İSTANBUL (AA) - Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik, mahkeme heyeti tarafından hazırlanan gerekçeli kararda, örgütün, yeni eleman temini için, örgüt mensupları tarafından özellikle ortaokul ve liselerde konferanslar verip örgütsel propaganda yaptıkları belirtildi.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince hazırlanan gerekçeli kararda, örgüt elebaşı Adnan Oktar'ın kayıtlardaki adresinin Suadiye'de olmasına karşın, operasyon sırasında örgütün yönetim merkezi Kandilli'deki villada olduğu, ancak örgüt yöneticilerinden Ulviye Didem Ürer'in kullandığı araçla kaçarken yakaladığı bildirildi.
Kararda, Oktar'ın askerliğini bedelli er olarak yaptığı, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) verilerine göre adına aktif veya pasif tapu kaydına rastlanmadığı, bugüne kadar herhangi bir bankacılık işlemi bulunmadığı, herhangi bir şirkette yöneticilik veya ortaklık kaydına, bir şirkette çalıştığına dair kayda rastlanmadığına dikkate çekilirken, yakalandığı sırada üst aramasında, 1 adet cep telefonu, 100 dolar ve 5 bin 900 TL ele geçirildiği aktarıldı.
Kararda, Oktar'ın suç örgütünü kurmaya başladığı ve faaliyet gösterdiği yıllara hatırlatmalarda bulunulurken, örgütün 90'lı yıllarda Oktar'ın talimatıyla, cinsel sömürü sistemi olan "turnike"yi uygulamaya koyduğu, bu uygulamayla genç kızları ağına düşüren örgüt mensubu erkeklerin, kızları Oktar'ın tarif ettiği şekilde cinsel sömürü sistemine soktukları bilgisine yer verildi.
Örgütün silahlanmaya başladığı, Oktar'ın örgütten kopmaları önlemek, dışarıdan sızmaların önüne geçmek ve hakimiyetini mutlak kılmak için örgüt içi istihbarat mekanizması geliştirdiği kaydedilen kararda, “Oktar tarafından 1994 yılında örgütün dışarıya açılması yönünde talimat verilmiş, imkanı olanların iş kurması, iş kuramayanların ise iş bulmaları ve kazandıkları paraları örgüte infak adı altında getirmeleri talimatları verilmiştir.” denildi.
- Mirasların örgüte aktarılması
Kararda, örgütün bir diğer önemli finans kaynağı olan örgüt üyesi şahıslara ailelerinden kalan mirasların örgüt lideri talimatıyla örgüte aktarılması hususuna yer verilerek, “Örgüt üyesi şahıslara ailelerinden kalan veya kalabilecek mirasların örgüt liderinin talimatıyla örgüt üyelerine takip ettirildiği, örgüte ait (miras yoluyla üyelere kalan veya başka şekilde elde edilen) gayrimenkullerin örgüt üyeleri arasında çok sayıda devir işlemleri yapılmak suretiyle takibinin gizlenmeye çalışıldığı ve son olarak üçüncü kişilere satılan gayrimenkullerden elde edilen gelirin örgüte infak olarak aktarıldığı tespit edilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
Örgütün kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması ile saygınlık ve meşruiyet arayışlarını, temel gayeleri olan korku yaratma, dikkat çekme, gündemde kalma, gücünü ispat etme ve bu yolla caydırıcılık kazanma çabalarını medya üzerinden daha etkin biçimde gerçekleştirebildiklerini gördükleri anlatılan kararda, örgütün bu kapsamda gazeteler, dergiler, kitaplar, broşürler, televizyonlar ve sosyal ağları, aktif biçimde kullandığı aktarıldı.
Kararda, örgüt tarafından, örgütsel ideolojinin anlatılması ve kapalı kapılar ardından yapılan suç faaliyetlerinin gizlenerek, kamuoyunda “eğlence maksatlı bir araya gelmiş topluluk” imajı sergilemek adına belgesel, sağlık programları ve eğlence programlarının yayınlandığı A9 isimli televizyon kanalının 2011 yılında yayın hayatına başladığı bilgisine yer verildi.
