Son Dakika Haberler

Bu haberi daha sonra okumak için kaydedebilir ve sağ üst köşedeki butona basarak haberi okuyabilirsiniz!

SETA'da "Orta Doğu'da Sivil Toplum: İmkanlar ve Kısıtlılıklar" kitabının tanıtım paneli

Anadolu Ajansı haberine göre;

ANKARA (AA) - Sakarya Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü (ORMER) araştırma görevlisi Ayşe Selcan Özdemirci Cinal, Lübnan'daki gösterilere ilişkin, "Halk sokaklardan çekilmedi çünkü mesele vergi veya ekonomi meselesi değil. İnsanlar gerçekten var olmak istiyorlar, haklarını istiyorlar ve ülkelerinin sahibi olmak istiyorlar. O yüzden hepsinin elinde Lübnan bayrakları var." dedi.


Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfında (SETA) "Orta Doğu'da Sivil Toplum: İmkanlar ve Kısıtlılıklar" kitabının tanıtım paneli düzenlendi.


Orta Doğu ülkelerinin tarihsel süreçlerinde sivil toplum ve devlet ilişkilerinin gelişim sürecinin tartışıldığı panelde SETA'dan Zeliha Eliaçık, ORMER'den Ayşe Selcan Özdemirci Cinal, Sakarya Üniversitesinden Müberra Dinler ve Nurbanu Bulgur konuşmacı olarak yer aldı.


Lübnan'daki gösterileri değerlendiren Cinal, ülkede yeni kuşağın sokaklara dökülerek ciddi kazanımlar elde ettiğini belirterek, "Halk sokaklardan çekilmedi çünkü mesele vergi veya ekonomi meselesi değil. İnsanlar gerçekten var olmak istiyorlar, haklarını istiyorlar ve ülkelerinin sahibi olmak istiyorlar. O yüzden hepsinin elinde Lübnan bayrakları var." ifadelerini kullandı.


Lübnan'da sivil toplumun sömürge döneminde Fransız hegemonyasının bir aracı olarak kullanıldığını ifade eden Cinal, "Lübnan'da doğmuş Şii bir ailenin çocuğuysanız sadece mecliste sözcü olabilirsiniz, daha öteye geçemezsiniz. Veya Sünni bir ailenin çocuğuysanız ordunun başına geçemezsiniz." diyerek, sömürgeciler tarafından kurulan mezhep temelli ayrışmaya dikkati çekti.


SETA araştırmacısı Zeliha Eliaçık ise sivil toplum kavramının Avrupa'da cazibesini kaybettiğine değinerek, Avrupalı devletlerin sivil toplum kuruluşlarına güvenlik tehdidi algısıyla yaklaştıklarını vurguladı.


Eliaçık, "İnsan hakları derneklerine destek verilmesi gerekirken şu an Akdeniz'de göçmenleri kurtaran sivil toplum kuruluşları kriminal muamelesi görüyor. Kimse burada 'canlar kurtarılıyor' demiyor. İslamcı referansı olduğu düşünülen STK'lar da istihbari mercek altında. Aynı şekilde, aşırı solcu STK'lar istihbari mercek altında tutuluyor. Kimse 'bunlar gençleri temsil ediyor, onların taleplerini temsil ediyor' demiyor." ifadelerini kullandı.


Bulgur da Irak'taki STK'ların durumuna dair yaptığı sunumda, ülkede Amerikan işgali öncesindeki dönemde sivil toplum rollerinin Saddam Hüseyin iktidarı tarafından kısıtlandığının altını çizdi.


2003 sonrası dönemde sivil toplumun etnik ve mezhepsel engellere takıldığını söyleyen Bulgur, "Irak'ta sivil toplum siyasi rekabet alanına dönüşmüş durumda. Sivil toplum kuruluşları için temel gereklilik olan bağımsızlık ve gönüllülük esaslarının yitirildiğini tespit ettik." diye konuştu.


Müberra Dinler de İran'daki STK'lara değindiği konuşmasında, İran'daki sivil toplum kuruluşlarının İran devriminin ardından çıkar ilişkilerine dayanan baskı yapılanmalarına dönüştüğünü kaydetti.


Vakıfların İran rejiminin meşruiyetini sürdüren yapılara dönüştüğünü dile getiren Dinler, öte yandan devletin sivil toplumla kırsal kesimde yaptığı işbirliğinin, toplumsal gelişmede önemli roller üstlendiğini gördüklerini sözlerine ekledi.









Kaynak:

Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te KONHABER'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yasal Uyarı:

Yayınlanan haberler, köşe yazıları, fotoğraflar, yazı dizileri ve her türlü eserin tüm hakları Mirajans Medya İletişim Reklam Haber ve Prodüksiyon A.Ş.’ye aittir. Kaynak gösterilerek bile olsa eserin bütünü veya bir kısmı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Bu İçeriğe Emoji İle Tepki Ver!

  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • Begendim
  • Kalp
  • Begenmedim
  • Gülen Surat
  • Kalpli Göz
  • Kızgın
  • Şokta
  • Üzgün

Yorumlar (0)

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan konhaber.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. KONHABER yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”
Türkçe العربية English