Pamuk, mısır, şeker pancarı gibi endüstri bitkilerinde ekim dönemine girildiğini, hububat gibi kışlık bitkilerde de hasat yapıldığını ifade eden Kiraz, tarımsal ürünlerde hasadın, her yıl mayıs sonu itibarıyla Hatay ve Adana'da başladığını, ardından Güneydoğu Anadolu'da devam ettiğini, temmuzda da İç Anadolu Bölgesi'nde gerçekleştiğini söyledi.
Kiraz, çiftçilerin üretim yaptıkları köyleri terk etmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Çiftçilerimiz üretime devam etsin, köylerini terk etmesin. Çiftçilik ve tarımsal üretim birkaç yıl sonra daha fazla kar getirecek. Gıda, dünyada ve Türkiye'de önemli hale geliyor. Bu üretim de çiftçiler tarafından sağlanıyor. Önümüzdeki dönemde en güzel meslek çiftçilik olacak. Orta vadede çiftçilik ve tarımsal üretim kazançlı ve önemli hale gelecek." diye konuştu.
- "Yağışlar verimi artıracak"
Kiraz, bu yıl mevsim normallerinin üzerinde gerçekleşen yağışın bütün ürünlerde çiftçinin yüzünü güldürdüğüne işaret ederek, "Pek çok üründe rekolte daha iyi olacak. Patates ve soğanda hasat başladı. Dağlarda eriyen kar da akarsuları dolduruyor. Baraj olmayan yerler susuzluk çekmeyecek. Bundan dolayı pamuk, mısır, soya fasulyesi, şeker pancarı, ayçiçeği gibi endüstri bitkileri ile sebzelerde bolluk yaşanabileceğini düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Yağışların buğday üretimine etkisini de değerlendiren Kiraz, şöyle konuştu:
"Buğdayda rekolte düşüklüğü bekleniyordu. Gübre fiyatlarının yüksekliğinden dolayı taban gübresinin atımında yüzde 30 azalma oldu. Şubat ayında atılan üst gübresinde de hafif azalma var. Gübre kullanımındaki azalmadan dolayı verim bir miktar düşecektir ancak yağışlar rekolteyi toparlayacak. Kuru alanda ekim yapılan buğdayın verimi, iyi yağış da aldığı için artacak. Yani yağışlar, gübre azlığından dolayı beklenen rekolte düşününü bir miktar kapatacak. Bu yıl için buğdayda 19-20 milyon ton civarında rekolte bekleniyor."
Kiraz, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından açıklanan hububat alım fiyatlarına da dikkati çekerek, geçen seneye göre fiyatlardaki artışın memnuniyet verici olduğunu dile getirdi. Buna karşın girdi fiyatları ve maliyetlerdeki artıştan dolayı karlılığın beklenen düzeyde olmayacağını belirten Kiraz, "Açıklanan fiyat, dünya ortalamasında ve makul seviyelerde. Biz zaten fiyatların yurt dışındaki fiyatlara göre ayarlanmasını istemiştik. TMO, 3-5 milyon ton civarında buğday alımı yaparsa fiyatlar ton başına bin 350 lira seviyelerinde korunur. Ofis daha az alım yaparsa, reel fiyatlar daha düşükte oluşur." ifadelerini kullandı.
Çiftçilere lisanslı depoculuk imkanlarından yararlanmaları ve ellerindeki ürünün bir kısmını bu depolara koyarak daha sonra satış yapmaları önerisinde bulunan Kiraz, dolardaki yükselişe göre ürünün daha uygun fiyatla satılabileceğini kaydetti.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
