NEÜ’de “Türkiye’de Deprem Gerçeği” konuşuldu

NEÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Savaş Durduran’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen programda ilk olarak konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Prof. Dr. Fetullah Arık, depremlerin oluşumunu anlatarak, “2018 yılında AFAD uzun çalışmalar sonucunda ‘Türkiye Deprem Tehlike Haritası’nı hazırladı. Şuanda planlamalar ve uygulamalar bu harita üzerinden yürütülüyor. Haritada deprem riski az olan yerler var fakat Türkiye aktif bir deprem kuşağı üzerinde yer alıyor. Bunun altını çizmemiz gerekiyor. Yerbilimsel yöntemlerle depremin nerede olacağı, yaklaşık olarak hangi büyüklükte olacağı tespit edilebiliyor. Bilinemeyen tek bir şey var, ne zaman olacağı. Depreme hazırlıklı olmak için de yapı denetiminde, belediye ve yapı denetim firmalarının çalışmalarının yanı sıra mesleki denetimin de bir sisteme oturması gerekiyor.” dedi.

“Kamu Binalarının Sağlamlığı Çok Önemli”
İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Süleyman Kamil Akın, her daim depremlere hazır bir şekilde yaşamanın zorunlu olduğunu belirterek, “Konya’da deprem riski az olsa da, depremlerde can kayıplarının önüne geçebilmek için güçlendirilebilecek binaları güçlendirmek, bu mümkün değilse yıkıp yeniden inşa etmek gerekiyor. Bu durum, özellikle her gün binlerce kişinin işlem yaptığı kamu binaları için daha önemli. Türkiye’de bu konuda en önemli problemlerden biri de yapı denetimi eksikliği. Doğru zeminde, doğru projelerle, tavizsiz denetimle yapıları inşa edersek, düzenli aralıklarla binaların sağlamlığını kontrol edersek ve yapı kalitesini artırırsak yani kentsel dönüşümü gerçekleştirirsek yapılarımızı depreme hazırlıklı hale getirmiş oluruz. Konya’da da konuyla ilgili tüm paydaşlar bir araya gelerek yapı sağlamlığını artırmamız gerekiyor” diye konuştu. 

“Yapılar Depreme Dayanıklı Tasarlanmalı”
Konya Mimarlar Odası Başkanı Armağan Güleç Korumaz, binalar yapılırken depreme dayanıklı yapı tasarımının ilk amaç olması gerektiğini vurgulayarak, “Yapının tasarımı yapılırken; binanın nerede yapıldığı, zemin kaynaklarının nasıl olduğu, zeminin jeoteknik koşulları, kullanılan yapı malzemeleri, malzemelerin kalitesi, bunların tasarımla birleştirilmesi, taşıyıcı sistem tasarımı gibi maddelere dikkat etmek gerekiyor. Depremlerin üzücü kayıplara sebep olmaması için, bilim ve tekniğin öngördüğü şekilde kalıcı bir planlama sürecine ihtiyacımız var.” şeklinde konuştu. 
“Depremi Önleyemeyiz, Şehirlerimizi Dirençli Hale Getirmeliyiz”
TMMOB Şehir Plancıları Odası Konya Şube Başkanı Münir Günay ise, “Depremin siyaseti, ideolojisi vb. olamaz. Deprem bir gerçektir ve tamamen bilimsel olarak ele almak gerekir. Depremi önleyemediğimiz için şehirlerimizi dirençli hale getirmeliyiz. Toplanma alanlarının belirlenmesi gibi deprem yaşanmadan önce, deprem tedbiri olarak neler yapılması gerekiyorsa yapmalıyız.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: