TRABLUS (AA) - Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'e bağlı grupların başlattığı petrol üretim kesintisinde toplam zararın 6,5 milyar doları geçtiği ve petrol üretiminin yarı yarıya düşebileceği uyarısı yapıldı.
Libya'da petrolün çıkartılması, işlenmesi, dağıtımı ve ihracatından sorumlu Libya Ulusal Petrol Kurumu'ndan (NOC) yapılan yazılı açıklamada, Hafter yanlısı "Petrol Tesisleri Muhafızları" isimli silahlı grubun ocak ayında başlattığı yasa dışı petrol üretim kesintisi nedeniyle imalat kapasitesinin yarı yarıya düşebileceği ifade edildi.
Ülkenin bu yıl başında günlük ortalama 1,22 milyon varil petrol üretim seviyesine ulaştığını ve 2024'e kadar günlük 2,1 milyon varil petrol çıkarmayı hedeflediğini paylaşan NOC, petrol üretiminin başlamadığı ve hükümetin mali sıkıntılar gerekçesiyle kesintiden doğan sorunları gidermek için yeterli bütçeyi sağlamadığı mevcut durumda petrol üretiminin 2022'de 650 bin varile gerileyeceğini tahmin ettiklerini aktardı.
Açıklamada ifadelerine yer verilen NOC Genel Müdürü Mustafa Sanallah, söz konusu kesintiyi "Libya halkına karşı tarihi bir suç" şeklinde nitelendirirken, "kuyulardaki zararın kalıcı olduğunu ve asla tamir edilemeyeceğini" belirtti.
Üretim yapan petrol kuyularında aniden kapatılmaları nedeniyle mekanik, yapısal, kimyasal, hatta biyokimyasal değişiklikler yaşanacağını kaydeden Sanallah, söz konusu değişiklikler sonucu içlerinde su oluşacak petrol kuyularının öleceğini aktardı.
Sanallah, "kuyulardaki petrol, yoğuşuk madde, su gibi sıvıların bir denge halinde beklerken karışabileceğini ve bu noktadan petrol çıkartılmasını engelleyebileceğini" belirterek, "Sara petrol sahasında su oluşmaya başladığını ve kuyunun üretkenliğini azaltabileceğini öngördüklerini, bazı kuyuların ise tamamiyle kapatılmak zorunda kalınacağını" paylaştı.
Açıklamada, bazı kuyularda bakteri oranının yükseleceği ve bunun da sülfür artışına yol açacağı kaydedilirken, bu durumun "Libya petrolünü değerli kılan sülfür azlığı özelliğinin yitirilmesi ve ülke petrolünün değerini kaybetmesi anlamına geleceği" uyarısı yapıldı.
Sanallah, petrol kesintisi nedeniyle 6,5 milyar doları aşan ekonomik kaybın yanı sıra 160 ila 260 petrol kuyusunda 50 ile 100 milyon dolar arasında maliyet gerektiren bakım çalışmaları yapılması gerektiğine işaret etti.
Ülkedeki 6 bin 760 kilometre boyunca uzanan ana petrol boru hattının yanı sıra yüzeyde bulunan ekipmandaki bakım masraflarının yüksek maliyetli olduğu ve gelirleri azalan hükümetin bu yıl NOC'nin talep ettiği bütçenin sadece dörtte birini sağladığı aktarıldı.
NOC, üretim kesintisinin uzun vadede sorunları daha da kötüleştirdiğini, petrol üretimine bir an önce başlamanın hayati önem taşıdığını ve "bazı Libyalıların dış ülkelerin çıkarlarına hizmet eden bu sabotaja katılmasının utanç verici olduğunu" vurguladı.
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Hafter'in, 2014'ten bu yana yürüttüğü savaşın bir parçası olarak petrol üretimini de hedef alması, ülkeyi bugüne kadar milyarlarca dolar zarara uğrattı.
Hafter yanlısı grupların, Libya hükümetine giden kaynakları kesmek için ülkenin doğu kesimlerindeki petrol tesislerini ocak ayında kapatmasıyla petrol üretimi neredeyse durma noktasına geldi.
NOC, geçen haftalarda, ülkenin güneyindeki yüksek kapasiteye sahip ancak üretimin durmuş olduğu Şerara Petrol Sahası'na Rus ve diğer uyruklardan yabancı paralı askerlerin girmesinden derin kaygı duyulduğunu açıklamıştı.
Hafter yanlısı kabileler, ülkedeki petrol üretimini durdurmaya yönelik eylemlerine son verdiklerini ve üretimin yeniden başlayacağını duyurmuştu. NOC, petrol üretim tesislerinin birçoğunda mücbir sebep halinin devam ettiğini, yani üretimin başlamadığını açıklamıştı.
NOC ayrıca, BM ve ABD liderliğinde bölgesel güçlerle Libya'da petrol üretiminin yeniden başlamasına ilişkin yürütülen görüşmelerden "umutlu" olduğunu duyurmuştu.
Uzmanlar, Libya'da hükümet karşısında üst üste kayıplar veren ve siyasi müzakerelere dönülmesi için çıkış yolu arayan Hafter'in, pazarlık kozu olarak kullandığı petrol üretim kesintisi nedeniyle uluslararası baskı altında olduğunu ifade etmişti.
Kaynak:
