ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gençlerimize üzerinde 2053 vizyonlarını inşa edebilecekleri büyük ve güçlü Türkiye'yi miras bırakmakta kararlıyız. Bu çerçevede son dönemde yeni reform programları ile milletimizin huzuruna çıkıyoruz." dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi.
Türkiye'yi demokrasi ve ekonomi alanlarında dünyanın en ileri ülkeleri arasına katmak için çıktıkları yolda 18 yılı geride bıraktıklarını hatırlatan Erdoğan, bu süreçte her alanda hayata geçirdikleri reformlarla hedeflere ulaşmak için gereken altyapıyı adım adım kurduklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sağlıktan eğitime, adaletten güvenliğe, ulaşımdan enerjiye, sanayiden ticarete, spordan sosyal desteklere kadar bu mücadeleyi yürüttüklerini söyledi.
Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamını beşe, ona katlayan eserler ve hizmetlerle Türkiye'yi bugün bulunduğu yere getirdiklerini ifade eden Erdoğan, "Yapılanlar elbette önemlidir ama Türkiye'nin potansiyeli ve gücü çok daha fazlasına müsaittir. Hedeflerimiz de bunu gerektiriyor." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 7-8 yıldır Türkiye'nin önünden hiç eksilmeyen siyasi, sosyal, ekonomik tuzakların büyük ve güçlü Türkiye'nin önemini tekrar tekrar gösterdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu saldırıların gerisindeki sinsi niyetlerden birinin de Türkiye'yi eskiden olduğu gibi tekrar kendi içine kapatarak enerjisini ve vaktini boşa harcayan bir ülke haline dönüştürmek olduğu açıktır. Biz, bu oyunu hemen fark ettik. Dayatmalara 'eyvallah' etmeyerek Türkiye'yi 2023 rotasında tutmakta kararlı davrandık. Terör örgütlerinden kimi uluslararası kuruluşlara kadar bu senaryoda kullanılan oyuncuları birer birer devre dışı bıraktık. Milletimizin birlik ve beraberliğini güçlendirirken sınırlarımızı güvenlik altına alacak adımları da cesaretle attık. Türkiye'ye bu şekilde diz çöktüremeyeceklerini görenlerin diplomasi ve ekonomi alanlarında yoğunlaştırdıkları kuşatma çabalarını da reform gündemimize hız vererek boşa çıkardık."
Erdoğan, milletin taleplerine ve beklentilerine uygun olarak zaten yürütmekte oldukları çalışmaları, kapsamlı reform paketleri ile demokratik ve ekonomik zaferlere dönüştürecek programlar geliştirdiklerini belirterek, "Gençlerimize üzerinde 2053 vizyonlarını inşa edebilecekleri büyük ve güçlü Türkiye'yi miras bırakmakta kararlıyız. Bu çerçevede son dönemde yeni reform programları ile milletimizin huzuruna çıkıyoruz." dedi.
- "Ülkemizi büyütmenin gayreti içindeyiz"
Hukuk alanındaki reform gündemini içeren İnsan Hakları Eylem Planı'nı açıkladıklarını, ekonomideki yeni reform programını da kamuoyu ile paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, bu programın amacının ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyütecek bir yol haritası oluşturmak olduğunu kaydetti.
"Hep söylediğimiz gibi, Türkiye'nin istihsal mücadelesini en az istiklal ve istikbal mücadelesi kadar önemli görüyoruz." diyen Erdoğan, şunları ifade etti:
"Ülkemizi 2002 yılından beri istikrar ve güven esasına göre büyütmenin gayreti içindeyiz. Son dönemde maruz kaldığımız saldırıların istikrar ve güven iklimini hedef almasının sebebi de işte budur. Bunun için reform programınızı her alanda olduğu gibi ekonomide de istikrarı ve güveni sağlamlaştıracak adımlarla teçhiz ettik. İstikrarı güçlendirmek için ekonomide makro politikalarımızı yapısal tedbirler ve dönüşümlerle destekliyoruz. Bu kapsamda kamu maliyesi, enflasyon, finans sektörü, cari açık ve istihdam konularında çok sayıda yeni düzenlemeyi hayata geçiriyoruz. Yapısal politikalar kapsamında da kurumsal yapımızı, yatırımların teşvikini, iç ticaretin kolaylaştırılmasını, rekabet politikalarını içeren somut politikalar geliştiriyoruz. Türkiye'yi salgınla birlikte hızlanan yeni küresel, siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yere çıkartmakta kararlıyız."
- "Sağlık sistemimiz hizmeti sürdürdü"
Reform programlarını bu hedefe ulaşmayı kolaylaştıracak ve hızlandıracak şekilde hazırladıklarını dile getiren Erdoğan, her reform programının kamudan özel sektöre, sivil toplumdan sosyal kesimlere kadar tüm tarafların görüşleri ışığında oluşturulduğunun altını çizdi.
Erdoğan, hazırlık aşamasında olduğu gibi bu programların uygulama sürecinde de her türlü yapıcı eleştiriye ve katkıya açık olduklarını belirterek, "Ülkemizin hayrına olan her iş gibi reformlarımızı da kör bir husumetle sabote etmeye çalışanları ise milletimizin takdirine havale ediyoruz." dedi.
Kovid-19 virüsünün Türkiye'ye de sirayet etmesinin üzerinden 10 Mart itibarıyla tam bir yıl geçtiğini dile getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
"Şimdiye kadar bu virüs 192 ülkede toplam 2 milyon 700 bin insanın hayatına mal oldu. Ülkemizde ise virüs tespit edilen 2 milyon 900 bine yakın vatandaşımızdan 29 bin 500'ü maalesef hastalığa yenik düştü. Salgında vefat eden kardeşlerimize bir kez daha Allah'tan rahmet, ailelerine sabrı cemil niyaz ediyorum.
Bu dönemde büyük bir fedakarlık sergileyerek virüse karşı en ön cephede yer alan tüm sağlık çalışanlarımıza, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Türkiye, sağlık altyapısının ve sosyal güvenlik sisteminin gücü sayesinde salgınla mücadelesini dünyanın takdir ettiği bir başarı hikayesine dönüştürdü. Salgının zirve yaptığı aylarda dahi sağlık sistemimiz vatandaşlarımıza hizmet etmeyi sürdürdü. İnsanların hastane kapılarından geri çevrildiği, doktorların hasta seçmek zorunda kaldığı, bakımevlerinde yaşlıların ilgisizlikten can verdiği vahim sahnelerin hiçbiri hamdolsun ülkemizde yaşanmadı."
- "Şehir hastaneleri kritik rol üstlendi"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son bir asrın en büyük sağlık felaketi olarak nitelenen salgın karşısında devletin tüm imkanlarını seferber ettiklerini belirterek, Bilim Kurulunun değerlendirmeleri ışığında alınan kararları Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin getirdiği avantajları da kullanarak en hızlı ve etkin şekilde hayata geçirdiklerini söyledi.
Erdoğan, salgın döneminde birçok ülkede görülen sıkıntıların, tedarik zincirindeki aksaklıkların ve güvenlik zafiyetlerinin hiçbirine Türkiye'de şahit olunmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Salgın, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin kriz yönetme kapasitesinin yanında, sağlığa yaptığımız devasa yatırımların da önemini gösterdi. Ülkemize kazandırdığımız şehir hastaneleri özellikle salgın döneminde kritik rol üstlendiler. Bugün artık elini vicdanına koyan herkes bu yatırımların hakkını teslim ediyor. Yolu bir şekilde şehir hastanelerine düşen vatandaşlarımız 'İyi ki muhalefete rağmen bu hizmetler yapılmış.' diyor. Salgın döneminde sağlıktan eğitime, ekonomiden sosyal yardımlara kadar her alanda attığımız ilave adımlarla ülkemizin altyapısını daha da güçlendirdik. Bu süreçte Kovid-19 teşhisi yapabilen laboratuvarlarımız sayı itibarıyla 73'ten 6 kattan fazla artışla 461'e yükseldi.
Filyasyon ve izolasyon takip sistemini, kısaca HES dediğimiz 'Hayat Eve Sığar' uygulamasını hayata geçirdik. Yükseköğrenim yurtlarımızın bir kısmını karantina merkezlerine dönüştürdük. Bu çerçevede yurtlarımızda 122 bin insanımıza hizmet verdik."
(Sürecek)
Kaynak: