Öztürk, Kırgızistan Yüksek Mahkemesinin, Türkiye'de FETÖ bağlantısı nedeniyle kayyuma devredilen Kaynak Holding'in Kırgızistan'daki varlıklarının, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna (TMSF) devredilmesi kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım'ın, Kırgızistan'a 6 Aralık 2018'de resmi ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Öztürk, ziyaret kapsamında yapılan üst düzey görüşmelerde FETÖ ile mücadele başta olmak üzere, ikili ilişkilerin ele alındığını kaydetti.
Öztürk, Kırgızistan Meclis Başkanı Dastanbek Cumabekov, Kırgızistan Başbakanı Muhammedkalıy Abılgaziyev ve Türkiye-Kırgızistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyesi milletvekilleriyle yapılan görüşmelerde, FETÖ ile mücadele konusunda mutabık kaldıklarını bildirdi.
Kırgızistan'ın, yapılan son görüşmelerden sonra FETÖ ile mücadeleyi daha da yoğunlaştırdığını aktaran Öztürk, Kırgızistan Yüksek Mahkemesi kararının memnuniyet verici olduğunu belirtti.
FETÖ'nün yalnızca Türkiye için değil, bulunduğu her ülke için tehdit teşkil eden sinsi bir örgüt olduğuna işaret eden Öztürk, "Gittiğimiz her ülkede FETÖ'ye ilişkin gerçekleri anlattığımızda ülkeler işin ciddiyetinin farkına vararak gerekli tedbirleri alıyorlar." dedi.
Kararı, "Sevindirici bir gelişme" olarak nitelendiren Öztürk, şöyle konuştu:
"Yerel mahkeme kararları, o ülke içinde geçerlidir ancak hukuk evrenseldir. Sonuç olarak bir ülke için tehdit içeren, hukuki açıdan terör örgütü olarak tanımlanan bir örgütün, diğer ülkeler için de terör örgütü olarak değerlendirilmesi gerekir. Bu anlamda Kırgızistan yargısının verdiği karar, diğer ülkeler için bağlayıcı olmasa da mutlaka emsal teşkil edecektir."
Sabri Öztürk, Kırgızistan Yüksek Mahkemesinin verdiği kararın Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yürüttüğü FETÖ ile mücadeleye iyi bir örnek olduğunu vurguladı.
FETÖ'nün, gizli emellerini gerçekleştirmek için ata yurdu Kırgızistan başta olmak üzere, Orta Asya ülkelerinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin itibarını kötüye kullandığını, Türkiye'ye olan ilgiyi suistimal ettiğini anlatan Öztürk, şunları söyledi:
"FETÖ, diğer ülkelere nazaran Orta Asya ülkelerinde daha fazla zemin bulmuş olabilir ancak 15 Temmuz'dan sonra artık hiçbir şey eskisi değil. Gelinen noktada bütün dost, samimi, kardeş ülkeler FETÖ'nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduğunu, kendileri için de ne kadar tehlike olduğunu fark ettiler. Her yerde olduğu gibi Orta Asya ülkelerinde de FETÖ'nün kökü kazınacak. Karar, dostluğumuzu, kardeşliğimizi pekiştiren bir karardır. Son derece olumlu bir etkisi olacaktır diye düşünüyorum."
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
