S-400'lerin Türkiye'nin hava savunması ile ilgili karar verdiği stratejik bir silah olduğunu belirten Duran, Washington'dan gelen tehditlere rağmen Ankara'nın bu konuda kararlı bir duruş sergilediğini anlattı.
Burhanettin Duran, S-400'lerin sevkiyatının beklenildiği gibi dün itibarıyla başladığını hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Bundan sonra top Washington'da. Bu zamana kadar söyledikleri tavırlardan hangisini yapacaklar, F-35 projesinden Türkiye'yi çıkarırlar mı ya da yaptırım yaparlar mı ya da Başkan Trump bu yaptırımları engelleyerek Türkiye'ye bir muafiyet sağlayabilir mi? Bunları göreceğiz. Eğer Washington, yaptırımları ve Türkiye'nin güvenlik çıkarlarını görmezden gelen bir yaklaşım benimserse bunun Türk-Amerikan ilişkilerinde çok derin bir krize karşılık geleceğini, hatta NATO içerisinde bir krize karşılık geleceğini görüyoruz. Şimdi Washington'daki Türkiye politikasını belirleyenlerin vizyonlarını, stratejilerini gösterme zamanı."
Türkiye'nin, YPG'ye askeri destek, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'i iade edilmemesi, Halkbank davası gibi konularda yürüttüğü olağanüstü diplomatik çabayla Amerika ile gerginlikleri yönetmeye çalıştığını belirten Duran, Türkiye'nin bu yapıcı yaklaşımına ABD tarafının aynı şekilde cevap vermesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da çeşitli zamanlarda ABD Başkanı Donald Trump'la görüşerek bu gerginlikleri aşmaya çalıştığını hatırlatan Duran, "Bütün bu yapılan diplomasiden sonra eğer tercih ABD açısından Türkiye'yi rahatsız edecek bir düzlemde olursa Türkiye de milli çıkarları doğrultusunda kararını verir." dedi.
"Bu yine iki ülkenin bir araya gelerek çözebileceği bir konudur"
Türkiye'nin F-35'lerin verilmemesi ve S-400 meselesinde derdini anlatamadığı yönündeki eleştirilere katılmadığını ifade eden Duran, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türkiye'nin S-400'leri alma kararı yeni ve sürpriz bir şey değil. Bu 2017'den beri olan bir süreç. ABD'liler önce bu durumu önemsemediler ve sonra tabiri caizse tutuştular, baskılamaya çalıştılar. Ama ne patriotların bize satılması için olumlu gelişme sağladılar ne de S-400'ler F-35'lerin sistemiyle ilgili güvenlik problemi oluşturuyor mu konusunda bir komite oluşturmakta çabuk davrandılar. Bu hala iki ülkenin bir araya gelerek çözebileceği bir konudur. Benim anladığım kadarıyla Washington'daki bazı çevreler Türkiye'nin hem S-400 hem de F-35'ler gibi iki stratejik silahı elinde bulundurmasını istemiyorlar. Türkiye kendi güvenliğini sağlama konusunda kararlı duruyor. F-35'ler olmasa, Türkiye yeni nesil savaş uçaklarını başka şekilde temin edecek, ya kendisi geliştirecek ya da çeşitli seçeneklerin peşinde olacaktır."
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, konunun Türkiye'nin milli güvenlik meselesi olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"S-400'lerin alımı Türkiye'nin Doğu Akdeniz enerji rekabetinde elini güçlendirecektir. İktidarıyla muhalefetiyle herkesin etrafında birleşmesi gereken bir konudur. Gün bugündür. Ben 15 Temmuz'un 3. yılından birkaç gün önce S-400'lerin teslimatının gerçekleşmesini anlamlı bir tesadüf olarak görüyorum. Bunun milletçe ortakça tepki koymamız ve dayanışma içerisinde olmamız gereken bir an olduğu kanaatindeyim."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
