ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "İsveç ve Finlandiya gibi PKK terör örgütünün rahatlıkla finans kaynağı oluşturabildiği, rahatlıkla faaliyet yapabildiği ülkelerin bu haliyle, politikalarını değiştirmeden NATO'ya katılmasının NATO'yu güçlendirecek bir tarafı yok." dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak'ın, "Cumhurbaşkanı ve AK Parti seçimi kaybetse bile sonuçlarına razı olmayacak. İktidar olmak için çabalamaya devam edecekler." dediğini dile getiren Çelik, "Burada çabalamaya mı devam edecekler, sizin söylediğiniz yalan bile olsa, yoksa kaçacaklar mı? Söylediğiniz şey iki gün üst üste bile birbiriyle çelişen bir sonuç doğuruyor." ifadesini kullandı.
Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından sonra kamuoyuna dönük olarak CHP içerisindeki mantıklı, tutarlı konuşanlardan birisinin çıkıp da bu açıklamaları savunmadığını söyleyerek, şöyle devam etti:
"Tutarsızlığıyla nam salmış kişiler çıktı, bunları savunmaya kalktı. Böyle bir şey olabilir mi? Cumhurbaşkanımız bir terörle mücadele operasyonundan bahsedecek. Siz çıkacaksınız iki gün sonra 'Cumhurbaşkanı Türkiye'den kaçacak' diyeceksiniz. Bu derece sorumsuz, bu derece vahim bir yaklaşım olabilir mi? Bu konularda daha dengeli, daha mantıklı, daha basiretli davranılmasında fayda var."
- "Türkiye Madrid'de kapsamlı yaklaşımını ortaya koyacak"
Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'e NATO üyeliği konusunda teröre destek vermeme şartını koştuktan sonra ortaya çıkan tepkileri yakın bir şekilde takip ettiklerini belirten Çelik, bu konuda Türkiye adına ifade edilen her şeyin aslında NATO ittifakının ruhunu, mantığını yansıtan sözler olduğunu belirtti.
Çelik, "Biz aslında bunları, ittifakın son zamanlarda kuruluş ilkelerine, ittifakın ruhuna, ilkelerine dair bu uzaklaşmış tavrından daha doğru bir alana gelmesi için söylemiş oluyoruz. Nitekim Madrid'de de yeni konsept tekrar ele alınacak, Türkiye oraya kapsamlı bir kağıt verecek, kapsamlı yaklaşımını ortaya koyacak." dedi.
- "Türkiye'nin ortaya koyduğu tavır önemlidir"
NATO içerisindeki müttefik ülkelerin, belirli terör örgütlerine müsamahakar davrandığı gibi bir tablonun bulunduğuna dikkati çeken Çelik, şunları kaydetti:
"Bunun ortadan kaldırılması için çalışmak gerekirken, doğrudan İsveç ve Finlandiya gibi PKK terör örgütünün rahatlıkla finans kaynağı oluşturabildiği, rahatlıkla faaliyet yapabildiği ülkelerin bu haliyle, politikalarını değiştirmeden NATO'ya katılmasının NATO'yu güçlendirecek bir tarafı yok. Çünkü terör konusunda daha çok ayrışma yaşanacak, karar almakta o zaman daha çok zorlanılacak. Esas mesele buradaki güvenliğin bütün üye ülkelerin toplam güvenliğini gözetecek şekilde ele alınmasıdır.
Mesela biz şunu kabul edebilir miyiz? NATO'ya üye olmak istiyor bir ülke ama onun savunma bakanı Zoom üzerinden toplantı yapıyor PKK/PYD terör örgütünün liderleriyle. Böyle bir şeyi kabul edebilir miyiz? Ortak güvenlik ve ortak çıkarlar için beraber savaşmayı taahhüt ettiğimiz bir ülkenin başkentinde bir terör örgütü polis korumasında eylem yapıyor, ülkemizi hedef alarak. Böyle bir şeyi kabul edebilir miyiz? Bu asla söz konusu olmaz. Dolayısıyla Türkiye'nin ortaya koyduğu bu tavır, NATO içerisinde zayıflayan bu reflekslerin, algıların güçlenmesi ve yerli yerine oturması bakımından da çok önemlidir."
Türkiye'nin bu konudaki tavrını ortaya koymasının ardından İsveç Dışişleri Bakanının, "Bizim NATO'ya girmemizi isteyen güçlü ülkeler var. Türkiye'nin o güçlü ülkeleri karşısına almayacağını düşünüyorum." şeklindeki açıklamasını da aktaran Çelik, "Bir güvenlik mimarisi içerisinde beraber olacağız, bizimle konuşmak yerine bizi tehdit etmeye ya da bize şantaj yapmaya kalkıyorlar." dedi.
Çelik, NATO'nun içerisindeki bir ülkeyle bir gün müttefik olunacaksa nasıl konuşulacağının öğrenilmesi gerektiğinin altını çizerek, şöyle konuştu:
"NATO'nun konseptinin güncelleneceği bir zaman dilimi içerisinde Türkiye'nin ortaya koyduğu bu tutum, aslında buna katkı sağlayan bir tutumdur. İsteyenin istediği gibi terör örgütleri konusunda davrandığı bir yaklaşım, NATO'nun genişlemesi, güçlenmesi manasına gelmez. Terör örgütüne destek veren ülkeleri hiçbir şart koşmaksızın, bu politikalarını değiştirmeye zorlamaksızın NATO'nun içerisine almak NATO'yu genişletir ama NATO'yu güçlendirmez, NATO'yu zayıflatır."
Türkiye'nin bu konudaki tavrına muhalefetten güçlü bir destek görmediklerini belirten Çelik, bu zamanlarda muhalefetin de sürece destek veren açıklamalar yapmasının, ülkenin kendi milli politikalarını hayata geçirmesi bakımından kıymetli olacağını söyledi.
- "Başka ülkelerin yeni şımarıklığını ekleyemeyiz"
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in Ege'deki adalarla ilgili sözlerini eleştiren Çelik, Miçotakis'in, uluslararası anlaşmalarla teminat altına alınan adaların silahsızlanması meselesini "modası geçmiş" bir yaklaşım olarak nitelendirildiğini dile getirdi.
Çelik, şunları kaydetti:
"Anlaşmalarla teminat altına alınmış bir silahsızlanmanın modası geçmişse, meseleleri silah yoluyla çözmenin mi modası vardır? Böyle saçma sapan, böylesine mantıksız bir şey olabilir mi? Bir AB üyesi, NATO üyesi ülke olarak konuşuyorsunuz, adaların silahsızlanması meselesini modası geçmiş bir mesele olarak ortaya koyuyorsunuz. Burada da yine İsveç ve Finlandiya ile ilgili, NATO'nun değişecek güvenlik konseptiyle ilgili ortaya koyduğumuz tavır ne kadar doğru oluyor… Avrupa Birliği içerisindeki Yunanistan'ın şımarıklığına NATO içerisinde başka ülkelerin yeni şımarıklığını ekleyemeyiz."
(Sürecek)
Kaynak: