EDİRNE (AA) - TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) Başkanı ve AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, "Kadınları geri planda tutarak ne Atatürk'ün dediği muasır medeniyetler seviyesine ne de ülkemizin 2023 ve 2053 hedeflerine ulaşabiliriz." dedi.
Trakya Üniversitesinden (TÜ) yapılan açıklamaya göre, Aksal, Türkiye'nin Sofya Büyükelçiliği ve Trakya Üniversitesinin iş birliğinde, Balkan Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Sivil Toplum, Girişimcilik ve Siyaset Alanlarında Kadınlar" adlı toplantıda yaptığı konuşmada, KEFEK faaliyet alanından söz etti.
Türk kadınının, Avrupa'nın birçok ülkesinden önce seçme ve seçilme hakkına sahip olduğunu belirten Aksal, "Ama kadın milletvekili oranı maalesef uzun yıllar Mecliste 1'ler civarında kalmış ve bugün geldiğimiz noktada yüzde 17.2'ye ulaşmıştır. Bu kesinlikle yeterli değildir. Bu oranı artırmak için hepimiz elinden geleni yapmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
Kadınların hayatın her alanında yer almalarının, sadece kadınlar için değil toplumun bütün kesimleri için hayati önem taşıdığını aktaran Aksal, şunları kaydetti:
"Kadınları geri planda tutarak ne Atatürk'ün dediği muasır medeniyetler seviyesine ne de ülkemizin 2023 ve 2053 hedeflerine ulaşabiliriz. Bu hedeflere ulaşmak için başta biz kadınlara büyük görevler düşüyor. Mücadele etmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. Kadınlar olarak inanırsak başaramayacağımız hiçbir şey yoktur. Bulgaristan'ın farklı bölgelerinden gelen soydaş kadınlarımızla bir arada olmaktan, onların başarı hikayelerini ve mücadelelerini dinlemekten büyük mutluluk duydum. Bizler, konu ne olursa olsun Bulgaristan'daki ve Balkan coğrafyasındaki tüm soydaş kadınlarımızın yanında olmaya, onların daha da güçlenmesi için çalışmaya devam edeceğiz."
- "Bizim kadınlarımız zorluklardan güçlenerek çıkar"
Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi Aylin Sekizkök de bir diplomat olarak Bulgaristan'da görev yapmaktan ve Sofya'ya atanan ilk kadın büyükelçi olmaktan dolayı büyük bir gurur yaşadığını belirtti.
Bulgaristan'daki soydaş kadınların hayatın her alanında başarı hikayelerinden büyük mutluluk duyduğunu bildiren Sekizkök, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Dünyanın her yerinde kadınlar önce ailelerini, sonra da çevrelerini daha iyi, daha güzel bir hale getirir. Onların hayalleri büyüktür. Aynı anda birçok görevi üstlenirler ve hepsinin altından başarıyla kalkarlar. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Dünyada her şey kadının eseridir.' sözü, kadına verilen önemi açıkça ortaya koymaktadır. Bizim coğrafyamızın kadınları zorlukları sever, çünkü zorluklardan güçlü bir şekilde çıkar. Sofya'da göreve başladığımdan bu yana gezilerim sayesinde temasta olduğum kadınların hepsi bana birçok şey öğrettiler."
- "Neyimiz varsa sizindir"
TÜ Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu ise üniversitede eğitim gören 5 bin Balkanlı öğrencinin neredeyse 4'te birinin Bulgaristan'dan geldiğini belirtti.
Bulgaristan'daki üniversitelerle yakın ilişkide olduklarını, çeşitli projeleri hayata geçirdiklerini aktaran Tabakoğlu, şunları kaydetti:
"Burgaz Devlet Üniversitesi ile ortak hayata geçirdiğimiz 3,3 milyon avroluk proje ile iki ülkeye can olan Meriç'i geleceğe taşıyacağız. Balkanlar'ın en büyük sağlık merkezi hastanemizin yanı sıra onkoloji kliniğimiz, kemik iliği merkezimiz, epilepsi cerrahi merkezimiz ile ileri düzey sağlık hizmetlerinin tamamını burada sunabiliyoruz. Tüm imkan ve gücümüzü Balkanlar'daki, Bulgaristan'daki soydaşlarımızla paylaşmak istiyoruz. Bizim olan ne varsa sizindir."
Açılış konuşmalarının ardından "Kadın ve siyaset", "Kovid-19 salgının etkileri ve kadın" ve " Kadın ve girişimcilik" oturumlarında, Bulgaristan Ulusal Meclis Başkan Yardımcısı Mukaddes Nalbant, Eski Cuma Milletvekili İmren Mehmedova, Mestanlı Belediye Başkanı İlknur Kazım, Bulgar-Türk Rodop Folkloru ve Kültürü Derneği Başkanı Zekiye Hasan, TOBB Edirne Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Elmas Aslan, LIF Vakfı Başkanı Birşen İbryamova, iş insanı Türkan Türker konuşma yaptı.
Rektör Tabakoğlu'nun eşi Uzman Dr. Nilgün Tabakoğlu ve Büyükelçisi Sekizkök'ün fikri ile hayata geçirilen ve 2 gün süren toplantı, katılımcıların kentin tarihi ve kültürel alanlarını, üniversite birimlerini ziyaretleri ve hediye takdimi ardından sona erdi.
Kaynak: