İSTANBUL (AA) - 15 Temmuz Derneği ile Marmara Üniversitesi iş birliğinde "Hafızanda Ne Var?/Harbi Konuşmalar" başlıklı program düzenlendi.
Dernekten yapılan açıklamaya göre, "Okul Kapısından Meclis Kürsüsüne Bir 28 Şubat Hikayesi" başlığıyla çevrim içi ortamda düzenlenen programın moderatörlüğünü Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Köse yaptı.
Programın şubat ayı konuğu olan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Leyla Şahin Usta, 28 Şubat sürecinde Türkiye'nin bir girdabın içine çekilmek istendiği belirtti.
28 Şubat'ın hayatının 10 yılını kapsadığını, 1997'de başörtüsü yasağının Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde kısmi olarak başladığını ve 2007'ye kadar da sürdüğünü ifade eden Usta, bir gün önce okula girerken bir gün sonra giremediklerini kaydetti.
Yasak başladığında tıp fakültesi 5. sınıf öğrencisi olduğunu aktaran Usta, başörtüsü için onurlu ve haklı bir mücadele verdiklerini, bunun hem kendisini hem de arkadaşlarını güçlendirdiğini ifade etti.
- "Lehime olan dava aleyhime çevrildi"
Sürekli soruşturma geçirdiklerini, kampüsteki belediye otobüslerinden indirildiklerini, okullarına giremediklerini anlatan Usta, şunları kaydetti:
"İnanılmaz uygulamalarla karşı karşıya kaldık. Avukatlarımız o dönem yaşadığımız tüm hukuksuzlukları kayıt altına alıp tutanak tuttu. İç hukuktan olumlu sonuç alamayınca bu belgeleri toplayıp 1999'da AİHM'ye başvurdum. İç hukuk yolları tükenmeden başvurduğum için bu dava bir ilkti. Ancak ortada şöyle bir durum vardı. Yasağı uygulayanlar AİHM'in daha önce verdiği kararları gerekçe göstererek bu yasağı bize uyguluyordu. Bunu tutanaklarla birlikte anlatıp 'Sizin kararlarınız yüzünden hak ihlaline uğruyorum.' dedim. AİHM, 'İç hukuk tüketilmemiş ama burada hak ihlali var.' diyerek dosyamı esastan görüştü. O dönem Türkiye'nin avukatlığını sonradan CHP'den milletvekili olan Rıza Türmen yapıyordu. AİHM önce beni haklı buldu ancak sonra dosyayı beklemeye aldı. Bunda Rıza Türmen'in yazdığı başörtüsünün sadece Türkiye için değil Avrupa için de tehdit olduğunu anlatan savunmasının etkisi var. Nihayetinde lehime olan dava aleyhime çevrildi."
28 Şubat döneminde okullarını bırakmak zorunda kalan pek çok öğrenci gibi Viyana Üniversitesi'ne başvurduğunu aktaran Usta, 1999'da mezun olacakken 2003'te okulu bitirebildiğini anlattı. Usta, YÖK'ün okul bittikten sonra Viyana Üniversitesi'nin denkliği olmasına rağmen bu denkliği kaldırdığını ve bu ikinci mücadeleyi 2007'de YÖK'teki değişimle aşabildiğini belirtti.
- "Hak ihlaline uğradığım AİHM'de, yıllar sonra hakimleri seçen bir milletvekili oldum"
28 Şubat'ta verilen hukuk mücadelesinin bir ayağı olarak AİHM'ye gittiğine değinen Usta, "2015 yılında milletvekili adayı oldum. Sonrasında da Türkiye'yi Avrupa'da temsil eden milletvekillerinden biri olarak görevlendirildim. Avrupa Konseyi'ne gittik. AİHM'ye girecek hakimleri biz seçiyorduk. Allah bana bunu nasip etti. AİHM'ye hak ihlaline uğradığım için başvuran bir öğrenciyken, yıllar sonra AİHM'de görev yapacak hakimleri seçen bir milletvekili oldum. Bu kişisel bir başarı değil, Türkiye'nin başarısıdır." ifadelerini kullandı.
28 Şubat postmodern darbesinin tamamen bir toplum mühendisliği olduğuna işaret eden Usta, sorunun sadece başörtüsü yasağı olmadığını, bir vesayet odağının kendine alan açarak Türkiye'yi eski başbakanlardan Adnan Menderes'in idam edildiği 1960'lı yıllara götürmek istediğini vurguladı.
Leyla Şahin Usta, 28 Şubat döneminde yürütülen kararlı mücadeleye en büyük zararı Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) verdiğini, o dönemde FETÖ mensuplarının talimatla başlarını açtığını kaydetti.
Kaynak:
