ANKARA (AA) - Türkiye, Rusya ve İran'ın; Kazakistan'ın başkenti Nur Sultan'da düzenlediği 12. Garantörler Toplantısına katılan askeri muhalefet heyetinin başkanı Ahmet Tuma, Beşşar Esed rejiminin Anayasa Komitesinin oluşturulmasını geciktirmeye çalıştığını söyledi.
Kazakistan'ın başkenti Nur Sultan'da düzenlenen 12. Garantörler Toplantısına katılan askeri muhalefet heyeti basın toplantısı düzenledi.
Heyet başkanı Tuma, Suriye konulu toplantının sonuç bildirisinin girişinde garantör ülkelerin, ABD'nin Golan kararını ilişkin kınamasına yer verdiğini anımsatarak, "İsrail'in işgalini kınayan ve reddeden bu kararı destekliyoruz. Muhalifler olarak ülke topraklarını bütünlüğünü rejimden daha fazla önemsiyoruz. Rejim ülkeyi korumak yerine halkını öldürüyor." dedi.
Suriye halkının çıkarlarına sahip çıkmak ve beklentilerini karşılamak için görüşmelere katıldıklarını belirten Tuma, "Görüşmelerde çok sayıda önemli konular ele alındı. Anayasa Komitesinin oluşturulması konusunda daha iyi sonuçların alınmasını beklerdik. Rejim sonuç alınmasını engelledi." ifadelerini kullandı.
- "Rejim tutukluları serbest bırakmıyor"
Heyet Başkanı Tuma, dün başlayan ve bugün sona eren toplantıda tutuklular konusunun da ele alındığını dile getirerek, "Bizim için önemli olan tutuklular dosyasını, her görüşmede gündem konusu haline getirmeye çalışıyoruz. İnanıyoruz ki rejime bu konuda baskı yapılırsa sonuç alınacaktır. Rejim tutukluları serbest bırakmıyor. Onları esir olarak tutuyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye Suriye halkının isteği üzerine ülkeye giren tek ülkedir. Bizi katil rejimden korumaktadır." diyen Tuma, Türkiye'ye Suriye halkına verdiği destekten dolayı teşekkür etti.
- "Türkiye'nin Fırat'ın doğusunda girmesini istiyoruz"
Tuma, Fırat'ın doğusunda terör örgütü YPG/PKK'nın işgali yüzünden oluşan sorunun bir an önce çözülesi gerektiğinin altını çizerek, "Oradaki toprakların asıl sahibi olan halka geri verilmesi gerekiyor. Türkiye'nin Fırat'ın doğusunda girmesini istiyoruz. Türkiye'nin oraya yerleşmesiyle güven gelecek, terör uzaklaşmış olacak." ifadelerini kullandı.
Toplantıda terör meselesi üzerinde de görüşmeler yaptıklarını ifade eden Tuma, "Suriye'de sivilleri öldüren bir rejimin komşu ülkeleri terörle suçlaması kabul edilir değil. Rejimin iddialarını kesinlikle kabul etmiyoruz. " diye konuştu.
Rukban Kampı'ndaki duruma da değinen Tuma, "Rejim Rukban Kampındakilerin kendi bölgelerine çıkmak istediğini iddia ediyor ancak bu büyük bir yalandır. Tam tersine muhaliflerin bölgelerine çıkmak istiyorlar. Rejim bu konuda yalan söylüyor." değerlendirmesini yaptı.
- "Milyonlarca sivil Türkiye'nin sayesinde saldırılardan uzak yaşıyor"
Heyet sözcülerinden Eymen el Asimi de rejimin temsilcisi Beşşar Caferi'nin toplantı sonrası sarf ettiği sözlerin gerçeği yansıtmadığı belirtti. Caferi'nin muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde eğitim dilinin Türkçe olduğu iddiasına işaret eden Asimi, şunları söyledi:
"Az önce rejimin temsilcisinin tiyatrosunu birlikte izledik. Rejim temsilcisinin anlattıkları gerçekle bir ilişkisi yok. Özgürleştirilmiş bölgelerde eğitim Arapça dilinde verilmektedir. Türkiye'deki Suriyeli okullarda bile Arapça olarak eğitim alıyorlar. Rejimin temsilcisinin iddiaları bu konuda doğru değildir. Biz Türkiye ile tarih boyunca eski dost halklarız onların kültürünü öğrenmek bizlere şeref verir. Sağlık konusunda ise, bir grup gazetecinin hem Suriye'nin kuzeyindeki hastaneleri gezmeleri hem de rejim bölgesindekileri görmelerini istiyoruz."
Türk insani yardım kuruluşlarının Suriye'nin kuzeyinde binlerce kişiye yardım ulaştırdığını ifade eden Asimi, "Suriye'nin güneyinde rejim kontrolündeki Dera'dan bile insanlar kaçak olarak kuzeyde muhaliflerin bölgelerine geliyor. Oradaki insanlar rejim bölgesinden kaçıyor. Ülkenin kuzeyinde milyonlarca sivil önce Allah'ın inayeti sonra da Türkiye'nin sayesinde saldırılardan uzak yaşıyor." şeklinde konuştu.
Asimi, Türkiye'nin rejimden kaçan milyonlarca Suriyeliye ev sahipliği yaptığını hatırlatarak, "Rejim Doğu Guta ve Dera'da ve ele geçirdiği bölgelerde her gün çok sayıda kişiyi tutukluyor. Yüzlerce memuru muhaliflere destek oldukları için işten attı." tespitini yaptı.
- "Tutuklular konusu bütün Suriyeli aileleri ilgilendirmektedir"
Bir başka sözcü Selva Kettav da "Biz bu dosyada kat ettiğimiz mesafeye göre görüşmelerdeki ilerlemeyi belirliyoruz. Bildiğiniz üzere 8. Astana toplantısında tutuklular konusu için ortak mekanizma oluşturduk. Olumlu bir adım olarak nitelemiştik. Şunu vurgulamak istiyoruz ki tutuklular konusunda ilerleme olmazsa siyasi süreçte de ilerleme olmayacaktır." dedi.
"Rejimin hapishanelerinde yıllardır binlerce tutuklu ailelerini görememektedir." diye konuşan Kettav, "Tutuklular hakkında listeler sunmuştuk, sunmaya da devam ediyoruz. Bu konuda özellikle Rusya'dan bu konu hakkında rejime bir baskı göremedik. Tutuklular konusu bütün Suriyeli aileleri ilgilendirmektedir. Suriye halkına destek olan herkese teşekkür ederiz." ifadelerini kullandı
Öte yandan rejimin temsilcisi Beşşar Caferi yaptığı basın toplantısında İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde sürdürdükleri hava saldırılarıyla ilgili yorum yapmazken, Türkiye'ye yönelik suçlamalarda bulundu.
Suriye konulu söz konusu toplantıların yapıldığı sırada ise rejim ve destekçilerinin "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi" sınırları içinde yer alan sivil yerleşimleri hedef alan hava saldırılarında 3 sivil ölmüş, 8 sivil yaralanmıştı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
