsilaj sorununa kökten bir çözüm bulmak adına kararlılıkla çalışmaya devam edeceklerine dikkati çeken Kurum, "Alınması gereken tüm tedbirleri hızlı bir şekilde almaya devam edeceğiz. İnşallah tüm bu kısa, orta ve uzun vadeli çalışmalarımızın tamamını 2024 yılına kadar tamamlayarak, 'Marmara Hepimizin' diyerek 'Mavi Vatan' diyerek sürecimizi yürütmeye devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.