Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

Lübnanlılar devletin desteklediği gıda ürünlerine ulaşamamaktan şikayetçi

Lübnan Ekonomi Bakanlığı Genel Müdürü Muhammed Ebu Haydar: "İlk başta devletin gıda ürünlerine sağladığı destek 200 milyon dolara ulaşıyordu ancak desteğin öncelikli ürünlerle sınırlandırılmasının ardından şu anda bu rakam aylık 80 milyon dolar civarında" Başkent Beyrut'ta market işleten Ali Şahade: "Müşteriler sürekli ürünlerin ne zaman geleceğini soruyor ancak bizler de bunu bilemiyoruz. Dolayısıyla insanlar, devlet destekli ürünlerin satışa çıkacağı duyulan marketlere akın ediyor ve izdiham y

Anadolu Ajansı haberine göre;

BEYRUT (AA) - MAHMUT GELDİ - Lübnan'da ekonomik kriz nedeniyle alım gücü iyice düşen halk, devletin aylık 80 milyon dolarla sübvanse ettiği gıda ürünlerine ulaşamamaktan şikayet ediyor.


Ülkede ekonomik krizin getirdiği işsizliğin yanı sıra Lübnan lirasının karaborsada yüzde 90'ın üzerinde yaşadığı değer kaybının doğrudan tüketim ürünlerine olan yansıması da alım gücünü ciddi anlamda etkiliyor.


Hükümet bir yılı aşkın süredir ilaç ve akaryakıtın yanı sıra yağ, süt, et, pirinç ve un gibi günlük temel tüketim ihtiyaçlarından oluşan gıda ürünlerinin temini için Merkez Bankasının sabit tuttuğu resmi kur ile karaborsa arasındaki farkı sübvanse ediyor.


Halkın temel ihtiyaçlarını desteklemek için kullanılan Merkez Bankası rezervlerinin, geçen yıldan beri 30 milyar dolardan 16 milyar dolara kadar düştüğü söyleniyor.


Sosyal medyaya yansıyan devletin desteklediği gıda ürünlerini almak için bazı marketlerde yaşanan izdiham görüntüleri, Lübnan'daki ekonomik krizin boyutunu ve milyonlarca dolarla sübvanse edilen ürünlerin piyasaya yeterince sürülmediğini ortaya koydu.


- Tüccarların açgözlülüğü krizi daha da büyütüyor


Lübnan Ekonomi Bakanlığı Genel Müdürü Muhammed Ebu Haydar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkede tüketilen gıda ürünlerinin yüzde 80'den fazlasının ithal olduğunu ve Lübnan lirasının karaborsada aşırı değer kaybetmesi nedeniyle tüketim ürünlerindeki fiyatların arttığını belirtti.


Mevcut koşullarda halkın büyük kesiminin alım gücünün düştüğü ve doğal olarak sübvansiyonlu ürünlere yöneldiğini aktaran Ebu Haydar, "İlk başta devletin gıda ürünlerine sağladığı destek 200 milyon dolara ulaşıyordu ancak desteğin öncelikli ürünlerle sınırlandırılmasının ardından şu anda bu rakam aylık 80 milyon dolar civarında." dedi.


Tüccarların sübvansiyonlu gıda ürünlerini stoklaması veya normal fiyatlara satmaya kalkışmasıyla krizin daha da büyüdüğünü vurgulayan Ebu Haydar, "Maalesef bu, günlük yiyeceğini temin edemeyen çileli vatandaşın hakları üzerine yapılan bir açgözlülüktür." ifadelerini kullandı.


Bazı esnafın devlet destekli ürünleri ambalajlarını değiştirerek raflarda yüksek fiyatla satışa çıkardığını kaydeden Ebu Haydar, bunlardan bir kısmının suç üstü yakalanarak yargıya sevk edildiğini aktardı.


- Denetimi yapacak personel sayısı yetersiz


Ebu Haydar, Ekonomi Bakanlığının denetimi daha sıkı yapacak yeterli personeli bulunmadığına işaret ederek, "Lübnan genelindeki satış merkezlerinin sayısı 20 bini aşarken, Bakanlığın denetimde istihdam ettiği personel sayısı ise 70 civarında." diye konuştu.


Devletin desteğinin ürünler yerine doğrudan vatandaşa yapılması gerektiğini kaydeden Ebu Haydar, "Ekonomik krizin başında en doğrusu ürünleri desteklemekti, şu anda ise bu desteğin vatandaşa temin edilecek bireysel kartlar üzerinden sağlanması daha doğru olur. Ekonomi Bakanlığı da bu bağlamda hazırladığı taslağı hükümete sundu ancak nihai karar Bakanlar Kurulunundur." dedi.


Ebu Haydar ayrıca ülkedeki mevcut ekonomik kriz ve halkın günlük ihtiyaçlarını karşılamada yaşadığı zorluklara karşı nihai çözüm için siyasi istikrarın sağlanması ve yeni hükümetin kurulmasıyla karaborsadaki kurun düşürülmesi gerektiğine dikkati çekti.


- Devlet destekli ürünler az, talep ise çok fazla


Ülkenin birçok bölgesinde faaliyet gösteren süpermarket zincirinin Beyrut'taki bir şubesinden sorumlu Ali Şahade, devletin sübvanse ettiği gıda ürünlerinin çok az geldiğini belirtti.


Şahade, "Doğrusu sübvanse edilen ürünleri daha çok medyada çıkan haberlerle duyuyoruz. Çünkü bu ürünler çok az ve günlük müşterilerimize bile yetmiyor." dedi.


Market raflarında yer alabilen az miktardaki devlet destekli ürünleri almak için izdiham yaşandığına işaret eden Şahade, ellerine ulaşan ürünlerin anında bittiğini anlattı.


Şahade, "Müşteriler sürekli ürünlerin ne zaman geleceğini soruyor ancak bizler de bunu bilemiyoruz. Dolayısıyla insanlar, devlet destekli ürünlerin satışa çıkacağı duyulan marketlere akın ediyor ve izdiham yaşanıyor. Gerçekten sefil manzaralar yaşanıyor. Lübnan halkını desteklemenin doğru yolu bu değil." diye konuştu.


- Sübvanse edilen ürünleri alabilmek için insanlar birbirini eziyor


Beyrut'taki bir markette alışveriş yapan Lübnanlı Ebu Hani, fiyatların aşırı şekilde yükselmesinden şikayet ederek, şunları söyledi:


"Fiyatlar çok yüksek ve insanların devlet destekli olmayan ürünleri almaya gücü yetmiyor. Bu nedenle de sübvanse edilen ürünler için insanlar birbirini eziyor. Ürünler piyasadan bir bir kayboluyor, insanlar da ev ihtiyaçlarını karşılayacak ürün bulamıyor."


- Fiyatlardaki kontrolsüzlüğün nedeni, devlet denetiminin olmaması


Lübnanlı Ebu Macid de insanların devlet destekli ürünlerin bulunup bulunmadığı veya fiyatların artıp artmadığını soramayacak duruma geldiğini dile getirdi.


"Devletin ve Ekonomi Bakanlığının yürüttüğü bir denetim yok. Ülkenin tüm bölgelerinde fiyatlardaki kontrolsüzlüğün nedeni, devlet denetiminin olmaması." diyen Ebu Macid, sübvansiyonlu ürünlerin devlet denetiminde halka ulaştırılması gerektiğini vurguladı.


İsmini açıklamak istemeyen Lübnanlı diğer bir market müşterisi de ülkedeki hayat pahalılığı ve devlet destekli ürünlere olan ihtiyacını şu sözlerle anlattı:


"İki gün önce geldim sübvansiyonlu yağ vardı ancak şimdi geldim yok. Yani şu anda devlet destekli hiçbir şey yok ve desteksiz ürünlerin fiyatları da ateş pahası. Alamıyoruz."


- Lübnan'daki ekonomik ve siyasi durum


Farklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.


Lübnan lirası, Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada ABD doları karşısında değer kaybederek farklı fiyatlardan işlem görüyor.


Merkez Bankasının belirlediği resmi kur 1500, bankalardaki geçerli kur 3 bin 900 lira olarak açıklansa da karaborsada 1 ABD doları halihazırda 12 bin Lübnan lirası üzerinden işlem görüyor.


Beyrut Limanı'nda Ağustos 2020'de meydana gelen büyük patlama, Lübnan'daki ekonomik sıkıntıları büyütürken yeni bir hükümet krizi de doğurdu.


Başbakan Hassan Diyab hükümeti, patlama sonrası gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos 2020'de istifa etti ancak siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle ülkede aylardır yeni hükümet kurulamadı.


Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır iktidarı paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.



Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

BENZER HABERLER

X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”