A9 TV'nin yanı sıra örgüt mensupları tarafından oluşturulan çok sayıda internet sitesi (adnanoktar.org, harunyahya.com, adnanoktardiyorki.net, harun-yahya.org) üzerinden hem örgüt ideolojisinin propagandasının yapıldığı hem de örgüte muhalif olan veya zarar vereceği değerlendirilen şahıslarla ilgili hakaret ve iftira içerikli internet siteleri kurularak karalama kampanyaları gerçekleştirildiği ifade edilen kararda, böylelikle örgütsel faaliyetlerin engellenmeksizin devam etmesini amaçladıkları belirtildi.
- "Özellikle ortaokul ve liseler seçildi"
Kararda, örgütün, yeni eleman temini için, örgüt mensupları tarafından özellikle ortaokul ve liselerde konferanslar verip örgütsel propaganda yaptıklarına değinilerek, “Konferanslarda anlatılan içeriklerden ve standlarda sergilenen materyallerden etkilenen özellikle lise öğrencileri örgüte kazandırılmak üzere örgütsel uygulamalardan geçirilmektedir. Yine örgüt mensupları tarafından yazılan, ancak örgüt lideri adıyla veya örgüt liderinin mahlası olan “Harun Yahya” adıyla basılıp yayımlanan onlarca kitap da benzer maksatlarla örgütsel propaganda için kullanılmaktadır.” denildi.
A9 televizyonundaki yayınlarda, stüdyoda yer alan kadın konukların birçoğunun dekolte kıyafetler giyen, son derece bakımlı ve alımlı olarak ifade edilebilecek, kendilerine Adnan Oktar'ın söyleşi esnasında da sürekli iltifatlarda bulunduğu ve 'kedi , 'tavşan', 'aşkım, birtanem, ruhum, bebeğim, canın, tatlım' gibi yakıştırmalar ile güzelliklerine vurgu yaptığı anlatılan kararda, "Alışılagelmişin çok ötesinde bir ‘dini anlayışa' yönelen bu uygulamanın, esas olarak İslam dinini tahrif etmeye yönelik bir hareket olduğu aşikardır." ifadesi kullanıldı.
Kararda, örgüte gerçekleştirilen 11 Temmuz 2018'deki operasyon sonrası, örgütün sosyal medyayı nasıl etkin bir şekilde kullandığının tekrar görüldüğü bilgisine yer verilerek, örgüt mensuplarının sosyal medyada gündem olmaya çalıştıkları, örgüt ile iltisaklı bir çok sosyal medya hesabının ve internet sitesinin kapatılmasına karar verildiği vurgulandı.
- "Amaç yasal ve dindar bir oluşum imajı çizilmek"
Örgüt tarafından özellikle ramazan ayı gibi toplumun dini hassasiyetlerinin yüksek olduğu bazı dönemlerde, toplumsal destek bulmak, örgütün maddi gücünü sergileyerek propaganda yapmak maksatlarıyla, sanat ve siyaset camialarından ve örgütün sirayet etmek istediği çevrelerden konukların davet edildiği, özellikle lüks mekanlarda yemek, sıra gecesi, iftar gibi etkinlikler gerçekleştirildiği belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:
"Söz konusu etkinliklere örgüt lideri Adnan Oktar onur konuğu olarak katılmıştır. Özellikle siyaset, yargı, iş ve sanat kesimlerinden kişiler, gerek bireysel diyaloglar kurularak, gerekse de kitle iletişim araçları vasıtasıyla örgütün lobi faaliyetleriyle ilgilenen mensupları tarafından söz konusu organizasyonlara davet edilmişlerdir. Yasal ve dindar bir oluşum imajı çizilmek için gerçekleştirilen davetlere katılımları sağlanan konuklardan, örgütün gelecekte karşılaşılması muhtemel problemler öncesinde bir diyalog ortamı kurulması ve yakın bir ilişki içerisinde bulunulduğu görünümü verilmesi amaçlanmıştır."
(Sürecek)
Kaynak: