TBMM (AA) - HDP Batman Milletvekili Mehmet Ruştu Tiryaki, "Ankara büyüdükçe arazileri ve özellikle de çekirdek bölgesi önemli bir rant alanına dönüşen AOÇ gerek resmi kurumların gerekse de özel girişimcilerin iştahlarını kabartmaya devam ediyor." dedi.
TBMM Genel Kurulunda, KİT Komisyonunun, Kamu İktisadi Teşebbüslerinin 2011-2014 ve 2015-2016 yılları denetimine ilişkin raporlarındaki DHMİ'nin 2011-2016, ÇAYKUR'un 2011-2016, AOÇ'nin 2011-2016, TRT'nin 2015-2016, TOKİ'nin 2011-2016 ve TCDD'nin 2011-2016 yıllarına ait bölümleri ile bu bölümlere ilişkin itirazların görüşmeleri devam ediyor.
HDP Batman Milletvekili Mehmet Ruştu Tiryaki, 1925'de kurularak 1937 yılında Atatürk tarafından Hazineye şartlı bağışlanan Atatürk Orman Çiftliğinin (AOÇ), arazisinin yarıya yakınını kaybettiğini belirterek, "Ankara büyüdükçe arazileri ve özellikle de çekirdek bölgesi önemli bir rant alanına dönüşen AOÇ gerek resmi kurumların gerekse de özel girişimcilerin iştahlarını kabartmaya devam ediyor." diye konuştu.
Tiryaki, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının (TCDD) kar amaçlı ticari bir kuruma dönüştürüldüğünü ve yapısal olarak bölündüğünü öne sürdü.
HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, AK Parti'nin sürekli büyük rekorlar peşinde koşmak istediğini öne sürerek, "İktidarın en büyük cami, en büyük havalimanı, en büyük AVM gibi bir hastalığı mevcut. Her defasında çok büyük projeleriniz fiyaskoyla sonuçlanmakta ve can kayıplarına yol açmaktadır. En büyük projelerinizden birisi de İstanbul Havalimanıdır. İstanbul Havalimanı, AKP'nin uluslararası ayakları da olan inşaat sektörüne ve yandaş sermaye gruplarına ciddi iş sahası yaratma amaçlı bir projedir." dedi.
HDP Adana Milletvekili Kemal Peköz, TRT'nin 82 milyon vatandaşın vergileri ile bütçesini oluşturduğuna dikkati çekerek, bu kurumun tarafsız olmadığını öne sürdü.
Seçim dönemlerinde siyasi partilere ayrılan yayınlara ilişkin istatistikleri paylaşan Peköz, TRT'nin tarafsız bir kurum olmaktan uzaklaştığını iddia etti.
HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın rahatsızlık geçirmesine rağmen tedavi edilmediğini savunarak, "Rehineliğine son verin ve Selahattin Demirtaş'ı serbest bırakın." ifadesini kullandı.
Mecliste kadın çalışanların kılık kıyafetine karışıldığı duyumunu aldıklarını belirten Gülüm, "Kadınlara, 'Uzun yelekler giyeceksiniz, o zamana kadar da geniş pantolon giyin.' dediğinizi duyduk. Umarız doğru değildir. Kadınların bedenlerine, giyim kuşamlarına müdahale etmekten vazgeçin. Kadınlar nerede ne giyeceğine kendisi karar verebilir." dedi.
TBMM Başkanvekili Levent Gök ise konuyla ilgili bir araştırma yaptırdığını belirterek, "Kıyafetlerle ilgili konu nedir diye hemen bir araştırma yaptırdım. Çünkü Meclis Başkanvekili olarak benim bildiğimiz bir husus yok. Başkanlık Divanı'nda tartıştığımız bir husus yok. Genel Sekreterimizle az önce arkadaşlarımız görüştüler böyle bir uygulamanın olmadığını söylediler. Tekrar o konuyu bir araştıracağım ama sizin bildiğiniz somut bir şey varsa onları bilmek isterim. Konuyu aydınlatmak bizim de görevimizdir ama şu anda ulaştığımız bilgi böyle bir olayın olmadığı." açıklamasında bulundu.
Kaynak:
