İSTANBUL (AA) - HİTAM Ortak Girişimi Başkanı Oktay Dede, "İzole üretim üsleri olarak kullanılabilecek bu üsler, üretimin ve tedarik zincirinin aksamadan devam etmesini sağlayacaktır. Böylece hem sanayileşme politikalarında küçük işletmelerin de sisteme dahil edilmesi sağlanacak hem de ekonomisi büyük oranda KOBİ'ler tarafından idame ettirilen Türkiye'nin KOBİ kalitesi artırılacaktır." dedi.
Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) önderliğinde, 5 kooperatiften oluşan HİTAM Ortak Girişimi iş birliği ile Arnavutköy'ün Hadımköy mahallesinde 1.650 dönüm üzerinde başlatılmaya hazırlanan "HİTAM Üretim ve Ticaret Üssü" projesinin tanıtım etkinliği Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un katılımıyla İstanbul'da gerçekleştirildi.
HİTAM Ortak Girişimi Başkanı Dede, etkinlikte yaptığı konuşmada, "Projeksiyonu ve mevzuatsal düzenlemeleri 2013 yılında planlanan, ülkemizin sanayileşme hamlesine destek olarak milli geliri üretim odaklı artırmak amacıyla tasarlanmaya başlayan ve nihayet geçen yıl Tekirdağ'da ilk prototipini hayata geçirdiğimiz, bugün ise ikinci modelin; HİTAM Üretim ve Ticaret Üssü'nün basın tanıtım törenine hoş geldiniz." ifadelerini kullandı.
Dede, şunları kaydetti:
"Çalışma alanları ve imkanları kısıtlı olduğu için büyüyemeyen, üretim verimliliğinden uzak, mikro ve küçük işletmeleri birer kuluçka merkezi mantığı ile geliştirip, Organize Sanayi Bölgelerine (OSB) geçişleri öncesi, geleceğe yönelik potansiyel vadeden firmalar olarak yeni normale hazırlayacak üretim ve ticaret üsleri, sadece üretimi ve ticareti önceleyen bir sanayi sitesi değil; sürdürülebilir orta ölçekli sanayi bölgeleri anlayışını da kapsayan; gümrüklü antreposundan lojistik ve bilişim merkezine; meslek lisesinden öğrenci yurdu ve konuk evlerine; her nevi ihtiyacı karşılayacak satış mağazalarında, sağlık ocağı ve eczanelerine; açık ve kapalı spor tesislerine, kültür sanat faaliyetleri için özel alanlara ve çalışanların çocukları için kreşlere kadar çok geniş sosyal donatılar barındıran bir yaşam alanı olarak tasarlanmıştır."
- "HİTAM projesi, türev piyasalarda kendi sermayesini üreten bir yapı haline getirilecek"
Dede, statiği ve üst yapısı ile depreme; altyapısı ve mekaniği ile yangın ve sel gibi doğal afetlere dayanıklı, salgın dönemlerinde izole üretim üsleri olarak kullanılabilecek bu üslerin, üretimin ve tedarik zincirinin aksamadan devam etmesini sağlayacağını belirterek, "Böylece hem sanayileşme politikalarında küçük işletmelerin de sisteme dahil edilmesi sağlanacak hem de ekonomisi büyük oranda KOBİ'ler tarafından idame ettirilen Türkiye'nin KOBİ kalitesi artırılacaktır." dedi.
"Üretim ve ticaret üslerimiz, bu hedeflerin ana unsuru olarak insanı ve doğayı önceleyen, Yeşil Mutabakat'a uyumlu bir planlama ile geleceğin dünyasında, sanayileşmenin, doğayla iç içe ve insan kaynağını kıymet görerek nasıl yapılabileceğinin de bir modeli ve ispatıdır." diyen Dede sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her yıl, 2 bin adet mikro ve küçük işletmeyi, orta ölçekli işletme büyüklüğüne taşıyacak bu projeksiyon; 10 yıl sonra 20 bin işletmeyle her yıl üretim bazlı Gayri Safi Milli Hasıla'ya (GSMH) 200 milyar dolar ve istihdama 4 milyon ilave çalışan katkı sağlamayı da öngörmektedir. Halihazırda 2021 yılında bitmiş, devam eden ve bitecek ilk 3 projemizde toplam, 6 milyar TL'lik yatırıma karşılık, 40 milyar TL katma değer üreteceğiz. Bu projelerin hiçbirinde şimdiye kadar herhangi bir tahsis, teşvik yada hibe kullanımı söz konusu değildir. 2021 yılında planladığımız arazi yatırımımız 21 milyar TL olup yıllara sarih yatırımın üreteceği katma değer miktarı 250 milyar TL'dir.
HİTAM projemiz, sadece üretim ve ticaret üssü mekansal yatırımı olarak kalmayıp yeni dünyanın finansal piyasa koşullarına uyumlu olacak şekilde dijitalize edilip kira sertifikası ve varyasyonları ile menkulleştirilecek, türev piyasalarda kendi sermayesini üreten bir yapı haline getirilecektir. Sonuçta reel dijital tabana dayalı milli kripto para birimimiz için teminat olarak gösterilebilecektir. Projeksiyonun finansal sisteminde, katılım bankacılığının da payını artırmak için, tüm katılım bankalarını ve devlet bankalarımızı da bizimle beraber yürümeye ve ülkemize birlikte değer katmaya davet ederiz."
Dede, "İşgücü, yeşil enerji, arıtma, atık yönetimi ve yağmur suyu toplama sistemi ve geri dönüşüm mantığı çerçevesinde sermaye dahil kendi kaynağını üreten üslerimizin yaygınlaştırılması için; ilk etapta 20 il 23 lokasyonda ön hazırlıklar yapılmış, kooperatifler kurulmuş durumdadır. Kamu arazileri ağırlıklı olmak üzere, şahıs arazilerinin de sistemde değerlendirilerek bu modelin sayısının artırılması adına çalışmalar devam etmektedir. Nihai hedef, 81 ilde 120 lokasyonda 10 yıl içinde kurulacak üretim ve ticaret üsleri ile ülkemize 20 bin yeni orta ölçekli işletme kazandırmaktır." yorumunda bulundu.
- "Otomotivden mobilyaya her sektör bir arada bulunacak"
İller Bankası Genel Müdürü Yusuf Büyük de İller Bankası olarak kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında sadece yaşam alanlarının dönüşümünde değil kentsel kimliğin bir parçası olarak gördükleri, sanayi alanlarının dönüştürülmesi çalışmalarında da yer aldıklarını söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yerel yönetimlerle birlikte yürüttükleri, kent merkezinde kalan ve sanayici için genişleme imkanı tanımayan altyapı, ulaşım, yapı arsa ilişkisi yetersiz olan sanayi alanlarının dönüştürülmesi çalışmalarının oldukça önem arz ettiğini aktaran Büyük, şunları kaydetti:
"Yeni rezerv alanı olarak planlanan bu alanlar, sanayicilerin ihtiyaçlarını karşılayacak, kullanılan teknolojilere uyum, fonksiyonel mekanlar inşa edilerek sektörel gelişmelerle kentin ve ülkenin ekonomisine katkı sağlayacaktır. Boşaltılan alanlar ise kentin ve bölgenin ihtiyaçlarına göre ulaşım ve altyapı sorunu çözülerek yeniden planlanacak ve şehre kazandırılacaktır.
Bu kapsamda ilk olarak İstanbul Arnavutköy'deki yaklaşık 1.6 milyon metrekare alan; parkları, meydanları, millet bahçesi, camileri, okulları, sağlık merkezi ile bütüncül olarak planlanmıştır. HİTAM Üretim ve Ticaret Üssü, otomotivden mobilyaya, yedek parça ve servisten inşaat ve yapı malzemelerine her sektörün bir arada bulunacağı ve birlikte büyüyeceği aynı zamanda öğrencilerimizi geleceğe hazırlayacak sürekli staj imkanı sunacak meslek lisesiyle nitelikli işgücüne katkı sağlayacak eğitim üssünden, üretim alanlarından ve iş yerlerinden oluşacak."
Kaynak:
