Sanık Yüreğidinç, terör örgütünün haberleşme amaçlı kullandığı Telegram programındaki, 17 Eylül 2019 tarihli paylaşımın, kendisine ait olmadığını ileri sürdü.
Videoda yer alan, Arapça "Vilayet-i Konya, yakında inşallah" metninin ne anlama geldiğini bilmediğini iddia eden Yüreğidinç, "Bu videoyu da ben çekmedim. Öyle bir paylaşım yapmadım ve hiçbir yere yüklemedim. Telegram isimli uygulamada hiçkimseyle konuşmadım. Videodaki Arapça metnin de anlamını bilmiyordum, ifadem alınırken polislerden öğrendim." dedi.
Terör örgütü DEAŞ üyesi olmadığını savunan Yüreğidinç, "DEAŞ'a, ilk zamanlar, 2015-2016 yıllarında, İslam devleti adına bir şeyler yaptıklarını düşündüğüm için sempatim vardı. 2016 yılında kötü görüntüler ortaya çıktığı için bu sempatim kalmadı." ifadesini kullandı.
Tahliye talebinde bulunan sanık Yüreğidinç'in avukatı da savunma için süre talep etti.
Mahkeme heyeti, sanığın adli kontrol ve yurt dışı çıkış yasağı şartıyla tahliyesine karar verdi.
Heyet, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
- Olay
Konya'da, terör örgütü DEAŞ üyelerinin haberleşme amacıyla kullandığı Telegram programında, 17 Eylül 2019 tarihinde, bir aracın içerisinde çekilen, Arapça "Vilayet-i Konya, yakında inşallah" metninin gösterildiği bir video paylaşılmıştı.
İhbar üzerine olayı araştıran polis ekipleri, videoyu paylaşan kişinin Selçuk Yüreğidinç olduğunu tespit etmiş, şüpheliyi gözaltına almıştı.
Yüreğidinç'in, söz konusu videoda, Ebu Bekir El Bağdadi'ye ait bir ses kaydının ortaya çıkmasından sonra, Bağdadi'nin talimatına uygun hareket ederek, DEAŞ propagandası yaptığı ileri sürülmüştü. Çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanan Yüreğidinç hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından cezalandırılması istemiyle dava açılmıştı.
Kaynak:
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? Google News’te KONHABER'e abone olun.
